Defineciler is makineleri ile kaçak kazi yaptilar

Erzurum’u Pasinler ilçesine baglayan karayolu üzerinde bulunan Asboga Höyügü, defineciler tarafindan is makineleriyle kazildi. Birçok tarihi eseri barindirdigi düsünülen höyük, agir tahribata ugradi. Erzurum’un Pasinler Ilçesi, Övenler Mahallesi sinirlarinda bulunan Asboga Höyügü, bir insaat sirketine bagli is makinesi tarafindan kazildi. Altinda birçok tarihi eser barindirdigi düsünülen höyük definecilerin ve toprak arayisinda olan insaatçilarin hedefi haline geldi. Höyükte kaçak kazi yapilmasina tepki gösteren, Erzurum Ili Tanitma Dernegi Baskan Yardimcisi Ömer Faruk Kizilkaya höyügün etrafinda incelemelerde bulundu. Tarihi eserlerin korunmaya muhtaç oldugunu söyleyen Kizilkaya, “Bir yerde çalisma yapiliyorken o yerde tarihi eser tespit edilirse çalismalarin hemen durdurulup gerekli kurumlara haber verilmesi gerekir. Bu bölgeye baktigimizda ciddi anlamda çalismalar devam etmis. Sistematik olarak degisik zamanlarda burada kazilar yapildigini görüyoruz. Bu da bizim tarihi eserlerimizin ne kadar korunmaya muhtaç oldugunu gösteriyor” Ifadelerini kullandi. “Bu bölgenin höyük oldugu tespit edildi” Geçen sene bu bölgeye fotograf çekmek için geldiklerinde tarihi kalintilara rastladiklarini belirten Erzurum Ili Tanitma Dernegi Baskan Yardimcisi Ömer Faruk Kizilkaya, “Erzurum’u tanitmaya yönelik çalismalar kapsaminda fotograflar çekiyoruz. Geçen sene bu bölgede kaplica oldugunu duyduk ve gerek onu incelemek gerekse bölgedeki su yataginda bulunan kuslari fotograflamak için buraya geldik. Etrafi gezerken burada tarihi eserlere rastladik. Yerde seramik parçalari bulduk. Bunun sonucunda yetkili kurumlari bilgilendirdik. 2863 sayili Kültür ve Tabiat Varliklarini Koruma Kanunu’na göre bulunan eserler 3 gün içerisinde gerekli kurumlara bildirilmek zorundadir. Eger bildirilmezse cezai islemler uygulaniyor. Bu bölgenin incelenmesi gerektigini düsündügümüz için Il Kültür ve Turizm Müdürlügümüze haber verdik. Uzmanlarimiz buraya gelip incelemelerde bulundu. Bu bölgenin bir höyük kalintisi oldugunu ve birinci derece arkeolojik sit alani oldugunu tespit ettiler” dedi. “Bize insaat firmasinin toprak almak için kazi yaptigi söylendi” Höyügün çevresinde yapilan kazilar hakkinda savciligin ve jandarma ekiplerinin sorusturmalarini devam ettirdigini de kaydeden Kizilkaya, “Oldugumuz alanda kazi yapildigina dair Çögender Jandarma Karakolundaki ekipler ihbar almislar. Kazi yapanlara hemen müdahale etmisler. Buranin önceki halini de bildigimiz için bilirkisi olarak buraya geldigimizde bir is makinesi burada duruyordu. Insaat firmasinin toprak almak için kazi yaptigini söylediler. Daha sonra insaat yetkilileri de buraya geldi. Jandarma ekipleri ve savcilik da bu konu hakkinda sorusturmalarina devam ediyor. Savciligin yaptigi arastirmalara göre de burasi tarihi bir alan, yani sit bölgesi olarak degerlendirildi. Su anda gerekli islemler savcilik tarafindan yapiliyor.” açiklamalarinda bulundu. “Sistematik olarak degisik zamanlarda burada kazilar yapilmis” Tüm insanligin ortak hazinesi olan tarihi eserlerin ise bir an önce koruma altina alinmasi gerektigini söyleyen Ömer Faruk Kizilkaya, “Biraz önce bahsettigim kanuna göre bir yerde çalisma yapiliyorken o yerde tarihi eser tespit edilirse çalismalarin hemen durdurulup gerekli kurumlara haber verilmesi gerekir. Bu bölgeye baktigimizda ciddi anlamda çalismalar devam etmis. Sistematik olarak degisik zamanlarda burada kazilar yapildigini görüyoruz. Bu da bizim tarihi eserlerimizin ne kadar korunmaya muhtaç oldugunu gösteriyor. Buraya 2-3 kilometre yakinlikta 2 tane daha höyük var. Bunlar Bulamaç ve Sos Höyükleridir. Bu kadar yakin olan bu bölgenin daha önce tespit edilememis olmasi da ayri bir sorundur. Buralarda kazi yapilmasina izin verilmemesi gerekir. Tarihi eserlerimizin korunmasi gerekiyor. Eserleri çikarmak için burada kazi çalismalarinin baslamasi gerekiyor. Bu konulara dikkat etmeyerek kendi ellerimizle definecilere eserlerimizi birakmis oluyoruz. Bu tarihi eserler hiçbir millete ait degil. Tarihi eserlerin hepsi tüm insanligin malidir. Insanligin ortak hazinesi olan tarihi eserlerin bir an önce koruma altina alinmasi gerekiyor.” diye konustu.


Orjinal Habere Git