Tarih: 01.02.2020 10:25

‘BEDELI ÇANAKKALE’DE KANLA ÖDENMISTIR…’

Facebook Twitter Linked-in

Ahmet Hamdi Tanpinar, ‘Üzümcü’ isimli hikayesinde Mehmetçik’i anlatir…Istanbul’da  sokak aralarinda o gür sesi ile bagira bagira ‘Çavus Üzümü’ satar cepheden dönebilen Mehmetçik…Arabistan’da, Yemen’de, Galiçya’da, Allahuekber’de ,Çanakkale’de ve Milli Mücadele’de  savasan Mehmetçik; Anadolu’da, evinde dinlenmeden, yavuklusunu göremeden, yavrusuna sarilamadan o cepheden bu cepheye vatan savunmasina kosmustur.Hiçbir zaman halinden sikayet etmeden, acizlenmeden…*1915’te  Allahuekber Daglarinda zorlu kis kosullarinda vatan savunmasi yapan ve binlerce Mehmet’i karakisin dondurucu soguguna teslim eden Mehmetçik, yaralarini saramadan Çanakkale’ye kosar…Akif;“Su bogaz harbi nedir, var midir dünyada esi,En kesif Ordularin yükseliyor dördü besi”Dedigi, Çanakkale Bogazi…Türk Milletini yok etmek isteyen Avrupali’nin ittifak ederek saldirdigi Çanakkale…Yokluk, yoksulluk içerisinde binlerce destanin yazildigi Çanakkale…*Her bir cephesi ve her ani ayri bir destan olan Çanakkale…Bütün gücü ile bogaza yüklenen müttefik donanma zafer kazanmak üzeredir. Türk Bataryalari bu geçisi engellemekte zorlanmaktadir.Iste tam o sirada,Iki yüz elli kiloluk mermiyi bir tutusta sirtina alan Seyit Onbasinin  Besmele ile topun namlusuna sürüsü ve koca gemilerin üstüne saldigi Çanakkale…***Birbirine çok yakin olan siperlerden konusmalar isitilmekte, zaman zaman karsilikli alis verisler de yapilmaktadir.Çatismanin kizistigi anda bir Anzak vurulur ve siperlerin arasinda kalir.Yaranin acisiyla inlemekte, bagirmaktadir.Öyle bir an gelir ki, bagirmasi ve inlemesi semayi kaplar …Vurulan Anzak’in aci içinde inlemesine gönlü dayanamayan Mehmetçik,   her seyi göze alarak siperlerden çikip , iki dakika önce savastigi askeri siritana alarak kendi cephesine teslim ettigi Çanakkale…***Her biri 15, 16, 17 yasinda gencecik fidanlar…Birer Lise ögrencisi, daha çocuk…Öyle bir an gelir ki, cephede savasacak her yastaki askere siddetle ihtiyaç duyulur.Kimse onlari çagirmadan yüzlerce lise ögrencisi siniflarini bosaltir ve cepheye kosar…Istanbul’daki liselerin bosaldigi ve giden fidanlarin hiçbirinin bir daha dönmedigi Çanakkale…***Cepheye mermi tasiyan kamyonlarin lastigi yoktur ve Istanbul’da bir Musevi vatandasin isyerinde satilmaktadir, lakin alacak para da yoktur…Siparis verilir ve lastiklerin tesliminin sabah gün dogmadan yapilmasi istenir.Sabahin alaca karanliginda lastikler alinir ve karsiliginda bin banknot verilir…Gün isidiginda aldigi paranin bir yüzünün banknota benzetildigi, öbür yüzünün ise kagit oldugu görülür.Üzerinde bir yazi vardir;“Lastiklerin bedeli Çanakkale’de kan olarak ödenmistir”***Yigitlerin harman oldugu yer  Bozok Yaylasi…Yozgatli bir yigit…Adi Hasan…On sekizine daha yeni girmis.Dedesi, babasi da cepheye gitmis ve dönmemis…Duvarda sararmis resimleri asili…Anasi Hasan’i da cepheye gönderir, saçlarina kina yakarak…Komutani sorar Hasan’a;Hasan memlekete mektup yazar ve sorar;Mektuba cevap gelir, ama Hasan mektubu okuyamaz, çünkü sehit düsmüstür…Mektupta anasi cevap verir, Komutana;-Komutanim biz üç seye kina yakariz…–Gelinin eline kina yakariz; evine kocasina kurban olsun diye…–Koçun boynuzlarina kina yakariz Allah’a kurban edilsin diye…–Askere giden evladimizin saçina kina yakariz Vatana kurban olsun diye…Ve,Iki yüz elli bin vatan evladini vatana kurban ettigimiz  Çanakkale…*Mustafa Kemal’in , ‘Ben size taarruzu degil, ölmeyi emrediyorum…’emrini verdigi;‘Bedr’in aslanlarinin ancak bu kadar sanli’ oldugu Çanakkale…*Cografyayi vatan yapma ugrunda kanlarini döken, canlarini veren binlerce vatan evladini minnetle ve rahmetle aniyoruz.Ruhlari sad olsun…18 Mart 2021Pusula


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —