DAIB AMBARGO SONRASI POTANSIYELLERIYLE IRAN’I ANALIZ ETTI

DAIB AMBARGO SONRASI POTANSIYELLERIYLE IRAN’I ANALIZ ETTI

1.01.2016 10:25:22 0
DAIB AMBARGO SONRASI POTANSIYELLERIYLE IRAN’I ANALIZ ETTI
Iran’in dünya ekonomisine yeniden ‘Merhaba’ diyecek olmasi nedeniyle, Dogu Anadolu Ihracatçilar Birligi (DAIB) ‘’Ambargo Sonrasi Potansiyelleriyle Iran Hedef Pazar-Ürün Analizi’’ çalismasi yapti.Iran’a nükleer programi nedeniyle yaklasik 10 yildir uygulanan uluslararasi ambargo Iran ile Birlesmis Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesinden olusan ve 5+1 olarak adlandirilan ülkeler (Çin, Fransa, Almanya, Rusya, Ingiltere ve ABD) ile 14 Temmuz 2015’te varilan uzlasmanin ardindan Iran’a uygulanan yaptirimlar resmen kalkti. Iran’in dünya ekonomisine yeniden ‘Merhaba’ diyecek olmasi nedeniyle, gerek bölgemizde üretimi olan gerekse bölgede üretimi olmayip araci ticaret baglaminda ihracati yapilabilecek sektörel alanlarda ürünlerin dünya pazarlarindaki arz ve talep verilerini, rekabet edilecek ticari partner ülkeler ve pazar paylarini, ithalatçi firmalari da kapsayacak sekilde, Iran pazarindaki rekabet kosullarini analiz etmek ve bölge isadamlarinin ve ilgili kurum-kuruluslarin istifadesi amaciyla, Dogu Anadolu Ihracatçilar Birligi (DAIB) tarafindan ‘’Ambargo Sonrasi Potansiyelleriyle Iran Hedef Pazar-Ürün Analizi’’ çalismasi yapildi. Ambargonun kaldirilmasi sonrasi 27-30 Temmuz 2015 tarihlerinde Iran’a ülkemizden yapilan ilk ticari heyet organizasyonunu gerçeklestirdiklerini ve çok olumlu izlenimlerle döndüklerini ifade eden DAIB Yönetim Kurulu Baskani Cemal Sengel, ‘’Komsu ülkelerle bölgesel ticaret özellikle gelismis ülkelerin ticaret hacimlerinde önemli bir yere sahip. Yakin komsumuz Iran’da bu anlamda enerji, ulasim aglari için stratejik konuma ve yüksek kalkinma potansiyeline sahip büyüyen bir pazar. Ülkemizle birçok ortak degerlere ve kültürel benzerliklere sahip olmasi; ülke nüfusunun yaklasik yüzde 40’inin Türk kökenli Azeri olmasi ve Türkçe’nin çok yaygin konusulmasi bizim için önemli bir etken ve avantaj. Ticari anlamda ‘nefes’ alinacak, cazip bir pazar olan Iran’a uzun yillar uygulanan ambargo yüzünden ticari iliski maalesef kurulamadi. Yeni süreç insallah, iki ülke arasinda ekonomik ve ticari iliskilerin gelistirilmesi için gerekli uygun ortami saglayacak olup, Iran pazariyla ilgili ortaya çikan firsati kaçirmamali ve bölge olarak bu süreci iyi yönetme ve degerlendirmek zorundayiz. Gerek Erzurum Valimiz Sayin Dr. Ahmet ALTIPARMAK, gerekse Büyüksehir Belediye Baskanimiz Sayin Mehmet SEKMEN bu hususta çok ciddi gayret sarf etmekte ve çalismalar yapmaktalar. Zira, bu analiz raporu da, bu çalismalar dogrultusunda ve Sayin Valimizin talimatlariyla hazirlandi. Bu dogrultuda, yapmis oldugumuz bu çalismanin hem ülkemiz hem de Erzurum için son derece önemli oldugu düsüncesindeyiz. ” ifadesinde bulundu. Analiz kapsaminda, ülkemizden Iran’in 2010-2015 yillari arasinda Iran’a gerçeklestirilen ihracat kalemleri, Türkiye-Iran arasinda imzalanan Tercihli Ticaret Anlasmasi kapsaminda Türkiye’ye avantaj saglanan ürünleri ve Iran’da ambargo sürecinin getirmis oldugu ekonomik kosullar çerçevesinde daralan fakat anlasma sonrasi yeni kosullarda önemli ölçekte gelisme potansiyeli tasiyan ve Iran’in rekabetçi olmadigi sektör ve ürünleri temel hareket ve odak noktasi olarak aldiklarini belirten DAIB Genel Sekreteri Murat Karapinar, ‘’Bu çalismada, ambargonun kaldirilmasi süreci sonrasinda olusacak potansiyeller çerçevesinde, bölgemizden Iran’a yapilacak ihracatin arttirilmasi/yeni ihracat kalemlerinin olusturulmasi amaciyla belirlenen potansiyel sektörlerde yer alan hedef ürünlerde, ambargo sonrasi olusacak konjonktür çerçevesinde senaryo çalismasi ve analizler yaptik. Bu kapsamda ilgili ürün gruplarinda, Iran’in Türkiye’den Ithalati, Türkiye’nin Dünyaya Ihracati ve Ülke Dagilimi, Iran’in Dünyadan Ithalati ve Ülke Dagilimi Iran Vergi Orani, Iran Islam Cumhuriyetindeki Ithalatçi Firmalar, Ürün birim fiyat bazinda rekabet gücümüz, Iran’da ilgili sektörlerin gelisim seyri ve ivmesi bazinda incelemeler yapilarak, sektör bazinda ihracat potansiyeli tasiyan 25 üst ürün grubunda (Et-süt; Islenmis Gidalar; Boya Sanayii; Kozmetik; Insaat Malzemeleri; Otomotiv, Medikal; Mobilya; Tekstil; Aydinlatma vd.) yaklasik 80 alt ürünle ilgili analiz ve öngörü çalismasi yapildi.’’ dedi. Iran’a uygulanan ambargonun kalkmasiyla Türkiye’nin ticaretine pozitif etkisinin olacagini belirten DAIB Yönetim Kurulu Baskani Cemal Sengel, “Iran enerji, ulasim aglari için stratejik konuma ve yüksek kalkinma potansiyeline sahip büyüyen bir pazar. Türkiye ile bazi ortak degerlere ve kültürel benzerliklere sahip. Ülke nüfusunun yaklasik yüzde 40’inin Türk kökenli Azeri ve çok sayida Türkçe konusan olmasi bizim için önemli bir etken. Iran pazariyla ilgili ortaya çikan firsati kaçirmamaliyiz” dedi. YAPTIRIMLARIN KALDIRILMASIYLA BUNLAR OLACAK Ambargosuz ekonomi: 78 milyon nüfuslu Iran’da ekonomik yapi son derece dinamiktir. 1979 yilindan beri 35 yildir yaptirimlar altinda isleyen Iran ekonomisinin, 2016 yilindan itibaren ambargosuz olacagi ve saha kalkacagi, bütün dünyada kabul gören bir görüs olmustur. Rakipsizligimiz: Iran pazarinda Türk firmalari ile rekabet edecek Avrupa firmalarinin sayisi sinirlidir. Böyle bir ortamda Türkiye’nin Iran ile cografi ve kültürel baglarini kullanarak pazarda mevcut Türk mali imajini daha da gelistirmesi ve diger ülkelere kiyasla rekabet avantaji kazanmasi mümkün görülmektedir. Iran ayni zamanda Türkiye’nin Orta Asya pazarlarina açiliminda da en kisa güzergahtir. Ihracat potansiyelimiz: Iran ekonomisi bir dönüsüm yasamaktadir. Özellikle turizm, enerji, bankacilik, petrokimya, telekomünikasyon, ulastirma ve otomotiv sektörlerinde büyük firsatlar sunmaktadir. Dil ve kültür yakinligi: Türkiye ve Iran’in bazi ortak degerlere, kültürel benzerliklere ve ortak bir sinira sahip olmasi ve Iran’da çok sayida Türkçe konusan insanin bulunmasi gibi nedenlerle ticari ve ekonomik iliskilerin gelistirilmesi açisindan büyük bir avantaj bulunmaktadir. Bu avantajin iyi degerlendirilmesi her iki ülke menfaatleri açisindan da büyük önem tasimaktadir. Iran nüfusunun yaklasik yüzde 40’ini Türk kökenli Azeri nüfus olusturmaktadir. Enerji zenginligi: Iran zaten ticari zenginligini herkesin bildigi bir ülkedir. Tarihi Ipek Yolu’nun en genis halkasidir. Dünya kesinlesmis ham petrol rezervlerinin yüzde 11.5’ine (Suudi Arabistan ve Kanada’nin ardindan 3. sirada) sahiptir. Ayrica Iran, dünyanin en büyük 3. petrol üreticisidir. Iran, dogalgaz rezervleri açisindan da Rusya’nin ardindan dünya 2.’sidir. Iran’in ihracat gelirlerinin yüzde 80-90’i, bütçe gelirlerinin ise yüzde 40-50’si petrolden elde edilmektedir. Yatirim-Ikinci Çin: Iran, önümüzdeki bes yil içinde akilli araba üretiminden, ilaç endüstrisine, turizmden rafineri ve balikçiliga kadar onlarca kategoride yatirim çekmeye planlamakta. Bu baglamda, uygulamaya baslayacagi yeni tesvik sistemi ile Iran, Çin’den daha ucuz üretim yapilan bir üs olmayi hedefliyor. Uluslararasi sirketlerin odaklandigi alanlarin basinda altyapi, otomotiv sanayi, agir makine ve ilaç sektörü gösteriliyor. Özellikle de hizli tüketim maddeleri, ev tekstili, gida, bilisim gibi alanlarda potansiyel çok yüksek.’ Sinir Ticareti: Ambargolarin kalkmasi Türkiye’nin ve Iran’in sinir illerindeki ticarete de olumlu yansiyacak. Komsu bölgelerimiz için turizmden, gida ticaretine kadar yeni firsatlar dogacak. Konut-Insaat Sektörü: Ambargo sonrasi Iran’da en fazla is yapabilecek sektörlerden biri olarak lüks konut sektörünün öne çikabilecektir. Uluslararasi müteahhitlik alaninda Çin’den sonra ikinci olan Türkiye’nin, toplu konutlarla kentlerin yüzünün yenilenmesi sürecinde aktif olarak rol alabilecektir. Ayrica, ambargo sürecinin de sonucu olan konut vb. özel alanlardaki lüks ve satafat aliskanligi Iran’da oldukça yaygin olup, bu durum insaat sektörü için önemli bir firsat olusturacaktir. Turizm: Iran’in ambargo sürecinin bir sonucu olarak kapali ve merak edilen ülke olmasi yogun turizm talebi doguracak olup, hâlihazirda bu talebi saglikli bir sekilde karsilayabilecek turizm sektörüne ve altyapisina sahip bulunmamaktadir. Bu baglamda, Iran’ da özellikle konaklama sektörü olmak üzere turizm sektörüyle ilintili tüm alanlarda yatirim açisindan ekonomik cazibe tasidigini öngörülmektedir. Ayni sekilde, Iran’da olusacak ekonomik genislemenin topluma yansimasi ülkemize gelecek Iran’li turist sayisinda ciddi bir artis saglayacaktir. Bu anlamda, bölge olarak buna hazir olmali ve bu dogrultuda çalismalar yapilmali. Diger Sektörler: Dönüsüm yasayan Iran ekonomisinin büyük nüfusu ve pazariyla dayanikli tüketim mallari basta olmak üzere Türkiye’ye birçok sektör için yeni firsatlar sunacak. Demir çelikten, kimya, turizm, bankacilik, ulastirma, otomotiv yan sanayine kadar birçok sektörde pazarin genislemesi söz konusu olacak. Ülke ihracatimizda öne çikan otomotiv ve beyaz esya sektörleri için önemli bir kapinin açilmasi anlamina geldigi gibi, sahip oldugu genç nüfus yogunlugu ile artacak refahin getirecegi tüketim hacmiyle kozmetik ve kisisel bakim ürünleri sektöründe, hazir giyim ve ev tekstili sektörlerinde, gida ve perakende satis sektöründe, avm yatirimlarinda önemli potansiyeller tasimaktadir.