Tarih: 01.07.2018 10:25

Akit mezarlarin gizemi çözülemedi

Facebook Twitter Linked-in

Boylari 4,5 metreye kadar varan, üzerindeki yazi ve sekillerle her biri sanat eseri niteligi tasiyan mezar taslarini bünyesinde barindiran tarihi mezarliktaki kazi, restorasyon ve konservasyon çalismalari Van Yüzüncü Yil Üniversitesi (YYÜ) Sanat Tarihi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Recai Karahan baskanliginda devam ederken, mezarlik içerisinde tespit edilen akit mezarlar ise oldukça ilgi uyandiriyor. Selçuklu Mezarliginda gün isigina çikartilan akit mezarlar hakkinda gazetecilere açiklamalarda bulunan Prof. Dr. Recai Karahan, akit mezarlarin Anadolu’daki örneklerinin nadiren Ahlat’ta görüldügünü vurgulayarak, “Akit, Prof. Dr. Haluk Karamagarali ve Serif Baygun’un anlatimlariyla bir yeralti mezarligidir. Bunlar yöre halkinin deyimlemesi ve isimlendirmesiyle anilmis, daha sonra da bilim insanlari bu sekilde kullanmislar. Akitlari biz yer alti, oda mezarlari olarak düsünebiliriz. Bunlarin kökeni Altay’larda Pazirik kurganlarina kadar gitmektedir. Fakat onlarla bunlarin arasinda farklilik var. Onlarda üzerine toprak yigilarak ve ölü gömme geleneklerine göre o günün beylerini, üst düzey kisilerinin mezarlari olarak karsimiza çikiyor ve bazi esyalariyla birlikte gömüldügünü görüyoruz. Anadolu’da ise örneklerinin nadiren burada gördügümüz Ahlat Selçuklu Mezarliginda ise böyle bir esyalariyla gömme gelenegini görmüyoruz. Ama bol miktarda iskelete rastladik. Son yaptigimiz çalismalarda 4 metreye 4 metrelik akit alanda 15’e yakin cenaze kalintisi, kemik ve 15 tane kafatasi tespit ettik. Bunlarin bir kismini Ankara’ya gönderip ölüm nedenlerini tespit etmeye çalisacagiz. Digerlerini de kazi evimizde korumaya çalisiyoruz. 210 bin metre karelik bu alanimizda 178 adet akit tespit ettik. Yeralti incelemelerimiz ve jeoradar taramalarimizdan sonra bunlar ortaya çikti. Bunlarin 11 tanesi DAP Idaresi ve Kültür Bakanligimizin is birligiyle restore edilerek, korumaya alindi. Bizde simdiye kadar 5 tane akit açmis durumdayiz. Akitlarin gizemleri ve sirlari henüz çözülebilmis degil. Herhangi bir kitabeye ya da çok detayli buluntulara rastlamadigimiz için bunlari zaman zaman kazmaya ve gün isigina çikartmaya çalisacagiz” dedi.Bu mezarlari Orta Asya’daki kurganlarin ve yeralti mezarlarin Anadolu’daki bir devami olarak gördüklerini ifade eden Karahan, “Ama Islami usullere dönüsmüs bir gelenegin devamidir. Orada mezarlar belli bir düzene göre kurulurken buradaki mezarlar Islami usullere göre defnedilmis. Kafataslari ve gömülüs yönleri bunu gösteriyor. Bir gelenegin devami olarak Ahlat’ta yasatilmis. Daha sonra da Anadolu Selçuklularinda ve Osmanli’da kümbet ve türbe seklinde devam etmis. Bu kripta dedigimiz yer altindaki cenazenin oldugu kismi bu akitlar temsil ediyor. Daha sonraki dönemlerde bunun üzerini bir mescit sekilde, kible yönünü belirtecek hafif mihrabi olan üst kisimlarda yerlestirilmis daha sonra da böyle devam etmis. Bunun örneklerinden birini Ahlat’taki Emir Bayindir Kümbeti’nde görebiliyoruz. Orada yer altinda kripta dedigimiz, mumyalik ya da cenazelik kismi üzerinde de mescide benzer bir örtü sistemi bulunmaktadir. Burada arka kisimda görmüs oldugunuz su kapi seklindeki kisim cenaze yerlestirildikten sonra burayi terk ederken oraya bir kapi yapiliyor ve bu kapi büyük bir tasta olabiliyor. Genellikle kapilar egilerek girmek için basik yapilmis bu da ölüye olan saygidan dolayidir. Buda Islami usullere göre olan bir anlayistan kaynaklanmistir. Burada örülmüs olan bir kapiya denk geldik. Saglam bir sekilde günümüze kadar gelmis. Devamina bakacagiz. Nereye açilir, baska bir kapisi var mi, baska yere açilir mi gibi sorularin cevabini da yapacagimiz çalismalar sonunda ortaya çikartmaya çalisacagiz” seklinde konustu.Akit nedir?Akit; yöre halkinin kullandigi bir isim olup bu terimin mimari terminolojide tam olarak karsiligi yoktur. Ancak farkli yillarda bölgede incelemelerde bulunan A. Serif Beygu ile Prof. Dr. Haluk Karamagarali yöre halkinin benzer yapilar için kullandigi akit sözcügünü bu yapilar için de kullanmislardir.Anadolu’da örneklerine pek rastlanmayan bu mimari mezar türü ilk defa A. Serif Beygu1 tarafindan tanitilmis ve Haluk Karamagarali tarafindan bazi örneklerin kazisi yapilarak mimari durumlari kismen ortaya çikartilmistir. 2011 yilindan itibaren baslayan kazilarla 5 adet akit kazisi gerçeklestirilmis, ancak bunlarin hiçbirinin günümüze saglam ulasamadigi tespit edilmistir. 2018 yili kazilarinda mezarligin kuzeyinde kazisi yapilan akitta zemine ulasilarak mezarin cenazelik kismi açiga çikartilmistir. Cenazelik kismindaki iskeletin kismen tahrip olmus vaziyette bulundugu ve Islami defin gelenegine göre gömüldügü anlasilmistir. Bundan yola çikarak akit adi verilen bu mezarlarin Islami döneme ait Müslüman mezarlari oldugunu söylemek mümkündür.Yapilan çalismalar neticesinde mezarlik içerisinde akit olarak isimlendirilen yaklasik 178 adet yer alti oda mezari tespit edilmistir. Bunlardan günümüzde sadece 14 tanesi farkli yillarda yapilan kazilarla ortaya çikartilmistir. Alandaki iki örnek disinda diger örneklerin büyük oranda doga veya insan tahribati ile yikildigi anlasilmaktadir.


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —