Tarih: 01.07.2019 10:25

Atatürk’ün Erzurum’a gelisinin 100’üncü yil dönümü törenlerle kutlandi

Facebook Twitter Linked-in

Tören, Atatürk’ün sehre giris yaptigi tarihi Istanbulkapi önünde düzenlenen yürüyüsle basladi. Yürüyüse Erzurum Valisi Okay Memis, 9. Kolordu Komutani Tümgeneral Veli Tarakçi, Erzurum Büyüksehir Belediye Baskani Mehmet Sekmen, yargi üyeleri, askeri erkân, kurum amirleri ve vatandaslar katildi. Istanbulkapi’dan baslayan kortej yürüyüsü Havuzbasi’ndaki Atatürk Aniti önüne kadar devam etti. Atatürk Aniti’na çelenk sunumu, saygi durusu ve akabinde okunan Istiklal Marsi ile devam eden törende Baskan Sekmen, günün anlam ve önemini ifade etti. Sekmen, “Bundan 100 yil önce yurdun kimi bölgelerinde devam eden isgal faaliyetlerinin yani sira, Erzurum’u ve bu bölgeyi de isgal planlarina dâhil eden Itilaf Devletleri’nin, milletimizin bagimsizlik ve hürriyet aski, ilaveten azim ve kararliligi karsisinda çaresiz kaldigi ve dahi korkudan titremeye basladigi gündür” dedi. “Bugün, Rus isgalleri ve Ermeni mezalimini yasamis; hunharca katliamlara maruz birakilmis, iskencelerin ve soykirimlarin en acisini yasamis bir kentin, yani Erzurum’un, ülkenin ve milletin bölünmez bütünlügü ugruna en milli, en yerli ve de en ulvi mücadeleyi baslattigi gündür” diyen Baskan Sekmen, sunlari kaydetti: “Gazi Mustafa Kemal Pasa’nin, kendi ifadesiyle; ‘Benim Erzurum’a gelisim, bütün milletin atesten bir çember içerisine alinmis oldugu bir zamana rastladi’ dedigi… Ve yine Pasa’nin, milletin bir bütün oldugunu ve kesinlikle parçalanamayacagini; hele hele manda ve himayenin ki, asla kabul edilemeyecegini, tüm dünyaya ilan etmek için Erzurum’a geldigi gündür… Malumunuz üzere; Erzurum, tarihin hemen her döneminde çok önemli bir rol üstlenmis, gerek politik ve gerekse stratejik konumu itibariyle de, sürekli isgal ve savaslarla karsi karsiya kalmistir. Kadim sehrimizin birbirinden farkli medeniyetlere besiklik etmis olmasi, iste tam da bu yüzdendir. Ilaveten Erzurum insaninin cesur, gözü kara, fedakâr, koruyan ve savunan bir nitelikte olusu da, esasen bundan dolayidir.”BASKAN SEKMEN ZAKIR BEY’IN TELGRAFINI HATIRLATTIBaskan Sekmen, konusmasinda Milli Mücadele döneminde Erzurum’un Belediye Baskani olan Zakir Bey’in emperyalistlere gönderdigi telgrafa da yer verdi. Sekmen, sözlerini söyle sürdürdü: “Düsünün ki; Izmir, 15 Mayis 1919’da Yunanlilar tarafindan isgal edilirken, Anadolu’dan ilk ve en büyük kitlesel tepkiyi, 18 Mayis 1919’da Erzurum göstermistir. Dadaslar, bundan tam 100 yil önce hinca hinç doldurduklari eski hükümet meydaninda emperyalist güçlere adeta meydan okumustur. Dönemin Belediye Baskani Zakir Bey’in; Itilaf Devletleri’nin Istanbul temsilcileri ile ABD Baskani Wilson’a gönderdigi ders niteligindeki telgraf ise, Erzurum’un ve Erzurum halkinin hürriyet ve bagimsizligina ne kadar düskün oldugunun en somut kanitlarindan birisidir. Zakir Bey; gönderdigi telgrafta su ifadelere yer vermistir: ‘Isgal güçlerine göre; Müslüman olmaktan baska bir suçu olmayan Türk, yok edilmek istenmektedir. Biz, sonucu ne olursa olsun Izmir’in yanindayiz ve topragimizin basindayiz… Ölümü simdiden seçtik, haberiniz olsun!’ Iste milletin birlik ve beraberligini tam anlamiyla ifade ediyor olmasi açisindan Erzurum’da sergilenen bu durus, Gazi Mustafa Kemal Pasa’yi daha da cesaretlendirmis ve Pasa Erzurum’daki bu mitingin ardindan yönünü hemen ertesi gün Samsun’a çevirmistir. Kaldi ki; Mustafa Kemal Atatürk’ün Erzurum’a geldigi 3 Temmuz 1919’da Ilica’da karsilastigi Mezararkali Mevlüt Aga, tarihe altin harflerle geçecek o sözleri sarf etmis; Erzurum’un Anadolu için ne kadar önemli oldugu bu sözlerle bir kez daha ortaya çikmistir. Mezar arkali Mevlüt Aga’nin; ‘Duydum ki, Erzurum’u Ermenilere vereceklermis… Hele geldim bakayim ki, kimin malini kime veriyor bunlar!’ seklindeki sözleri, Mustafa Kemal’e bundan 100 yil önce, yani tam da bugün ‘Bu milletle neler yapilmaz ki!’ dedirtmistir. Nitekim öyle de olmustur. Bagimsizlik davasina inanmis yüce Türk milletinin baslattigi Milli Mücadele davasi, önce kongre salonlarina, ardindan meclis kürsüleri ve cephelere tasinarak, millet egemenligine dayali, bagimsiz yeni bir Türk devletinin temelleri atilmistir. Iste bu yüzden Erzurum demek; Türkiye Cumhuriyeti demek, Türkiye Cumhuriyeti demek, Erzurum demektir. Erzurum, milli ruh ve iradenin sembolü, bagimsizlik ve hürriyet askinin en güzide tarifidir. Öyle ki ‘Erzurum’da gördügüm içtenlik, mertlik, gönülden baglilik, benim memleketi kurtarmak için her türlü özveriyi yapmam konusundaki azim ve gücümü arttirmisti’ diyen de, yine Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de ta kendisidir.”ERZURUM’UN ATATÜRK’E OLAN SEVGISIErzurum Büyüksehir Belediye Baskani Mehmet Sekmen, konusmasinda kadim sehrin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e olan sevgisini de dile getirdi. Baskan Sekmen, sözlerini söyle tamamladi: “Mustafa Kemal Pasa’nin siyasi hayatinda Erzurum’un yeri süphesiz çok büyük ve önemli olmustur. 3 Temmuz’dan sonraki süreçte Erzurumlular, Mustafa Kemal Pasa’yi milli mücadelenin lideri olarak görmek ve bu kivanci yasamak düsüncesi ile 10 Temmuz 1919’da kendisini Vilâyât-i Sarkiye-i Müdafaayi Hukuk Cemiyeti’nin baskanligina layik görmüstür. Ilaveten Erzurum Kongresi’nin baskanligina da seçilen Mustafa Kemal Pasa, kongre sonunda milli mücadelenin ilk hükümeti olan 9 kisilik Temsil Heyeti’nin de baskani olmustur. Erzurum insani, Mustafa Kemal Pasa’ya 27 Agustos 1919’da ‘Fahri Hemsehrilik’ payesi vermis ve Kasim 1919 tarihinde yapilan seçimlerde ise, Son Osmanli Mebuslar Meclisi’ne de Erzurum Milletvekili olarak yine Gazi Pasa’yi seçmistir. Bu vesileyle basta Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk, onun silah arkadaslari ve Aziz vatanimiz ugruna canlarini seve seve feda eden tüm sehitlerimizi, rahmet ve minnetle aniyor, gazilerimize de sükranlarimi sunuyorum.” Konusmalarin ardindan siirler okundu halk oyunlari ve mehteran takimi gösteri yapti. Etkinlikler kapsaminda protokol üyeleri Atatürk Evi’ni gezdi.


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —