CUMHURIYETI ANLAMAK…

Cuma günü cumhuriyetimizin kurulusunun 98. yiliydi.Kutlamalarda da gördük ki Erzurum, Cumhuriyetine sahiplenmis…Halk, zaman zaman siddetlenen yagmur ve soguga karsi inançla, coskuyla tören meydanini doldurmus; Cumhuriyet’e sahiplenmisti…*Cumhuriyetin ilani ile birlikte, koca Osmanli’nin küllerinden yepyeni bir milli devlet dogdu, millet kavrami üzerine kurulan genç Türkiye Cumhuriyeti…Geçen doksan sekiz yilda Türkiye; bulundugu cografyada yasamanin zorlugu ve bu bölge için istahi kabaran bir takim devletlere ragmen önemli bir güç ve denge konumuna kavustu.Seksen milyon civarindaki genç nüfusumuz, yer alti, yer üstü zenginliklerimiz, sürekli büyüyen yapimizla bulundugumuz cografyanin en önemli ülkesiyiz…Daha da önemlisi Türkiye, Adriyatik’ten Çin’e uzanan Türk Dünyasina agabeylik yapabilecek, bu özelligiyle de sonraki yüzyila Türk Damgasi vurabilecek bir güce sahip…Bu ülke mevcut potansiyeli ve aydiniyla; demokrasi, insan haklari ve hukukun üstünlügü ilkeleriyle, Misak-i Milli hudutlari içindeki etnik ve dini kökeni ne olursa olsun çesitliligiyle, Cumhuriyet ilkelerine bagli olarak hedeflerine ulasacaktir.*Cumhuriyet ilan edildigi günlerde Mustafa Kemal Atatürk; “Cumhuriyet fazilettir… Bu gün ulasmis oldugumuz sonuç, yüzyillardan beri çekilen milli felaketlerden alinan derslerin ve bu aziz vatanin her kösesini sulayan kanlarin bedelidir” diyordu…Cumhuriyet, devletimizin, milli birlik ve beraberligimizin simgesidir.Cumhuriyet, devlet-millet bütünlügü ve milletin iradesine saygi ve milli hudutlar içerisindeki millet fertlerinin dayanisma ruhudur…Millet, birilerinin dedigi, ya da anladigi gibi irki anlam ifade etmez…Türkiye Cumhuriyeti’nde yasayan insanlar bir millettir…Bunu zaman zaman yasadigimiz felaketlerde gördük.Türkiye’nin dogusu-batisi, kuzeyi-güneyi ile millet dayanismasi içinde oldugunu gösterdi. Yasanan felaket ve acilarda bu milletin fertleri, hainlere, bölücülere, dosta-düsmana felaketler karsisinda birligin, ayni çati altinda yasamanin ve Millet olmanin ne demek oldugunu gösterdi…Erzurum, felaketler karsisinda hep dik durmus ve çözüm üretmis bir sehirdir. Çok anlatilan bir olayi deginmeden geçemeyecegiz;Cumhuriyetimizin birinci yilinda Pasinler 6.9 siddetindeki depremle sarsilir. O sirada Karadeniz gezisinde olan Gazi, geziyi yarida keserek Erzurum’a gelir ve deprem bölgesine gider.Hasar çok büyük ve kis da yakindir.Savastan daha yeni çikmis genç Cumhuriyet yoksuldur…Mustafa Kemal, oturdugu yerde düsüncelidir.O sirada vatandaslar arasinda bir köylü bagirir; ‘Esef etmeyiniz Pasam… Hükümet-i Cumhuriyetimiz var olsun… Hiçbir sey istemeyiz… Onlarin sayesinde biz bu köyleri altindan yapariz…’Evet, yeter ki; ‘Hükümet-i Cumhuriyetimiz’ var olsun…YÜCE YURTTA COSKU…Albayrak Gazetesi ,  Erzurum’u ‘Yüce Yurt’ diye tanimliyor…Iste O Yüce Yurtta diger illerimizde oldugu gibi cosku vardi, Cumhuriyet’i sahiplenme vardi.Coskuluydu çünkü;  yurdunun büyük kismi isgal altinda olan bir milletin umutsuzluguna umut, karanligina isik olacak kongrenin toplanmasinin ve vatanin kurtulusu yolunda atilacak ilk adimin ev sahipliginin yildönümüydü.Onurluydu çünkü;  bu kongrenin baskani Erzurum nüfusuna kayitli, Kongreye Merkez Delegesi olarak katilan Mustafa Kemal’di…Yine onurluydu çünkü; bu kongrede Manda ve Himaye kesinlikle reddedilmis, Milli Iradenin hakim kilinmasi kabul edilmisti.Nitekim Erzurum Valisi Sayin Okay Memis; Cumhuriyet Bayrami töreninde ve aksam verdigi 29 Ekim Resepsiyonunda yaptigi konusmada,  Erzurum Kongresi’nin bu kararina özellikle vurgu yapti…Sayin Vali, ‘millet iradesinin her seyin üstünde kabul edilmesi, ayni zamanda 1923 yilinda ilan edilen Cumhuriyetin, Erzurum’da kararlastirilmis olmasiydi….’ dogrultusundaki  sözleri ile bu kentin, Cumhuriyetin ilan edilmesinde farkli bir yere sahip oldugunun altini çizdi…*Bu arada bir paragrafla da Erzurum Büyüksehir Belediyesi’ne deginmek gerek..Büyüksehir Belediyesi, Türkiye’nin 7 Bölgesini simgeleyen Halk Oyunlari gösterisi ile katiliminin yüksek oldugu Cumhuriyet Resepsiyonuna cosku katti.Baskan Mehmet Sekmen’i kutluyoruz…*Cumhuriyetle birlikte bir imparatorluktan ulus devlet dogdu…Diger bir deyisle çok uluslu devletten, Milli Devlet yapisina geçildi.Insanlar teba olmaktan kurtarilip uygar vatandas konumuna getirildi.Tek kisinin egemenligi yerine Milletin Egemenligi hakim kilindi…Yüce güç milletti ve onun egemenligi Cumhuriyet’ti…Atatürk , 4 Aralik 1923’te yaptigi bir konusmada;‘Cumhuriyetimiz öyle sanildigi gibi zayif degildir. Cumhuriyet bedava da kazanilmis degildir. Bunu elde etmek için bolca kan döktük… Her yana kanimizi akittik…Gerektiginde kuruluslarimizi savunmak için gerekeni yapmaya haziriz…’Erzurum’daki kutlamalarin özünde iste bu sahiplenme, Cumhuriyet’in kurulusuna emek vermenin onuru vardi.1 KASIM 2021/ Pusula- Pazartesi


Orjinal Habere Git