Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan Dolmabahçe Çalisma Ofisi’nde düzenledigi toplantiyla müjdeyi açikladi.Enerji kaynaklarinin ülkelerin bagimsizliginda önemli bir rol oynadigina deginen Erdogan, “Ülkelerin ortaya koyduklari vizyonlarin hayata geçebilmesi enerji sektöründeki istikrar ile orantilidir. Dünyada son 1 asirdir yasanan hiçbir karmasa, kaos, savas yoktur ki gerisinde öyle veya böyle enerji hesabi yatmasin. Petrol ve dogalgaz sahalarinin kontrolü ve güvenligi için yeri geldiginde milyonlarca insanin caninin hiçe sayildigi vahsi bir düzen kurulmustur. Bir damla petrolü oluk oluk akan insan kanindan degerli gören bu düzen halen hükümdarligini sürdürmektedir. Suriye’de son yillarda yasananlari düsünün. Biz mazlumlarin bulunduklari yerlere giderken, birileri dogrudan petrol üretim tesislerine yönelmistir. Ayni durum ile Libya’da karsilastik. Biz Libyali kardeslerimizin çagrisi ile onlari darbecilerden kurtarmanin mücadelesini verirken, birileri yine petrol sahalarinin dibinde bitivermistir. Dogu Akdeniz’de oynanan onca oyunun gerisinde de enerji kaynaklarini paylasimi vardir. Biz önceligimizi degistirmedik. Hep ‘önce insan’ dedik. Hep önce ‘mazlumlar ve magdurlar’ dedik. Hep önce ‘hak, hukuk, adalet’ dedik. Insanlik bizde petrol onlarda kalmis olabilir. Iste rabbim bize bambaska bir yerde hem de görülmedik zenginlikte bir kapi açti. Yarin benzer kapilar baska yerlerde önümüze açilacaktir. Artik bu alanda en üst lige çikmis bir Türkiye var” seklinde konustu.Türkiye’nin uzun yillar boyunca petrol ve dogalgaz arama çalismalarini kiralama usulü ile yaptigini hatirlatan Erdogan, “Derin deniz sondajlarinda tamamen disa bagimliydik. Yüzlerce milyon dolarlik arama faaliyetleri sonunda elimize üç bes sayfalik rapor disinda hiçbir sey geçmedi. Kimsenin günahini almiyoruz. Belki gerçekten aradilar ama bulamadilar. Sonuçta biz bu seklide yürüyemeyecegimizi gördük. Bu tür çalismalarin kiralama benzeri yöntemlerle degil milli kuruluslarimiz araciligiyla yürütülmesini kararlastirdik. Ülkemizin milli enerji ve maden politikasini 2017 senesinde yeni bastan belirledik. Derin deniz sondajlarini bizzat yapmanin arayislarina girdik. Ardi ardina 3 sondaj gemisini ülkemiz filosuna kattik. Bugünkü sevinici bize yasatan Fatih’in yaninda Yavuz ve Kanuni sondaj gemilerini de bu alanda dünyanin en önemli ülkeleri arsana dahil olduk. Ayrica Barbaros Hayrettin Pasa ve Oruç Reis sismik arastirma gemileri ile bu filoyu güçlendirdik. Mülkiyetleri ülkemize ait olan 3 sondaj 2 sismik arastirma gemimiz kendi ekipmanlarimiz ve personelimizle çalisiyor. Dünya fiyatlarinin bir hayli altinda maliyetle ülkemize kazandirdigimiz gemilerimizle yaptigimiz sondajlarin maliyeti de düsüktür. Sondaj ve sismik arastirma çalismalarimizda en küçük bir disa bagimlilik söz konusu degil. Zaten öyle durum olsa bize nefes bile aldirmayacaklari ortadadir. Yerli ve milli imkanlarla hareket ettigimiz için bu basariya ulastik” diye konustu.Müjdeyi açiklayan Cumhurbaskani Erdogan, “Türkiye tarihin en büyük dogalgaz kesfini Karadeniz’de gerçeklestirdi. Fatih sondaj gemimiz 20 Temmuz’da basladigi Tuna 1 kuyusundaki sondajinda 320 milyar metreküp dogalgaz rezervi kesfetmis durumda. Kendisini bogazdan ugurladigim günü hatirliyorum. O ugurlayisimizla birlikte hamdolsun neticeye de ulasmis olduk. Istanbul’un fethinin yil dönümünde Karadenize ugurladigimiz Fatih sondaj gemimiz ismine layik bir basari ile hepimizi gururlandirdi. Daha önce Tuna 1 diye adlandirilan bu alana Sakarya gaz sahasi olarak isimlendirdigimiz bu alanda gereken tüm test analiz mühendislik çalismalari tamamlandi. Kuyudan elde edilen veriler ayni bölgede yeni dogalgaz kesiflerinin kuvvetle muhtemel oldugunu isaret ediyor. Yani bu ilk kuyuda bulunan rezerv, çok daha zengin bir kaynagin sadece bir parçasidir. Insallah devami da en kisa sürede gelecek. Yillarca enerjide disa bagimliliginin maddi manevi sikintilarin çekmis bir ülke olarak artik gelecegimize daha güvenle bakacagimiza inaniyoruz. Bu operasyonu milli imkanlarla gerçeklestirdik. Simdi tespit kuyulari açmaya baslayacak, ardindan üretim konseptini belirleyip insaat ve yapim islerine geçecegiz. Dogalgazin yüzey çikarilmasi ve sisteme aktarilmasi ile birlikte bu kaynaktan fiilen istifade edecegiz. Hedefimiz 2023 yilinda Karadeniz gazini milletimizin kullanimina sunmaktir. Böylece bunca yil sabirla adeta ilmik ilmik dokuyarak yürüttügümüz çalismalarin en büyük meyvesini almis oluyoruz” ifadelerini kullandi.Fatih ve Yavuz gemileri vasitasiyla Akdeniz ve Karadeniz’de bu güne kadar 9 derin deniz sondaji gerçeklestirdigini hatirlatan Erdogan, “Nihayet son sondajda milletimize bekledigi müjdeyi verme serefine nail olduk. Insallah benzer bir müjdeli haberi Akdeniz’den de bekliyoruz. Su anda bakimda olan Kanuni’nin de yil sonunda devreye girmesiyle Akdeniz faaliyetlerimize hiz verecegiz. Kesifler için söylenen o güzel sözü sondaj faaliyetlerimize uyarlayarak tekrarlamak istiyorum. ‘Her arayan bulamaz ama bulanlar arayanlardir’. Biz de arayacagiz ve insallah bulacagiz. Sakarya gaz sahasi ile bismillah dedik. Allah’in izni ile devami da gelecek. Çünkü ‘Sakarya saf çocugu masum Anadolu’nun, divanesi ikimiz kaldik Allah yolunun’. Insallah burada da neticeye ulasacagiz. Kendi topraklarimizda aramalari da daha siki ve bilinçli yürütüyoruz. Diger ülkelerdeki arama ruhsatlarimizi da çogaltiyoruz. Ülkemizin enerji meselesini kökten çözmekte kararliyiz. Türkiye yillarca bunun sancisini çekmis bir ülkedir. Cari açigimizin en büyük sebebi enerji olmustur. Yerli ve yenilenebilir kaynaklara verdigimiz önem sayesinde bir denge saglasak da enerjide hala ciddi bir ithalatçi durumundayiz. Denizlerde ve karada daha çok arama yapip neticeye ulasarak enerjide net ihracatçi konumuma gelene kadar bize durmak yok. Bir yanda konvansiyonel enerji kaynaklarin yogunlasirken, diger yandan elektrik motor baska olmak üzere gelecegin teknolojilerine yatirimlari sürdürecegiz. Tüm alanlarda en güçlü sekilde varligimiz göstermekte kararliyiz. Türkiye hiçbir alanda birilerini gölgesine siginma ihtiyaci duymadan kendi ayaklari üzerinde durabilecek güce sahiptir. Kimsenin hakkina gözümüze dikmeden ama kimseye de hakkimizi yedirmeden hedeflerimize yürümeyi sürdürecegiz” açiklamalarinda bulundu.“Yunanistan basta olmak üzere bu meselede karsimizda dikilenlerin hepsi de hakli oldugumuzu gayet iyi biliyor. Özellikle Avrupa Birligi Yunanistan’i simartip üzerimize salarken sergiledigi çifte standart sebebiyle bir kez daha kendi ilkelerine ihanet ettigini görmeli. Ortada dolasan ve hiçbir geçerliligi olmayan saçma sapan haritalarinin yarin en yükü zarari AB’ye verecegi unutulmamalidir. Sirf Türkiye’ye zarari dokunuyor diye kendi müktesebatina aykiri islere alet olmak Yunanistan’i kurtarmaz. Ama AB’nin zaten sorunlu itibarini iyice düsürür. Türkiye’nin bu konuda kararliligini görmek istemeyenler sahada da masada da cevaplarini alacaklardir. Sakarya gaz sahasindaki kesiften sonra artik önümüzde çok daha aydinlik bir yol olduguna inaniyoruz. Bugün gelecek nesillere önemli bir miras birakacagiz. Milletimizin refahi için çalismaya devam edecegiz.”Cumhurbaskani Erdogan, konusmasinin ardindan Fatih sondaj gemisinde bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Fatih Dönmez ve Hazine ve Maliye Bakani Berat Albayrak’a video konferans ile baglandi.
Bakan Albayrak dogalgaz kesfini degerlendirerek, “Buradaki mevcut kesif ile birlikte insallah ülkemizin gündeminde cari açik konusunu artik kaldiriyoruz. Çünkü son on yil ortalamasi 40 milyar dolar enerji ithalati yapan ülke Türkiye. Insallah bu kesif ile cari fazla, döviz fazlasi konusacagimiz yeni bir sürece girdigimizi de görmüs oldum. Türkiye yeni bir döneme giriyor. Artik ne dogu ne bati, artik yeni eksen Türkiye sürecinde yeni bir sürece giriyoruz” dedi.“Yaklasik 2 bin kilometrekarelik alanin adeta röntgenini çektik. Veriler Türkiye Petrolleri uzmanlari tarafindan detayli sekilde analiz edildikten sonra üzerinde bulundugumuz koordinatlarda Tuna 1 adini verdigimiz lokasyonda ilk sondajimiza karar verdik. Fatih sondaj gemimizi Akdeniz’den Istanbul’a çektik. Istanbul’un fethinin 560. yil dönümünde Haydarpasa’dan Karadenize ugurladik. Trabzon’da montaj islemleri devam etti. 15 Temmuz’da oradan yola çikti. 20 Temmuz’da burada matkap dönmeye basladi. Yaklasik 1 ay geçti. Su anda deniz seviyesinden 3 bin 500 metre asagidayiz. Burada deniz derinligi 2 bin 100 metre. Bin 400 metrekarede ilerledik. Bu rezervde gazla bulustuk. Sondaja bir hafta on gün ara verdik. Sürekli testler yapildi. Yapilan analizler sorasinda uzmanlarimiz rezerv miktarini tespit ettiler. Islemimiz henüz bitmedi. Yaklasik bin metre daha derine inecegiz. Yaklasik sismik veriler bizlere asagida 2 katmanin daha oldugunu kuvvetle muhtemel insallah oralarda da gaz kaynagina ulasacagimizi gösteriyor. Bu gaz kesfi yapilan saha 250 kilometrekare. Yine bu bölgede insallah en kisa sürede yeni tespit kuyularimizi açacagiz, bu çalismalarimizi daha da netlestirecegiz. Insallah Cumhuriyetimizin yüzüncü yilinda vatandasimizla kendi gazimizi bulusturacagiz. Yapilan test ve analizlerde burada buldugumuz gazin kalitesinin de iyi oldugu görülüyor” ifadelerini kullandi.“Avrupa Birligi vatandasimizin çalisanlarimiza ve ailelerine baski yaptilar. Bunlar bize gelerek ‘Ailelerimize baski yapiyorlar. Biz burada mutluyuz Türkiye Cumhuriyeti vatandasi olmak istiyoruz’ dediler. Müracaat ettiler su anda o iki çalisanimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandasi olarak bizlerle birlikte omuz omuza çalisiyor.”
23.7 ° / 8 °
