BTK Baskani Sayan: 'Ifsa sitesi olarak bilinen 600 küsür site hakkinda idari islem yapildi''

Içerik Saglayicilari Genel Bilgilendirme Toplantisi'nda konusan Bilgi Teknolojileri ve Iletisim Kurumu (BTK) Baskani Ömer Fatih Sayan, “Ülkeler arasi antlasma ve mutabakatlarin yetersizligi ya da farkli bakis açilari nedeniyle terör, zararli içerikler, çocuk ve gençlerin akil ve beden sagliklarini tehdit eden olusumlarin medyasi haline gelen bir sanal dünya kabul edilemez” dedi. Sayan, simdiye kadar ifsa sitesi olarak bilinen 600 küsur site hakkinda idari islem yapildigini söyledi.Bilgi Teknolojileri ve Iletisim Kurumunca, Internet Içerik Saglayicilari toplantisi düzenlendi. Kurumda gerçeklestirilen toplantida içerik saglayicilari ve çok sayida davetli yer aldi. Toplantinin açilis konusmasini yapan BTK Baskani Ömer Fatih Sayan, “Bugün, internet kullaniminin bütün fonksiyonlariyla yayginlastigi bir dünyada yasiyoruz. Internet mecrasinda ticaretten hukuka, bürokrasiden egitime, sagliktan bilime birçok alanda faaliyet yürütülüyor. Insanimiza ulasan kaliteli ve yasal içeriklerin hem sayisal olarak artisi hem de nitelik bakimindan üstünlügü hepimizi mutlu ediyor ancak bunlarla birlikte yasa disi içeriklerin de maalesef kendine bir alan açtigi hepimizin malumu” ifadelerini kullandi.“Kurumumuzca simdiye kadar ifsa sitesi olarak bilinen 600 küsur site hakkinda idari islem yapildi”2017 yilinda yapilan bir arastirmada sadece bir dakika içerisinde; youtube’da 4 milyon 100 bin videonun görüntülendigi, 150 milyonun üzerinde e-postanin gönderildigi, 16 milyon yazili mesajin iletildigi, instagram’da 46 bin 200 gönderinin paylasildigi, 452 bin twitin yazildigi, facebook’a 900 bin girisin yapildigi, 1.8 milyon snap atildigi, google’da 3.5 milyon aramanin gerçeklestigi tespiti üzerine degerlendirme yapan Baskan Sayan sunlari söyledi:“Bu durum, iletisimin tek hareketle birçok yeni kapiyi insanimiza açtiginin somut bir göstergesidir. Bununla beraber; çocuklarin cinsel istismari, ülke kaynaklarini sömüren ve çogu yurt disinda bulunan yasa disi kumar siteleri, yavrularimizi bazi oyunlar marifetiyle intihara yönlendirme, zararli yazilimlar yoluyla fidye isteme ve sanal zorbalik gibi suçlar da bu mecrada kendisine yer buluyor. 25 Temmuz günü Istanbul Esenyurt’ta bilgisayar basinda intihar ettigi söylenen 13 yasindaki Hakan Ekinci ve Erzurum’da yasanan Musa Kang cinayetlerinin dijital oyunlarla iliskisi tartisiliyor. Yeni suç tipleri ortaya çikiyor. Sahte hesaplar üzerinden yapilan hakaretler yüzünden asiret kavgalari çikabiliyor. Gündelik hayatinda kolay kolay kirici cümleler kullanmayan kimi insanlarin sanal dünyayla iletisime geçtiginde adeta içinden baska bir sey çikarcasina gerçek hayatiyla hiç uyusmayan bir karakter sergiledigine sahit olabiliyoruz. Ifsa siteleri olarak tabir edilen sitelerdeki paylasimlar sebebiyle özel hayatlar agir bir sekilde ihlal ediliyor. Kisilerin özel görüntüleri rizalari disinda yayinlaniyor. Hemen belirtmek isterim ki özellikle bu sitelere yönelik olarak yasanin verdigi yetkiler sonuna kadar kullanilmakta ve Kurumumuzca simdiye kadar ifsa sitesi olarak bilinen 600 küsür site hakkinda idari islem yapilmis ve yapilmaktadir.Vatandas ihbarlarini aldigimiz internet bilgi ihbar merkezine ihbarweb.org.tr üzerinden gelen yüzlerce basvuru, uzmanlarimiz tarafindan tek tek incelenmekte, delillendirilmekte ve vatandaslarimizin sikayetleri karsilanmaktadir. Internet üzerinde fikri ve mülkiyet haklari ihlal edilen vatandaslarimizin, sanatçilarimizin korunmasi mutlaka gerekli olup gerek 5846 sayili Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve 556 sayili Markalarin Korunmasi Hakkinda Kanun Hükmünde Kararname kapsaminda hukuki koruma