Tarih: 01.12.2016 10:25

Cumhurbaskani Erdogan: Islam alemi ve Türk dünyasi fetret dönemi yasiyor

Facebook Twitter Linked-in

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, Islam alemi ve Türk dünyasinin fetret dönemi yasadigini belirterek, bunun birinci sebebinin Müslümanlardan ikinci sebebinin ise rakiplerden kaynaklandigini söyledi.Yildirim Beyazit Üniversitesi Esenboga Külliyesinin açilis töreninde konusan Cumhurbaskani Recep Tayip Erdogan, Müslümanlar arasinda yasanan gerginliklere deginerek, “Müslümanlar kendi kapi komsularina, kardeslerine adeta düsman nazari ile bakiyor. Müslüman ülkelerin birbiri ile kurduklari ortakliklar inanin birbirlerine karsi kurduklarindan çok daha zayif. Bu durumdan en büyük faydayi Islam dünyasinin hasimlari sagliyor. Böylesi bir atmosferde Müslümanlar güçsüz ve bitap kalmasina isteyen çevrelere gün doguyor. Müslümanlarin kaynaklarini, petrolünü, altinini, madenini hatta alin terini sömüren ülkeler kazanç sagladiklari bu tablonun devami için her türlü senaryoyu devreye aliyorlar” dedi.“Üniversitelerimizin kendi sinirlarina hapsolmasi düsünülemez” Yildirim Beyazit Üniversitesi Esenboga Külliyesinin projesi ile bastan sona kendisinin ilgilendigini söyleyen Cumhurbaskani Erdogan “Açilisini yaptigimiz, her açidan göz dolduran bu muhtesem külliyenin üniversitemize ve ülkemize kazandirilmasinda emegi geçen herkesi tebrik ediyorum. Basindan itibaren projesi ile bizzat ilgilendim. Proje iyisiyle kötüsüyle fakire aittir. Onu bilmenizi istiyorum. Gerek Sayin Basbakanimiza gerek Sayin Melih Gökçek ve ekibine tesekkür ediyorum. Ancak Belediye Baskanimizdan çevre düzenlemesi ile ilgili, yesillendirilmesi ile ilgili buraya bir istisna destek vermesi farkli olacaktir. Burayi çok farkli kilacak adimlar atmamiz lazim” dedi.Yildirim Beyazit Üniversitesinin 14 bin civarinda ögrencisi oldugunu belirterek “Bu kadar kisa zamanda 10 bini askin ögrenci kapasitesine sahip olmak kolay degil. Bu Yildirim Beyazit Üniversitesinin bir çekim alani olusturdugunun ifadesidir” açiklamasinda bulunan Erdogan, YÖK Baskaninin verdigi destegin de üniversiteye güç kattiginin altini çizdi. Erdogan “Geçmisten gelecege bir köprü olma iddiasindaki üniversitemizin kendisine ait ve tamamen ihtiyaçlarina yönelik düzenlenmis bu külliye ile mevcut daginik görüntüsünden kurtulacagina inaniyorum. Baskent’teki besinci devlet üniversitesi olan Ankara Yildirim Beyazit Üniversitesini biz 44 yillik bir aradan sonra 2010 yilinda kurduk. Kurulusundan bu yana geçen 6 yillik sürede üniversitemizin her açidan ciddi 7 uygulama ve arastirma merkezi ile üniversitemiz belirlenen hedefler dogrultusunda emin adimlarla ilerliyor. Özellikle dünyanin önde gelen üniversitelerinde egitim almis, farkli üniversitelerde akademik çalisma yapmis yerli ve yabanci hoca kadrosu ile üniversitemiz her geçen gün arastirma üniversitesi kimligine bürünüyor. Üniversitemizin mutat lisans programlari yaninda yüksek lisans ve doktora programlarina öncelik vermesini önemli buluyorum. Sinirlarin kayboldugu, mesafelerin anlamini yitirdigi çagda üniversitelerimizin kendi sinirlarina hapsolmasi düsünülemez. Türk üniversitelerinin dünyadaki yüksekögrenim kurumlari ile rekabet edebilmesi, hatta onlardan üstün olmasi gerekir. Gerek ögrenci ve hoca degisim programlari gerekse ortak çalismalar vasitasiyla üniversitelerimizin disariya açilmalarina, diger yüksekögrenim kurumlari ile isbirligine gitmelerine çok önem veriyorum. Ankara Yildirim Beyazit Üniversitesini uluslararasi kilma yönünde attigi adimlardan dolayi tebrik ediyorum. Inanin 10-15 yil önce bu tabloya ancak ülkemizdeki belli bir üniversite rastlayabiliyorduk. Yurtdisina ögrenci gönderen ve ögrenci alan üniversite sayimiz bir elin 5 parmagini geçmiyordu. Ankara ve Istanbul haricinde nitelikli altyapisi güçlü, akademik yapisi yetkin üniversiteler bulmak zordu. Imkansizliklara ilaveten terör, yetersiz kaynak gibi sorunlarla bogusan bu üniversitelerin bir kismi maalesef tabela üniversitesi durumundaydi. Fakat Ankara Yildirim Beyazit Üniversitesi kendini ilme hapseden bir üniversite olmasi hasebiyle her türlü taktirin üzerindedir” diye konustu.“Hayirlisi ile milletin iradesi neyi istiyorsa o olacaktir” Kendi ögrencilik yillarinin sikintili oldugunu belirten ve anarsinin terörize oldugu yillarda okula dogru dürüst gidemediklerini belirten Erdogan “Simdi birkaç yerde bunu kasiyanlar var. Yildirim Beyazit Üniversitesi onlara da örnek olacak. Ben inaniyorum ki Yildirim Beyazit’in tüm ögrencileri su anlayisla okuyor ‘ilim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendin bilmezsen ya nice okumaktir.” Ifadelerini kullandi. Erdogan, açilisa katilanlarin “Baskan Erdogan” seklinde attigi sloganlara “Hayirlisi ile milletin iradesi neyi istiyorsa o olacaktir diye düsünüyorum” ifadeleri ile cevap verdi. “Dünya Türkiye’de toplaniyor.” Anadolu’daki bir çok üniversitenin yeni açilimlara gittigini belirten Erdogan “Ortadogu, Balkanlar, Türk cumhuriyetleri ve Afrika gibi kardes cografyadaki muhataplari ile ortak projeler gelistiriyor. Türkiye sadece yurtdisina ögrenci göndermiyor, ayni zamanda binlerce yabanci ögrenciye evsahipligi yapiyor. Aranizda görüyorum, az önce sordum, ‘nereden?’ dedim ‘Nijer’ dedi. Misir, Suriye, Filistin, Gine, yani dünya Türkiye’de toplaniyor. Ülkemizde hali hazirda dünyanin 203 ülkesinden 95 bin uluslararasi ögrenci lisans, yüksek lisans ve doktora seviyelerinde egitim aliyor. Ankara Yildirim Beyazit Üniversitesinin yakaladigi bu ivmeyi devam ettirerek çok yakinda tam anlamiyla bir beynelmilel üniversite haline gelecegine inaniyorum” seklinde konustu.“Bugünde de Islam alemi ve Türk dünyasi siyasi, ilmi, kültürel, diplomatik açidan büyük bir fetret dönemi yasiyor”“Esenboga Külliyemizin bulundugu Çubuk Ovasi’nin bizim tarihimizde önemli bir yeri var” ifadelerini kullanan Erdogan, bu topraklarin Osmanli Sultani Yildirim Beyazit Han ile Büyük Timur Imparatorlugunun Hükümrani Timur arasinda 1402 yilinda Ankara Savasi’nin yasandigi topraklar oldugunu kaydetti. Erdogan “Bundan 6 asir önce dönemin en büyük ve en güçlü iki Müslüman Türk devleti üzerinde bulundugumuz alanda çok kanli bir savasa tutusmuslardi. Ordusundaki bazi gruplarin ihanetine ugrayan Yildirim Beyazit Han çetin mücadeleler sonucunda teslim olmak zorunda kalmisti” dedi.Erdogan, 2 hafta önce yaptigi Özbekistan ziyaretine iliskin bilgi vererek, ziyaret ettigi yerleri anlatti. Erdogan “Buhara’yi, Semarkant’i ziyaret edip, bu sehirlerin her bir kösesine adeta naksedilmis eserlere hayran kalmamak elinizde degil. Ayni sekilde Buhara’yi Bursa’dan Semarkanti, Istanbul’dan ve Konya’dan ayirmak mümkün degil. Ben simdiden Rektörümüze rica ediyorum, gelin uygun bir zamanda ögrencilerimizi buralara gönderelim. Gitsinler buralari gezsinler, görsünler. Okuyan mi gören mi? Biz hem okuyan hem gören diyoruz. Çünkü yerinde tespit çok önemli. Yeri gelir seyyah olmanin çok büyük faydasi var. Hele ilmimizi zenginlestirmek için. Siyasi ve kisisel nedenler ayni medeniyetin iki kolunu karsi karsiya getirmistir. Her iki devlette bu savastan agir yaralar aldi. Ama bu savasin asil bedelini Osmanli ödedi. Savastan sonra Osmanli 11 yil sürecek bir fetret dönemine girdi. Osmanli Devleti ciddi bir beka sorunu yasadi. Iç istikrarsizliklar, taht mücadeleleri, isyanlar ve toprak kayiplari ile yok olmanin esigine geldi. 11 yil süren bu biçak sirti dönem her ne kadar Çelebi Mehmed’in dirayeti sayesinde geride birakilsa da Osmanli Devleti’nin tekrar eski günlerine dönmesi uzun yillar aldi. Ankara Savasi’nin Istanbul’un fethini 50 yil erteledigi kabul edilir. Balkanlar’da fetihler durmus, Anadolu’daki siyasi birlik tamamen dagilmistir. Ben Ankara Savasi’nin sebep ve sonuçlari itibariyle günümüze ayna tuttuguna, bizim için çok önemli dersler barindirdigina inaniyorum. Maalesef bugünde de Islam alemi ve Türk dünyasi siyasi, ilmi, kültürel, diplomatik açidan büyük bir fetret dönemi yasiyor. Bu fetret döneminin ilki bizden, yani Müslümanlarin kendisinden, ikincisi rakiplerimizden kaynaklanan sebepleri bulundugunu düsünüyorum. Medeniyet içi çatismalar, kardes ülkeler arisindaki gerilimler Müslümanlarin enerjilerinin tamamen tükenmesine neden oluyor. Sürekli kriz üreten, isbirligi yerine kavgayi, yapma yerine yikmayi, engel olmayi amaçlayan sig bir anlayis cografyamizi esir almis durumda. Müslümanlar kendi kapi komsularina, kardeslerine adeta düsman nazari ile bakiyor. Müslüman ülkelerin birbiri ile kurduklari ortakliklar inanin birbirlerine karsi kurduklarindan çok daha zayif. Bu durumdan en büyük faydayi Islam dünyasinin hasimlari sagliyor. Böylesi bir atmosferde Müslümanlar güçsüz ve bitap kalmasina isteyen çevrelere gün doguyor. Müslümanlarin kaynaklarini, petrolünü, altinini, madenini hatta alin terini sömüren ülkeler kazanç sagladiklari bu tablonun devami için her türlü senaryoyu devreye aliyorlar. Iste Irak, Libya bunlari yasiyor. Müslümanlarin ayaga kalkmamasi, kendi içlerinde birlik saglamamasi için mevcut krizleri çözmek yerine Irak ve Suriye’de oldugu gibi sorunlar daha da derinlesiyor” diye konustu.“Kardesi kardese kirdirma politikasi sürekli güncelleniyor” “Yillarca bize Araplarin ihanet ettigi, bizi sirtimizdan hançerledigi söylendi. Hatta çok çirkin ifadelerle tanimlandilar. Ayni sekilde Arap kardeslerimize de Osmanli’nin onlari senelerce sömürdügü ögretildi. Yapay sinirlarla bir gecede iki farkli ülkenin vatandasi haline gelen ailelerin evlatlari gittikleri okullarda birbirine tamamen zit, birbirine adeta düsman bir tarih okudular. Gerçek hadiseler yerine ikame edilen safsatalarla insanlar birbirine hasim kilindi. Türkiye’nin dogu ve güneydeki akrabalari ile bagi kopartilmaya, araya korku duvarlari örülmeye çalisildi. Tüm Müslümanlar büyük güçlere mahkum ve mecbur edilmeye çalisildi. Birinci Dünya Savasi sirasinda tohumlari ekilen Ikinci Dünya Savasi sonrasinda ise perçinlenen bu kardesi kardese kirdirma politikasi sürekli güncelleniyor. DEAS, Boko Haram ve Es Sebap gibi Islam disi örgütler Müslümanlarin basina musallat ediliyor. Asni sekilde ODHKP-C, PKK, YPG gibi etnik ve mezhebi farkliliklari istismar eden katil sürülerinin sirti sivazlaniyor. Tüm farkliliklarina ragmen her yil Arafat’ta vakfeye duran, yönünü ayni kibleye dönen, ayni Allah’a ve Peygambere inanan insanlar Sii, Sünni denilerek birbirine karsi kiskirtiliyor. Bizim Siilik, Sünnilik gibi bir derdimiz yok. Bizim sadece din-i mübin-i Islam diye derdimiz ve askimiz var. Biz Islam çatisi altinda toplandik. Yorumlar bizim için olmazsa olmaz degildir. Bizim için olmazsa olmaz sadece din-i Mübin-i Islam’dir. Bunu parçalamak istiyorlar, bölmek istiyorlar. Biz buna prim vermeyecegiz” seklinde konustu.“Keçiören Metrosunu insallah Basbakanimiz burayla bagliyor” Geçtigimiz günlerde bir gencin kendisine bir mektup yazdigini söyleyen Cumhurbaskani Erdogan, sunlari kaydetti:“Bu mektupta okulun soguk oldugundan bahsetti. ‘Kaloriferler yanmiyor’ dedi. Simdi yaniyor mu? Elhamdülillah, demek ki neticeyi almisiz. Simdi de hocalarin oldugu yer sogukmus. Sayin Rektöre sordum simdi ‘bizim buralar biraz soguk’ dedi. Insallah en kisa zamanda o da giderilir. Fakat az önce Sayin Basbakanimiz bir sey söyledi. Onu da tabi bir ön etabi var. Otobüs noktasinda burada sikinti vardi. Melih Bey, bak otobüs noktasindaki ’sikinti hala devam ediyor’ diyor ögrenciler. Ögrenciler söylüyor ben söylemiyorum. Bunu biran önce insallah giderelim. Hemen bununla ilgili bilgi notunu Cumhurbaskanligina gönderin. Biz de takip edelim. Fakat simdi Keçiören Metrosunu insallah Basbakanimiz burayla bagliyor. Dolayisiyla metro burayla baglandigi andan itibaren zaten büyük ölçüde insallah bu sikinti da asilmis olacak. Hem otobüsler hem metro çalisacak ve böylece bu üniversite sehir içine adeta çekilmis olacak. Biz sizden ne istiyoruz. Bizim de sizden istegimiz var. Devlet olarak biz bunlari yapacagiz. Sizden de ilim istiyoruz, ilim istiyoruz, ilim istiyoruz. Insallah uluslararasi camiada da siz yarisacaksiniz. Lisans, lisansüstü, doktora hepsinde yarisacaksiniz. Türk genci insallah bu konuda da örnek olacak. Buna da haziriz dimi bir sikintimiz yok? Bu güzel külliyemizin sizlere, milletimize, ilim dünyamiza hayirli olmasini Allah’tan diliyorum.” Konusmalarin ardindan Yildirim Beyazit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Dogan ve Ögrenci Konseyi Baskani Salih Yildiz Cumhurbaskani Erdogan’a hediyelerini takdim etti.“Gençler dik duracaksiniz, diklesmeyeceksiniz” Cumhurbaskani Erdogan, Basbakan Yildirim ve diger katilimcilarla birlikte Yildirim Beyazit Üniversitesi Esenboga Külliyesinin açilis kurdelesini kesti. Erdogan, kurdele kesimi esnasinda gençlere hitap ederek, “Gençler dik duracaksiniz, diklesmeyeceksiniz. Herhalde burasi Çubuk degil mi? Biz verim ekonomisinden yana olacagiz. Israf ekonomisinden yana olmayacagiz. Burasi Çubuk olduguna göre mesele bitmistir. Ilçe merkeziyle alakali önce buraya gelsin ehemmi mühimme tercih olunur. Buraya geldikten sonra buradan pas edilir insallah” ifadelerini kullandi.“Pazartesinden itibaren ne diyorsaniz o olacak” Öte yandan, kurdele kesimi için sahneye çikan Ankara Büyüksehir Belediye Baskani Melih Gökçek ise Cumhurbaskani Erdogan’in otobüs noktasinda sikinti oldugu yönündeki açiklamasina iliskin, “Sayin Cumhurbaskanimiz emretti. Pazartesinden itibaren ne diyorsaniz o olacak” diye konustu.


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —