Tarih: 01.12.2017 10:25

Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Savas Egilmez:  – “Herkes için Türkiye”

Facebook Twitter Linked-in

Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Savas Egilmez:  – “Herkes için Türkiye”Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Savas Egilmez, ABD Baskani Donald Trump’in Kudüs konusundaki karariyla büyük bir krize dönüstügünü ifade ederek, “Türkiye, Ortadogu’da çok önemli bir aktördür” dedi.  Dünya tarihinin tartismasiz en kutsal yeri olan Kudüs’ün, üç semavi dinin her biri için çok büyük önem arz ettigini kaydeden Egilmez, “Hiristiyanlik ve Yahudler için tarihi olmanin yaninda, bu iki dinin gelecegi açisindan da Kudüs çok önemli bir mekândir. Zira onlar için Kudüs yoksa gelecekte yok gibidir. Hiristiyanligin ve Yahudiligin gelecegi Kudüs’e baglidir. Her zaman dünya tarihinin gündeminde olan bu kutsal sehir, geçtigimiz günlerde ABD Baskani Donald Trump’in Kudüs konusundaki karariyla büyük bir krize dönüstü. Peki Trump neden böyle bir karar aldi? Neden Islam ve hatta Hiritiyan dünyadan alacagi tepkileri bile bile Kudüs için Israil’in yaninda agresif bir tutum aldi? Bunun en önemli sebebi, iç politikada çok zor günler yasayan Trump, ABD’de kendisine adeta savas açmis olan Yahudi medyasini dolayisiya Yahudi lobisini yanina almak istiyor. ABD medyasinin yaklasik yüzde 80’ni Musevi is adamarinin elinde. Çok sayida televizyon, gazete, dergi, yapim sirketini Yahudiler kontrol ediyor. En çok seyredilen televizyon programlarinin yazar ve yapimcilarinin yüzde 60’i, en yüksek tirajlari gazetelerde yazan gazetecilerin yüzde 25’iden fazlasi Yahudi asilli. Bu gazete ve televizyonlarin basinda New York Times, Washinton Post, Wall Street Journal, Newsweek, Time, ABC, CNN ve NBC geliyor” diye konustu. Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Savas Egilmez, bu yayin kuruluslarinin hepsinin Donald Trump’in seçimlerde Rusya ile isbirligi yaptigi gerekçesiyle ABD Baskanligi’ndan azledilmesi gerektigini isledigini belirterek, söyle konustu: “Trump kendisi açisindan endise verici seviyelere gelen bu propogandayi bitirmek ve Yahudi lobisini yanina çekmek için Kudüs’ü kullaniyor. Bu karara tüm dünyada en büyük tepkiyi Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Cumhurbaskanimiz Sayin Recep Tayyip Erdogan göstermistir. Ve bu tepkiyi hayata geçirecek adimlari hizli bir sekilde atmistir. Türkiye bu krizde ne yapmasi gerekiyorsa onlari yapmaya baslamistir. Küresel güç dengeleri hizla degisirken, günümüzde herhangi bir devletin kendisine çok yakin cografyalari dahi tek basina sekillendirmesi mümkün degil. Bu gün ABD bile ne Pasifigi, ne Körfez’i ne de Orta Dogu’yu istedigi sekilde yönetemiyor. Avrupa, birakin mülteci sorununu, Irak-Suriye krizleri ve Iran-Rusya ittifakiyla basa çikmayi, kendi sorunlarini dahi yönetemiyor. Bütün bu kaosun içerisinde Türkiye; Asya – Avrupa ve Ortadogu arasinda stratejik köprü olarak, en önemli jeopolitik ülke konumundadir. ABD ve AB’nin Türkiyesiz bir Orta Dogu, Kafkasya, Balkanlar ve Rusya politikasinin olamayacagi tartisilmaz bir gerçektir. Türkiye, Ortadogu’da Çok Önemli Bir Aktördür Türkiye, konumu itibariyla, Avrupa, Rusya ve ABD’den çok daha fazla Orta Dogu’daki stratejik dengelerle ilgilenmek zorundadir. Dünya küresel güçlerin sebep oldugu sorunlara taniklik ediyor. En son Kudüs meselesinde görüldügü gibi Ortadogu’da Türklerin hakimiyeti sona erdirdikten sonra ciddi bir stratejik bosluk var. Bölgede önce Selçuklu sonra da Osmanli’dan sonra mutlak egemen bir güç var olamadi, kismen hakim olanlar da bölgeye barisi ve adaleti getirmediler. Türkiye sadece Ortadogu’da degil Balkanlar, Kafkasya ve Orta Asya’da da göz ardi edilmemesi gereken önemli bir güçtür. Türkiye’nin sahip oldugu askerî güç, Ortadogu gibi zor bölgelerde var olmak isteyenler için dikkate alinmasi gereken bir unsurdur Tarih bize stratejik konumun, bir ülkenin ve dolayisiyla bir milletin kaderini belirledigini göstermistir. Türk Devleti de mutlaka bunun farkinda olmalidir. Türkiye, Akdeniz, Karadeniz, Kafkaslar, Avrupa, Ortadogu bölgelerinin merkezindeki anahtar ülkedir. Orta Dogu jeopolitiginin en stratejik bölgesinde yer alan Türkiye bu ittifak degisimlerinin cografyasinda her ülke ve grupla sorunlar yasamasi, Türkiye’nin bölgede uygulanan ve uygulanacak olan politikalar içerisinde, önemli oyunculardan biri oldugunu gösterir. Türkiye için bölgesel güç terimi yetersiz kalir. Çünkü Türkiye etrafindaki bölgelerin tamaminda güçtür. ABD disinda hiçbir ülke, Türkiye kadar farkli cografyalarda rol sahibi degildir. Ayni anda Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadogu’ya ait olan tek ülke olmasi nedeniyle, çok yönlü denge politikalari uygulamasi, hem kendi hem de bölge güvenligi için büyük önem tasimaktadir. Türkiye özellikle son dönemde, yeni ortadogu politikasi kapsaminda, varisi oldugu Osmanli Devleti’nin eyaletleri ve bugün ki Türk devletinin de dogal uzantisi olan Kuzey Irak ve Kuzey Suriye’yi tarihi sorumluluklarinin bilinciyle, ulusal güvenligi açisindan güçlü bir motivasyonla takip ediyor. Bölgedeki gelismeler de açikça gösteriyor ki “Türkiye’nin Zamani” gelmistir. Olusan sartlar, Türkiye’ye “Tarih Seni Çagiriyor” diye sesleniyor. Bu sesi duymamazliktan gelemeyiz. Türkiye ekonomik, askeri, siyasi ve kültürel gücü ve birikimiyle Kudüs’ün de içinde yer aldigi Orta Dogu’da önemli bir aktor haline gelmistir. ABD, Rusya, Avrupa veya bölgede çikar saglamak isteyen her ülke, Türkiye ile yan yana yürümek zorundadir. Aksi taktirde er ya da geç kaybeden tarafta olacaklardir. Türkiye, ne köprü ne de tampon bir ülkedir. Türkiye önemli bir aktördür”


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —