Tarih: 01.02.2021 10:25

Cumhurbaskani Erdogan, Türkiye’nin Milli Uzay Programi’ni dünyaya duyurdu

Facebook Twitter Linked-in

Cumhurbaskanligi Külliyesinde yapilan Milli Uzay Programi tanitim toplantisi için Millet Kongre ve Kültür Merkezi Salonu özel olarak hazirlandi. Yaklasik 1 hafta süren hazirliklarin ardindan salonun tavanina yerlestirilen kubbeye üç boyutlu uzay görüntüsü yansitildi.Programin basinda Milli Uzay Programini anlatan bir video izlettirilirken, ardindan da tüm salonu kapsayan uzay ambiyansi ile uyumlu video sunuldu. Videonun sonunda Türkiye Uzay Ajansi’nin kirmizi-beyaz logosu ekrana yansitildi.“Bu program gerçekçi ama bir o kadar da rekabetçi hedefleri kapsiyor”Türkiye’nin ilk milli uzay programini tüm dünyaya ilan ettigini ve bu programin gerçekçi ama bir o kadar da rekabetçi hedefleri kapsayan içerigi ile Türkiye’nin uzaydaki yol haritasi olacagini belirten Cumhurbaskani Erdogan, “Uzun süreli bir planlama ve çalismanin ürünü olan Türkiye’nin ilk milli uzay programini Az sonra tüm dünyaya ilan edecegiz bu program gerçekçi ama bir o kadar da rekabetçi hedefleri kapsayan içerigi ile ülkemizin uzaydaki yol haritasi olacaktir.Küresel uzay yarisinda ülkemizi üst liglere tasiyacak bu yol haritasinin basariyla hayata geçmesini diliyorum. Yüzyillar boyunca yeryüzünde adaletin, ahlakin ve barisin öncülügünü yapan medeniyetimizin gökyüzündeki yolculuguna kapi araliyoruz. Ülkemizin uzaydaki hak ve menfaatlerini nasil koruyacagimizi, gelecek 10 yilin nasil sekillendirecegimizi birazdan açiklayacagiz. Paylasacagimiz hedefler bir hayal ürünü degil. Havacilik ve uzay teknolojilerinde bugüne kadar basardiklarimizin bir üst noktaya tasinmasidir.Esasen ülkemizin kozmik rekabetteki mücadelesi 1985’ten buyana sürüyor. Bu mücadelenin asil altyapisini ise son 18 yildaki yatirimlarimiz da olusturduk. Hamdolsun bugün her alanda oldugu gibi uzay çalismalarinda da insan kaynagi, tasarim ve mühendislik kabiliyetleri açisindan çok daha güçlü bir Türkiye var. Ülkemizi kendi uydularini gelistirebilen, üretebilen, test edebilen bir seviyeye çikardik. Kendi imkanlarimizla ürettigimiz ve 2012 yilinda uzaya firlattigimiz istihbarat uydumuz Göktürk-2 bunun ilk örneklerinden biridir. Böylece dünyada uydu üretme kabiliyetine sahip sayili ülkeler arasina girdik. Simdi sirada Göktürk-3 var. Gece ya da gündüz fark etmeksizin, her türlü hava sartinda yüksek çözünürlüklü görüntü elde edebilecek bu uydumuzun planlama çalismalarina devam ediyoruz.TÜBITAK Uzay tarafindan gelistirilen ilk yerli ve milli yüksek çözünürlüklü yer gözlem uydumuz Imece’nin de entegrasyon islemleri tamamlandi, testleri sürüyor. Insallah 2022 yilinda bu uydumuzu da uzaya firlatilacagiz. Imece yörünge yerlestiginde tüm kurumlarimizin görüntü ihtiyacini karsilayacak metre alti çözünürlükteki ilk milli gözlem uydumuz olacaktir. Gözlem uydularinda kazandigimiz tecrübe ile haberlesme uydularini da kendi imkanlarimizla üreterek bu kabiliyete sahip 10 ülkeden biri olmakta kararliyiz” diye konustu.“Türksat 6-A’yi da 2022’de uzaydaki yörüngesine yerlestirecegiz”Geçen ay basarili bir sekilde uzaya firlatilan Türksat 5-A uydusu ile faal haberlesme uydularinin sayisini 4’e yükselttiklerini belirten Cumhurbaskani Erdogan, “Insallah yerli ve milli imkanlarla ürettigimiz ilk haberlesme uydumuz Türksat 6-A’yi da 2022’de uzaydaki yörüngesine yerlestirecegiz. Uydu entegrasyonu kadar önemli bir husus olan uydu teknolojilerinin alt bilesenleri ve yazilimlarini üretmek noktasinda da yogun çalismalar içerisindeyiz. Yüksek çözünürlüklü uzay kamerasi, yeni nesil uçus bilgisayari ve yazilimlari, elektrikli itki motoru, yönlendirilebilir anten, tepki tekeri, yildiz izler, günes algilayici gibi bir çok kritik alt sistemi özgün olarak gelistirip ürettik. Önümüzdeki süreçte Türk mühendislerinin yerli yazilimlari ile birlikte uydulardan elde ettigimiz bilgilerin güvenligini de tamamen saglamis olacagiz” seklinde konustu.Türkiye’nin uzay alanindaki kurumsal kapasitesine de büyük önem verdiklerini, roketler, uydular, yer sistemleri ve daha nicesi için kurulan modern altyapilar sayesinde fikirden ürüne kadar ihtiyaç duyulan tüm imkanlari saglayabildiklerini belirten Erdogan, artik Türkiye’nin uzay sistemleri alaninda montaj, entegrasyon ve test hizmetleri saglayan uluslararasi bir oyuncu konumunda oldugunu belirtti. Türkiye’nin suanda en önemli eksiginin firlatma konusu oldugunu söyleyen Erdogan, “Kendi ürettigimiz uydulari kendi roketlerimizle uzaya firlatacak seviyelere henüz gelemedik. Ancak, bu konuda da önemli adimlar attik. Geçtigimiz yil Roketsan Uydu Firlatma Uzay Sistemleri ve Ileri Teknolojiler Arastirma Merkezinin açilisini yaptik. Burada mikro ve mini uydularin kendi roketlerimizle uzaya firlatilmasi çalismalarini yürütüyoruz. Nitekim ilk yerli sonda roketimiz 136 kilometre irtifaya çikarak uzay sinirini asmis durumdadir” ifadelerini kullandi.“Türkiye’yi kritik ve özgün teknolojilerin üreticisi yapma hedefimize kilitlenmemizin en basinda bu gerçegi görmemiz gerekiyor”Yatirimlarla uzay çalismalarinin gençler ve arastirmacilar nezdindeki cazibesini artirmasini hedeflediklerini söyleyen Erdogan, “Biz astronomi, matematik ve tip gibi temel bilimlere öncülük etmis, çigir açmis bir medeniyetin mirasçilariyiz. Türk ve Müslüman alimlerin asirlar önce yaptigi çalismalar sayesinde bu gün uzay çagini konusabiliyoruz” dedi.Cumhurbaskani Erdogan konusmasini söyle sürdürdü:“Bizim daha yapacak daha çok is var. Pozitif bilimlerdeki üstünlügün son yüzyillarda batiya geçerek onlari kalkindirdigini elbette biliyoruz. Cografi kesiflerle degisen güç dengelerinin farkina varmada geç kaldik. Bunun bedelini agir ödedik. Ama bugün, dünya yeni bir degisim ve dönüsümün arifesindedir. Yeni dönemde güç dengelerini uzay kesiflerinin, bu alandaki yeni teknolojilerin belirleyecegi açikça görülüyor. Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuzla Türkiye’yi kritik ve özgün teknolojilerin üreticisi yapma hedefimize kilitlenmemizin en basinda bu gerçegi görmemiz gerekiyor. Suur, özgüven ve adanmisliga sahip oldugunuzda erisemeyecegimiz menzil, asamayacagimiz engel olamaz, bunu böyle bilelim. Bu anlayisla dogru zamanda insansiz hava araci ve silahli insansiz hava araci teknolojilerine yatirim yaparak sahada oyunu degistiren tarafta yer almayi basardik. Bunu basaranlari sahsim, ailem, milletim adina tebrik ediyorum. Ayni sekilde bu aksam bu hazirliklari bize yapan ve gerçekten bu sunumu bu kadar muhtesem bir sekilde hazirlayan Sanayi ve Teknoloji Bakanima ve ekibine de tebriklerimi sunuyorum.”“‘Çilgin Türkler geliyor’ diyorlar”“Sizlerin de takip ettigi gibi dünyanin gözü üzerimizde, niye bu kadar saldiriyorlar, neden? ‘Çilgin Türkler geliyor’ diyorlar” ifadelerini kullanan Erdogan, milli elektrikli otomobil için de dogru zamanda adimlar attiklarini belirtti. Erdogan, sunlari kaydetti:“Bu konuda da Türkiye en çok konusulan, takip edilen ülkeler arasinda. Simdi de uzay çalismalarinda dogru zamanlama ile dogru adimlari atarak hareket etme kararliligimizi ortaya koyuyoruz. Temsil ettigimiz medeniyetin dünyaya yeniden öncü olabilmesi Türkiye’nin uzay yarisindaki kat edecegi mesafeye baglidir. Insanligin bir kisminin degil, tamaminin bariya ve huzura kavusmasi için medeniyetimizi yeniden sahlandirma mecburiyetindeyiz. Asirlar boyunca topraklarina her ayak basan tarafindan sömürülen Afrikali kardeslerimiz için bunu basarmak mecburiyetindeyiz. Su anda bakiyorum da, Fransa’nin basindaki zat durmadan bana saldiriyor, senin benimle ne isin var, sen önce Cezayir’in hesabini ver. Senin büyüklerin Cezayir’de 1 milyon insani öldürdü, onun hesabini ver, sen önce Ruanda’nin hesabini ver. 100 binlerce insani öldürdünüz. Ama Türk’ün ve Türkiye’nin, ne de ecdadimizin geçmisinde böyle bir sey söz konusu degil, bizim ellerimizde kan yok ama sizde kan var.Sürgünlerle yerinden yurdundan edilen, dinini, dilini, ismini degistirmeye zorlanan Asyali kardeslerimiz için bunu basarmak zorundayiz. Gettolara sikistirilmis, fasizmin ve suç sebekelerinin insafina birakilmis batili kardeslerimiz için de bunu basarmak mecburiyetindeyiz. Diyorlar ki, ‘Libya’dan Türkiye askeri çeksin, Azerbaycan’dan Türkiye askerini çeksin.’ 30 yildir Azerbaycan’da tüm Karabag’i isgal altinda tuttunuz, o topraklar Azerbaycanli kardeslerimizindi. Simdi kendi göbegini Azeri kardeslerimiz kendilerini kesti, biz de elimizden gelen destegi verdik, böylece Karabag sahiplerinin eline geçti. Macron simdi haber gönderiyor, ‘Libya’dan Türkiye askerini çeksin’, sen önce bize bu akli verecegine bunu kendine sakla, bak orada Çad’in Magner’in askerleri var, siz onlari oralardan bir çekin. Onlari bir çekin ondan sonra sizle bunlari konusalim. Biz askeri ve güvenlik anlasmamiz olan Libya ile anlasmamizin geregini yaptik, sadece orada egitim için variz.”“Daha çok çalisacagiz, yapacagimiz çok iyimiz var”Bugün yeryüzünde adaleti tesis etmenin yolunun gökyüzünde güçlü bir sekilde var olmaktan geçtigini kaydeden Erdogan, “Teknolojik kapasitemizi gelistirmek ve buradan dogacak olan ekonomiden faydalanmak için uzayda da olacagiz. Suanda uzayi görüyoruz ve bambaska görüyoruz. Elde ettigimiz tecrübe ve birikimi bilim, sanayi ve teknoloji ekosistemimize aktarabilmek için uzayda olacagiz. Onun için, Varank, daha çok çalisacagiz, yapacagimiz çok iyimiz var. Güçlü ve bagimsiz bir Türkiye’nin yerini sadece dünyada degil uzayda da tahkim edecegiz. Iste bu vizyonu yürütecek olan kurumumuz Türkiye Uzay Ajansi’dir” seklinde konustu.“Milli Uzay Programimizi tüm dünyaya ilan ve diyorum ki, gökyüzüne bak Ay’i gör”Milli Uzay Programinda hedefleri gerçeklestirmek için hangi kaynak ve yetkinliklere sahip olunmasi gerektigini, adimlarin ne zaman ve ne sekilde atilacaginin belirlendigini kaydeden Erdogan, “ Türkiye’nin uzaydaki 10 yillik vizyon, strateji, hedef ve projelerinin yer aldigi Milli Uzay Programimizi bugünlerde meshur olan slogani ile tüm dünyaya ilan ve diyorum ki, gökyüzüne bak Ay’i gör” dedi.Erdogan, Milli Uzay programindaki hedefleri su ifadelerle açikladi:“Birinci ve en önemli hedefimiz, cumhuriyetimizin 100. yilinda Ay’a ilk temasi gerçeklestirmektir. Insallah Ay’a gidiyoruz. Hazirliklarina basladigimiz Ay programi ile bu hedefi iki asamada tamamlamayi planliyoruz. Ilk asamada, 2023 yili sonunda yakin dünya yörüngesinde atesleyecegimiz kendi milli ve özgün hibrit roketimizle Ay’a ulasarak sert inis gerçeklestirecegiz.Uzay aracimizi yakin yörüngeye çikartacak ilk firlatmayi uluslararasi isbirligi ile hayata geçirecegiz. Bu görevi tamamladigimizda hem Ay’a ulasmayi basaran ülkelerden birisi olacak hem de ikinci asama Ay misyonu için gerekli bilgileri toplamis olacagiz. 2028 yilinda hayata geçirmeyi planladigimiz ikinci asamada ise aricimizi yakin yörüngeye çikartacak ilk firlatmayi bu kez milli roketlerimizle yapmayi hedefliyoruz.Ay’a yumusak inis gerçeklestirecegimiz bu asamayi da tamamladigimizda Ay’da bilimsel arastirma yapabilen sayili ülkelerden biri konumuna gelecegiz. Böylece medeniyet cografyamizin da sembolü olan hilali al bayragimizla Ay’a göndermenin gururunu milletimize yasatacagiz. Hazirliklarina basladigimiz Ay programi firlatma, roket ve kontrol teknolojilerindeki atilimlarimiz için bir kaldiraç görevi görecektir.Bu program yüksek radyasyona dayanikli teçhizat teknolojisinden haberlesmeye, otonomiden yapay zekaya karar bir çok alandaki çalismalara zemin olusturacaktir. Böylece yerli ve milli olarak gelistirdigimiz alt sistemlerin ticarilestirilmesinin de önü açilacaktir. Bu oldukça zor ve riskli bir görevdir. Yakin zamanda Ay’a inis denemeleri basarisizlikla sonuçlanan ülkeleri hepimiz gördük. Türk mühendislerinin bu görevi basaracaklarina tüm kalbimle inaniyorum.””Ikinci hedefimiz yeni nesil uydu gelistirme alaninda dünya ile rekabet edebilecek ticari bir marka ortaya çikartmaktir”“Milli Uzay Programindaki ikinci hedefimiz yeni nesil uydu gelistirme alaninda dünya ile rekabet edebilecek ticari bir marka ortaya çikartmaktir” diyen Cumhurbaskani Erdogan, “Ülkemizin sahip oldugu uydu üretim kabiliyetlerini Türkiye Uzay Ajansi koordinasyonunda kurulacak olan tek bir milli sirket bünyesinde birlestirecegiz. Halihazirda uydu ve uydu alt sistemlerinin üretim faaliyetleri birden çok kurulus tarafindan yürütülüyor. Bunu tek çati altinda toplayarak hem uydu üretim süreçlerinde tam esgüdümü yakalayacak hem de insan kaynagi basta olmak üzere tüm imkanlarimizi daha verimli sekilde kullanacagiz. Bu sayede rekabet gücümüzü artirarak dünyadaki uydu pazarindan daha fazla pay elde etmeyi planliyoruz. Tek elden yürütecegimiz yerli uydu gelistirme programlari ile uzaydaki hedeflerimizle uyumlu olarak yeni uydu ihtiyaçlarimizi da çok daha verimli sekilde giderecegiz.Milli Uzay Programindaki üçüncü hedefimiz, Türkiye’ye ait bir bölgesel konumlama ve zamanla sistemi gelistirmektir. Sivil ve askeri amaçli navigasyon ihtiyaçlari için kullanilan bu uydu teknolojisine dünyada yalnizca 6 ülke sahiptir. Uydulari yer sistemleri ile birlikte kullanarak yenilikçi bir yöntemle olusturacagimiz kendi bölgesel konumla sistemimiz sayesinde büyük riskler barindiran disa bagimliliktan kurtulacagiz. Bu hedefi basardigimizda savunma, tarim, sehircilik ve otonom araçlar basta olmak üzere kendi hassas navigasyon uygulamalarimizi gelistirebilecegiz.Elbette böyle bir imkana sahip olmak Türkiye ile birlikte bölgemizdeki dost ve kardes ülkelere önemli avantajlar kazandiracaktir. Dördüncü hedefimiz, uzaya erisimi saglamak ve bir uzay limani isletmesi kurmaktir. Güzel degil mi? Uzayda bagimsiz güç olmanin yolu uzaya erisimden geçiyor. Yerli ve milli roketlerimizi dünya yörüngesine agir faydali yük tasiyabilecek olgunluga eristirmemiz gerekiyor. Insallah bunu da basaracagiz. En önemlisi de bir uzay limani isletmesine sahip olmaktir. Türkiye’nin cografi konumu ticari karlilik bakimindan faydali yük tasiyacak bir uzay limani isletmesi kurmaya suan itibariyle uygun degil. Bu nedenle uzay limanimizi en uygun cografyalardaki dost ve müttefik ülkelerle birlikte kurmayi planliyoruz. Uluslararasi isbirlikleri ile bu misyonumuzu da en kisa sürede hayata geçirmekte kararliyiz” dedi.“Uzay Ajansimizin öncülügünde kisa sürede buradan da yeni basari hikayeleri çikacagina inaniyorum”Besinci hedefin, uzay havasi ya da meteorolojisi olarak tabir edilen alana yatirim yaparak uzaydaki yetkinligimizi artirmak oldugunu belirten Erdogan, sunlari kaydetti:“Uzayda ortaya çikabilecek degisimler hayat alanimizi ve tabanli teknolojik sistemleri olumsuz etkileme potansiyeline sahiptir. Kablosuz yayinlar, haberlesme ve navigasyon sistemleri, elektrik sebekeleri ve petrol boru hatlari bu degisimden ciddi zararla görebiliyor. Tüm bu etkileri izlemek ve modellemek üzere uzay havasina yönelik çalismalar yürütecegiz. Bu sayede özellikle de ülkemizin yeryüzü ve gökyüzündeki operasyonlarini daha güvenli hale getirecegiz.Altinci hedefimiz, Türkiye’yi astronomik gözlemler ve uzay nesnelerinin yerden takibi konularinda daha ileri bir seviyeyle ulastirmaktir. Bu alanda artacak kabiliyetlerimiz sayesinde dünya yörüngesindeki nesnelerin kayit altina alinmasi ve takibine katki sunacagiz. Bu misyona yönelik halihazirda alt yapilarimiz mevcuttur. TUBITAK Ulusal Gözlemevi ile Dogu Anadolu Gözlemevini birbirine entegre ederek tek bir ulusal arastirma alt yapisi haline dönüstürecegiz. Ülkemize kazandiracagimiz radyo teleskoplar sayesinde bilim insanlarimiz sirri hala çözülememis hizli radyo patlamalarini çalisabilecekler.Bu teleskoplari tasarlayacak mühendislerimiz derin uzay programimizin haberlesme alt yapisinin da temelini atacaklar. Yedinci hedefimiz, ülkemizde uzay sanayi eko sistemini daha da gelistirmektir. Türk mühendisleri, bilim insanlari ve mütesebbislerinin uygun alt yapiya sahip oldugunda, gerekli destegi aldiginda neler yapabilecegi artik tüm dünyanin malumudur. Savunma sanayinde elde ettigimiz basarilari uzay alanina tasiyacak, burada da güçlü ve üretken bir ekosistem olusmasini saglayacagiz. Uzay Ajansimizin öncülügünde kisa sürede buradan da yeni basari hikayeleri çikacagina inaniyorum.”“Türkiye’yi uzay teknolojilerinin tüm alt bilesenlerini ticari olarak rekabet edebilir sekilde üretebilen bir ülke konumuna getirecegiz”“Uzay programimizdaki sekizinci hedef, bir uzay teknoloji gelistirme bölgesi kurmaktir. Sadece uzay alaninda uydu gelistirebilen ve üretebilen ender ülkelerden biri olmayi yeterli bulmuyoruz” diyen Erdogan, “Türkiye’yi uzay teknolojilerinin tüm alt bilesenlerini ticari olarak rekabet edebilir sekilde üretebilen bir ülke konumuna getirecegiz. Bu amaçla ODTÜ bünyesinde yerli ve yabanci yatirimcilara ev sahipligi yapacak bir uzay teknoloji gelistirme bölgesi kuracagiz. Burada yatirim yapacak firmalarimizi da çesitli mekanizmalarla destekleyecegiz. Özel sektörü öncü güç olarak konumlandiracagimiz Türkiye Uzay Ajansina da ev sahipligi yapacak bu merkezin yerini belirledik.Dokuzuncu hedefimiz, uzay alaninda etkin ve yetkin insan kaynagimizi gelistirmektir. Uzay yolculugumuzun da vazgeçilmesi insandir. Çocuk, genç, arastirmaci, bilim insani, mütesebbis, teknisyen, mühendis ve diger tüm kesimleri ile toplumumuzda farkindaligini artirmak için ne gerekiyorsa yapacagiz. YÖK ve Milli Egitim Bakanligimiz basta olmak üzere ilgili kuruluslarimizla özel programlar olusturacak bu alanda nitelikli insan kaynagimizi artiracagiz. Onuncu ve son hedefimiz, bir Türk vatandasini uzaya göndermek. Eminim ki, birçok kisi bu hayali kurarak büyümüstür. Hatta belki aranizda hala bu hayalini sürdürenler vardir. Hatta hatta bayanlardan bile ‘ben adayim’ diyenler vardir. Pelin Çift ‘ben adayim’ diyor. Sayin Varank, denemeyi falan önceden yapalim ki bir sikinti yasamayalim. Uzaya bir vatandasimizi göndermeyi elbette bir turistik gezi olarak degil, gelecek nesillere yol gösterecek bir bilim misyonu olarak tasarliyoruz.Uzaya gitme niteliklerine sahip bir kisiyi gönüllüler arasindan seçerek gerekli almasini saglayacak ve uzaya gönderecegiz. Bu sayede uluslararasi uzay istasyonun alt yapisindan faydalanarak bilimsel deney yapma imkanina kavusacagiz. Tabi benim özellikle bir serhim var, madem ki bir vatandasimiz uzaya gidecek, artik astronot veya kozmonot kelimelerine bir Türkçe karsilik bulmamiz gerekiyor. Biliyorsunuz, bu bizim hassas noktamiz. Buradan dil bilimcilerimize bir çagrida bulunuyor ve diyorum ki, gelin Türk uzay yolcularina Türkçe bir isim bulalim. Tabi yalnizca dil bilimciler degil, 83 milyon vatandasimiz da özgün fikirleri ile bu arayisa ortak olabilir. Saydigimiz hedeflerin her biri iddialidir, zorlayicidir, ama bunlarin hepsi de ayaklari yere basan hedeflerdir. Türkiye’nin bu devrimi gerçeklestireceginde, uzay yarisinda güçlü bir aktör olarak yerini alacagindan en ufak bir süphe duymuyorum” dedi.Protokol ve sözlesmeler ilgililer tarafindan imzalandiCumhurbaskani Erdogan’a konusmasinin ardindan, Sanayi ve Teknoloji Bakani Mustafa Varank tarafindan Türkiye Uzay Ajansinin marka tescil belgesi takdim edildi.Cumhurbaskani Erdogan’in huzurunda, protokol ve sözlesmeler ilgililer tarafindan imzalandi. Buna göre, Türkiye Uzay Ajansi koordinasyonunda TUSAS, Türksat ve TÜBITAK Uzay arasinda “Milli Uydu Üretim Sirketi Kurulmasina Iliskin Protokol” imza altina alindi.Türkiye Uzay Ajansi ile Istanbul Teknik Üniversitesi arasinda “Havacilik ve Uzay Teknolojileri Alanlarinda Bilimsel ve Teknolojik Is Birligi Protokolü” imzalandi.Türkiye Uzay Ajansi, Sabanci Üniversitesi ve TÜBITAK Uzay arasinda “Artirilmis X-Isini Zamanlama ve Polarimetri Uydusu Genis Alan Izleme Uygulama Yazilimi Proje Sözlesmesi” imza altina alindi.Türkiye Uzay Ajansi, Ortadogu Teknik Üniversitesi ve ODTÜ Teknokent arasinda kurulacak “Uzay Teknoloji Gelistirme Bölgesinde Ortak AR-GE ve Teknoloji Gelistirme Çalismalari Yapilmasi ve Isbirligi Protokolü” de imzalandi.


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —