Atatürk Üniversitesi Deprem Arastirma Merkezi Elazig ve Malatya depremini raporladi

Arastirma Merkezi Müdürü Dr. Ögretim Üyesi Çaglar Özer: “Kentsel dönüsümü hayata geçirmemiz lazim”

1.01.2020 10:25:22 0
Atatürk Üniversitesi Deprem Arastirma Merkezi Elazig ve Malatya depremini raporladi
– “Bölgedeki zeminin hangi frekansa sahip oldugunu, zemin etkilerini, ne boyutta büyüttügünü arastirdik” – “Biz bir deprem ülkesiyiz. Dolayisiyla deprem zemin yapi iliskisi gözetilerek, yer bilimciler, insaat mühendisleri, jeoloji mühendisleri, jeofizik mühendisleri, hep birlikte tasarim yapilmasi lazim” Atatürk Üniversitesi Deprem Arastirma Merkezi Müdürü Dr. Ögretim Üyesi Çaglar Özer, Elazig ve Malatya deprem bölgesinde yaptiklari çalismalari degerlendirdi. Özer, “Biz bir deprem ülkesiyiz. Dolayisiyla deprem zemin yapi iliskisi gözetilerek, yer bilimciler, insaat mühendisleri, jeoloji mühendisleri, jeofizik mühendisleri, hep birlikte tasarim yapilmasi lazim” dedi. 24 Ocak 2020 tarihinde Elazig ve Malatya’da yasanan 6.8 büyüklügündeki depremin hemen ardindan bölgeye gittiklerini dile getiren Dr. Ögretim Üyesi Çaglar Özer, saha izlenimlerini bir rapor haline dönüstürdü. Erzurum Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Insaat Mühendisleri Bölümü Deprem Arastirma Merkezi Müdürü Dr. Ögretim Üyesi Çaglar Özer, “Öncelikli olarak depremde hayatlarini kaybeden vatandaslarimiz için Allah’tan rahmet diliyorum. Ailelerine de sabirlar diliyorum. Biz Erzurum Atatürk Üniversitesi Deprem Arastirma Merkezi olarak 24 Ocak 2020 tarihinde saat 20.55 de meydana gelen deprem sonrasinda direk merkez üssüne intikal ettik. Ilk etapta 250 km. uzaklikta olmamiza ragmen depremin etkileri Erzurum’da da hissedildi” dedi. Ilk verilerden hareketle ön sismoloji raporu hazirlanarak hemen ardindan da merkez üssüne arastirma yapmaya gidildigini dile getiren Çaglar Özer, “Burada arazi çalismalarimizi raporla sonuçlandirdik. Gittigimizde ilk etapta merkez üssü olan Sivrice’ye gittik. Sivrice’de saha gözlemlerimiz oldu. Ayni zamanda yer stoklarinda bir takim gözlemlerimiz oldu. Erzurum Atatürk Üniversitesi Deprem Arastirma Merkezi olarak Elazig’a gittik. Burada önemli çalismalarimiz oldu. Sivrice’de yaptigimiz gözlemler sonucunda özellikle mühendislik hizmeti almamis, çogunluk olarak da kerpiç yapilarda önemli hasarlar tespit ettik. Daha sonra yeni yapilmis bir camiyi gördük ve bu caminin de kullanilmaz halde oldugunu gördük. Bazi devlet binalarinda hasarlar oldugunu tespit ettik. Merkez cami çevresinde mikro ölçüm gerçeklestirdik, yani fiziki çalisma gerçeklestirdik. Daha sonra hasar gören yapida ki zemin hedeflerini incelemeye aldik. Bölgedeki zeminin hangi frekansa sahip oldugunu, zemin etkilerini, ne boyutta büyüttügünü arastirdik. Yapilan gözlemler sonucunda Elazig Sehir Merkezine gittik. Elazig’da arama kurtarma çalismalarini izledik” diye konustu.“Arama ve kurtarma çalismalarinda iyilestirmeler var” 1999 yilinda yasananlardan devlet olarak büyük bir ders çikarildigini anlatan Çaglar Özer, “Çok ciddi arama ve kurtarma çalismalarinda iyilestirmeler var. Tüm Devlet erkani Elazig’daydi. Arama ve kurtarma çalismalarinin profesyonel sekilde ilerledigini gözlemledik. Ister istemez bu bizi ziyadesi ile memnun etti. Yasanan ana soktan 10-15 saat sonra orada bulundugumuz için birçok insan orada kurtarilmayi bekliyordu. Elazig sehir merkezinde de birçok zemin ölçümleri yaptik. Daha sonra köy yerlerine gittik, bu köylerden birisi de Kesrik köyüydü. O köyde de zemin arastirmasi yaptik. Kesrik köyünün çogu zaten kerpiç veya iki katli binalardan olusuyordu. Burada da mühendislik hizmeti almayan yapilarda da hasar tespiti yaptik. Çogunlugunun ise kullanilmaz halde oldugunu gözlemledik. Incelemelerin ardindan Erzurum’a dönerek yapilan çalismalarin bir degerlendirmesini yaptik. Burada final raporunu hazirladik. Burada esas sorunun ivme degerleri de gözetildigi zaman, yapilasma veya yapilasma stoklarindaki kötü yerlesimden dolayi, kalitesizlikten dolayi binalarda hasarlar görüldü. Bunlar ilk etapta elde ettigimiz sonuçlardir” dedi.Türkiye deprem ülkesi “Biz bir deprem ülkesiyiz” diyen Deprem Arastirma Merkezi Müdürü Dr. Ögretim Üyesi Çaglar Özer, açiklamalarini söyle sürdürdü; “Dolayisiyla deprem zemin yapi iliskisi gözetilerek, yer bilimciler, insaat mühendisleri, jeoloji mühendisleri, jeofizik mühendisleri, hep birlikte tasarim yapilmasi lazim. Bir yapilasmaya gidildigi zaman, yani düzgün bir yapi olusturuldugu zaman deprem hasarlarinin önemli ölçüde azaldigini görürüz. Dogar konumunda yani Fay konumunda olan yalnizca bir segment yok, çok farkli segmentler var. Bu deprem aslinda bize bir uyari niteligindeydi. Maalesef can ve mal kayiplarimiz var. Yani 6.8 büyüklügündeki bir depreme göre yine fena degil diyebiliyoruz. Umarim bu sayilar daha da artmaz. Ülkemizde birçok Dogu Anadolu fay yolu, Kuzeydogu Anadolu fay yolu, bunlarin bazilari bin 600 km. uzunlugunda. Ege Bölgesi’nde de depremler devam etmektedir. Burada kentsel dönüsüme bir an önce destek verilmeli ve hayata geçirilmeli. Yikilan bu yapilan kentsel dönüsümle kurtarilabilir. Söyle söylemek gerekirse her yasanan depremde yapilan binalarin dayanimi biraz daha düsüyor. Sonuçta farkli dinamiklere maruz kaliyorlar. Deprem gerçegini unutmamamiz gerekiyor. Yapilasmalarda da buna çok dikkat edilmesi gerekiyor.”