mümkün olabilmekte fikir, sanat, marka ve lisans haklari gerçek dünyada oldugu gibi sanal alanda da hakimliklerin verdigi koruma kararlari ile varligini sürdürmektedir. Vatandaslarimizin interneti güvenli kullanabilmeleri için güvenli internet merkezimiz kurulmus ve bilinçlendirme faaliyetlerimiz hizla devam etmektedir. Internet yayinlarinda seçme özgürlügünü saglamak için aile profili, çocuk profili çalismalari kapsaminda erisim saglayicilarla sürekli temas halindeyiz. Çocuklarimizin interneti güvenli kullanmalari için okullarda kurumumuzun salonlarinda bilinçlendirme egitimleri vermekteyiz. Çocuklarin sanal ortamda istismarini önlemek için INHOPE gibi uluslararasi kuruluslarla isbirligi halindeyiz.”Internet ortamindaki terör propagandalariBunlarin yani sira, sosyal medyadaki terör propagandasiyla da insanlarin yanlis bilgilendirilmesi konusuna da deginen Sayan, “Bazi ülkelerin uyguladiklari yanlis politikalar, sanal dünyayi terörün medya planlama merkezi, basin ofisi haline gelmeye zorlamaktadir. Bu hususun altini çizen Sayin Cumhurbaskanimiz Recep Tayyip Erdogan da, “men dakka dukka” diyerek Araplarin o meshur atasözüyle sorunu özetlemistir. Terörle uzun yillar mücadele eden ve en sonunda 15 Temmuz darbe ve isgal girisimi ile bu süreci en üst boyutta yasayan ülkemiz, sosyal medyadaki bazi hesaplardan yapilan yayinlarla yanlis tanitilma, adeta cezalandirilmaya çalisilmaktadir. Nefret söylemi olarak kabul edilen ve özellikle Avrupa’da ivme kazanan bu suç türüne iliskin olarak uluslararasi bir duyarliligin gelistigini ve yasal düzenlemelerde karsilik buldugunu da hatirlatmak isterim. Örnek olarak, yabanci basinda da yer aldigi üzere Almanya’da yeni çikan ve ekim ayinda yürürlüge girecek olan Ag Uygulama Yasasi’ndan bahsetmek gerekir. Buna göre yasa içerigine aykiri olan içerikleri platformlarindan 24 saat içinde kaldirmayan facebook, twitter gibi sosyal medya platformlarina 5 milyondan 50 milyon euro’ya kadar ceza kesilebilecektir. Alman Federal Ceza Dairesi, son 2 yilda nefret suçunun yüzde 300 oraninda arttigini belirtmistir. Almanya’nin Adalet Bakani Heiko Maas, ifade özgürlügünün modern bir toplum için mutlak bir gereksinim oldugunu ancak ceza hukukunun basladigi yerde sona erdigini söylemistir. Nitekim Avrupa Insan Haklari Sözlesmesinin 10. Maddesinin ikinci fikrasi ‘Kullanilmasi görev ve sorumluluk yükleyen bu özgürlükler, demokratik bir toplumda, zorunlu tedbirler niteliginde olarak, ulusal güvenligin, toprak bütünlügünün veya kamu emniyetinin korunmasi, kamu düzeninin saglanmasi ve suç islenmesinin önlenmesi, sagligin veya ahlakin, baskalarinin söhret ve haklarinin korunmasi, veya yargi gücünün otorite ve tarafsizliginin saglanmasi için yasayla öngörülen bazi biçim kosullarina, sinirlamalara ve yaptirimlara baglanabilir.’ seklindeki düzenlemesi ile evrensel hukukun önemli bir metni olarak uygulamalara isik tutmaktadir” diye konustu.“Öz denetim mekanizmalarini aktif olarak kullanmaktayiz”5651 Sayili ‘Internet Ortaminda Yapilan Yayinlarin Düzenlenmesi ve Bu Yayinlar Yoluyla Islenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkinda Kanun’ ile Bilgi Teknolojileri ve Iletisim Kurumunun internette islenen suçlarla mücadele konusunda yetkili kilindigina da deginen Sayan, “Söz konusu yasa 2007 yilinda yürürlüge girdiginde bazilari tarafindan bir tartisma alani olarak görüldü. Söz konusu yasa, öz denetim ve uyar/kaldir prensiplerini benimsemis, sansürcülügün aksine, internet ortaminda, bireylerin suç teskil eden yayinlara bulasmadan özgürce dolasmalarina imkan tanimistir. Ayrica yasanin magduru koruyan hükümler içerdigini, okuyanlar göreceklerdir. Bu konuda, Kurumumuza çok sayida basvuru yapildigini da hatirlatmakta fayda görüyorum. Bu çerçevede öncelikle özdenetim ve uyar/kaldir prensiplerine deginmek ve siz içerik saglayicilar ile isbirligimiz sonucu, Türkiye olarak internet ortaminda da 2023 hedeflerimize emin adimlarla ve örnek teskil edecek bir isbirligi içinde ilerlememiz gerektigini belirtmek isterim. Bilgi Teknolojileri ve Iletisim Kurumu olarak öz denetim mekanizmalarini aktif olarak kullanmaktayiz. Öncelikli olarak izledigimiz yol, 5651 sayili Yasanin yönetmeliginin 5. Maddesi kapsaminda bildirim yükümlülükleri geregi iletisim adreslerini bildiren içerik saglayicilar ile irtibata geçiyoruz. Kendilerine, öz denetim yapmakla birlikte içerigi suç teskil ettigine dair yeterli süphe bulunan yayinin kaldirip kaldirilmamasi hususunu degerlendirmelerinin yerinde olacagini hatirlatiyoruz. Bu konularda öz denetim mekanizmasinin aktif bir sekilde kullanilmasinin, internet ortamini daha güvenli ve daha özgür hale getirecegine inaniyoruz. Çocuk ve gençlerimizin internet güvenligini saglamak amaciyla, 2011 yilinda Kurumumuzca, hepinizin bildigini düsündügüm, Güvenli Internet Hizmeti baslatilmistir. Çocuklarimizi ve gençlerimizi sanal alemin zararlarindan korumak bakimindan güvenli internet hizmetinin güçlendirilerek yayginlastirilmasi ve daha çok abone tarafindan kullanilir hale gelmesi büyük önem tasiyor. Ayrica Ulusal Yargi Agi Programi (UYAP) ile entegrasyonu olan Birligimiz, kisilik haklari ihlale ugrayan vatandaslarimiza yönelik hak ihlallerinin hizlica önlenmesi için de etkin bir sekilde faaliyetlerini sürdürüyor. Internetin güvenli kullanimi faaliyetleri çerçevesinde Birligimiz tarafindan kullanimi Kurumumuza verilen 2 adet güvenli internet tiri okullarda faaliyete geçmek üzere projelendirildiginin de müjdesini veriyoruz. Çocuklarimizin ve gençlerimizin internet ortaminda güvenligini özgürlükler çerçevesinde saglayarak onlara yeni imkanlar sunmaya devam edecegiz” seklinde konustu.“Zararli içerikler medyasi haline gelen bir sanal dünya kabul edilemez”“Medyada yapilan ve çogu teselli amaçli algi operasyonlarina dayali islere gelince, modern dünya ne Aylan bebekten mülteci sorununu anlayabilir, ne de Ümran çocuktan bir iç savasin geldigi boyutlari algilayabilir” diyen Sayan, “Modern insani, sadece kendisini düsünmekten dolayi düstügü bunalimlardan bu viral fotograflarla verilen serumlar kurtaramayacak. Internet ve sosyal medyanin verdigi bu sanal tatmin duygusunun insanligin yikimina sebep olacak kadar büyük olaylarda neler kaybettigimizi düsünmemiz gerekiyor. Ancak ümitsiz degiliz. Tam tersine ümidimizden fazla inancimiz, inancimizdan fazla ümidimiz var. Biz insanlari ayirt etmeden birlik içinde yasama kültürünü Haci Bektas Veli’den, kalbinde herkesi kabul edebilecek aski bulundurmayi Mevlana’dan, bütün bunlari bildikten sonra tevazu içinde ete-kemige bürünmeyi de dervis Yunus’tan ögrenmis bir milletin evlatlariyiz. Inancimizi olusturan tohumlar bunlardir ve ümitlerimiz bu tohumlarin atildigi bu topraklardan yükselmektedir. Sanal dünya bir hukuka baglanmalidir ve bizler kendi köklerimizdeki bu anlayisi önce ifade etmeli sonra da hakim noktaya tasimaliyiz. Ülkeler arasi antlasma ve mutabakatlarin yetersizligi ya da farkli bakis açilari nedeniyle terör, zararli içerikler, çocuk ve gençlerin akil ve beden sagliklarini tehdit eden olusumlarin medyasi haline gelen bir sanal dünya kabul edilemez. Insanoglunu felakete sürükleyecek bir takim savas senaryolarinin propaganda ve algi merkezi konumundaki bir sosyal medya ve internet, bizim medeniyetimiz tarafindan kabul göremez. Yapacagimiz her çalismayi kendi degerlerimizin dünyasinda süzgeçten geçirmek zorundayiz ve geçirecegiz. Buradaki en büyük sorumluluk da sizlere ve bizlere düsmektedir” ifadelerini kullandi.