Devlet Bahçeli'den Erdogan'a sert sözler

Devlet Bahçeli'den Erdogan'a sert sözler

1.08.2015 10:25:22 0
Devlet Bahçeli
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Baskani Devlet Bahçeli, Cumhurbaskani Erdogan için agir sözler kullanarak, “Erdogan mutlaka islah olmali, sahsina çeki düzen vermelidir” dedi.Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Baskani Devlet Bahçeli, “Eger ki, Erdogan’in telkin ve tavsiyesiyle Sayin Davutoglu’nun partimizi ziyareti planlaniyorsa, bilinsin ki, bu danisikli dövüs seklindeki görüsme düsüncesi cevap bulmayacak ve gerçeklesmeyecektir” dedi.MHP Genel Baskani Bahçeli, “AKP-CHP koalisyon görüsmeleriyle birlikte Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in dün ve bugün yaptigi bazi degerlendirmelerine” yönelik yaptigi açiklamada, “Ülkemiz kanli, karanlik ve kahredici bir çikmazda adeta çirpinmaktadir. Milli güvenlik duvarlari birer birer yikilirken, milli birlik ve bin yillik kardeslik hissiyati yogun saldiri ve siddetli hasarlardan dolayi travma geçirmektedir. Türkiye kaldirilmasi çok zor, telafisi zaman alacak beka düzeyindeki risk ve tehditlerin baski ve kusatmasi altindadir. Manzara iç açici olmadigi gibi, muhtemel gelismelerin yönü umut verici ve teskin edici hiç degildir. Bugün yasanan hazin, ibretlik ve yürek yaralayici olaylar zinciri AKP’nin 13 yila yaklasan iktidarinin eseridir. Süreç ihanetinin terör örgütü PKK’ya sagladigi imkan ve kolayliklar, teröristlerle yürütülen pazarliklarin milli bünyemizde açtigi derin yaralar nihayetinde ülkemizi yönetilemez hale getirmistir” ifadesini kullandi.“PKK’YA VERILEN ONCA TAVIZ BU KANLI CINAYET ÖRGÜTÜNE ALAN AÇMIS, CESARET VERMIS, DAG VE SEHIR KADROLARINI TAHKIM EDEREK ALÇAKÇA SIMARTMISTIR”“Bu yalin gerçegi herkes görmeli ve kabullenmelidir” diyen Bahçeli, söyle devam etti: “PKK’ya verilen onca taviz bu kanli cinayet örgütüne alan açmis, cesaret vermis, dag ve sehir kadrolarini tahkim ederek alçakça simartmistir. Nitekim Cumhurbaskani Erdogan’in, kaçak saraydaki 8. Muhtarlar Bulusmasi’nda yaptigi esef verici, her açidan talihsiz konusmasi tavizkar politikalari ilk elden teyit ve ilan etmistir. Erdogan’in; ‘Bundan sonra ne devletin, ne hükümetin verecegi bir taviz, atacagi bir adim yoktur. Çünkü yapilmasi gereken her sey yapilmistir.’ sözleri bastan sona itirafname seklinde okunmalidir. Yine Erdogan’in 28 Subat 2015 tarihinde, Suudi Arabistan ziyaretine çikmadan evvel PKK’yi ima ve isaret ederek söyledigi, ‘Ne istendi de verilmedi’ beyani henüz akillardan çikmayacak kadar tazedir. Brüksel’den Oslo’ya kadar terör örgütüyle yapilan çok sayida pazarliklar, Öcalan’in özgürlügünden üniter yapinin yikilip eyalet sistemine geçilmesine dönük vaatler AKP’nin kirli sicilinin sorgulanmasi gereken noktalaridir. Ve bunlarin hepsinde Recep Tayyip Erdogan baslica aktör olarak yerini almistir.”“TÜRKIYE’NIN BELIRGIN ÜÇ ANA SORUNU VAR”Türkiye’nin su anda belirgin üç ana sorunu bulundugu kaydeden Bahçeli, bunlari söyle siraladi: “Bunlardan birincisi Recep Tayyip Erdogan, digeri hain terör örgütü PKK, bir digeri de bir kisim yandas ve satilmis medya ve kalem sahibidir. Bu üç ana sorun alani sürekli birbirini beslemekte, tesvik etmektedir. Türkiye’nin düzlüge çikmasi, belini dogrultmasi, feraha ve istikrara kavusmasi sorun sacayagindan kurtulmasina baglidir. Cumhurbaskani Erdogan’in geçmis hatalarindan ders almak ve dahasi Anayasal sorumluluklarina harfiyen uymak yerine hala tahrik edici bir üslupla gündem mimarisine özenmesi yadirgatici oldugu kadar fahis bir yanlistir. AKP’nin bir Türkiye partisi haline gelmesi, her seyden önce Erdogan’in gölgeli ve arizali mizaç ve yönlendirmesinden arinmasina baglidir. Sayin Davutoglu’nun Erdogan’in tesir alanindan çikmasi, bagimsiz ve kendi ayaklari üzerinde durmasi partisinin hükmü sahsiyetine saygisinin bir geregi olmasinin yani sira AKP’ye oy veren kardeslerimize bagliliginin da bir mükellefiyetidir. Türkiye yakilip yikilirken Erdogan’in koalisyon bilirkisisi gibi ahkam kesmesi, yetki ve görev sinirlarindan üst üste tasmasi kabul ve izah edilemeyecek bir edep noksanligidir. Erdogan’in AKP’ye atfen söyledigi; ‘Kendi ilkeleriyle karsi düsüncenin örtüsmesi lazim, herhalde örtüsmüyorsa intihar edecek hali yoktur.’ ifadeleri açikça tarafsizligini ihlal ve yok sayan bir Cumhurbaskani’nin sorumsuzca açiklamasidir. 20 Temmuz’dan bu yana geçen üç haftalik sürede 36 vatan evladinin sehadetiyle milli yürekler kavrulmusken, Erdogan’in siyasi ikbal ve seçim hesabi yapmasi bu aziz ülkeye yapilacak en büyük kötülüktür.” “Erdogan mutlaka islah olmali, sahsina çeki düzen vermelidir” ifadesini kullanan Bahçeli, sunlari kaydetti: “AKP-CHP arasinda süren ve yarin saat 14.00’te yapilacak önemli koalisyon bulusmasinin arifesinde Erdogan’in üçüncü muhatap olarak devrede olmasi demokrasinin ruhuna kastetmektir. Hükümeti kurma görevi Sayin Davutoglu’ndadir. En güçlü ve muhtemel koalisyon ortagi olarak da CHP ön plandadir. AKP-CHP arasindaki görüsmeleri sabote etmek, kurulmasi an meselesi bir koalisyon hükümetini dinamitleyerek seçimlerin yenilenmesine çalismak milli iradeye savas açmakla özdestir. Siyasi normallesmenin önünde en büyük kasis ve engel seklinde duran Cumhurbaskani Erdogan’in buna hiç hakki yoktur. AKP, bir kisinin pençesine düsmüs, bir kisinin koyu vesayetine mahkum edilmis bir parti olmamalidir. Buna en basta Sayin Davutoglu itiraz etmelidir. Anayasa’nin 116. Maddesiyle ilgili esneme payinin olmadigini, hükümet kurulmasiyla ilgili sürenin azaldigini belirli araliklarla iddia eden Erdogan’in susmasi, seviyeli davranmasi en dogru seçenektir. Kaldi ki, Anayasa’nin mezkur maddesi kesin bir hüküm olmayip, gerektigi ve takdir edildigi durumda uzayabilecek, sonuç itibariyle Türkiye hükümetsiz birakilamayacaktir. Milliyetçi Hareket Partisi AKP ile CHP’nin, Türkiye’nin bu atesle çevrili ortaminda; ister reform veya icraat, isterse de restorasyon hükümeti olsun hemen bir koalisyon kurmalarini sart görmektedir. Bu tarihi demokrasi vazifesinden ne AKP ne de CHP kaçmamali, gevseklige ve bozgunculuga prim vermemelidir. Eger ki, Erdogan’in telkin ve tavsiyesiyle Sayin Davutoglu’nun partimizi ziyareti planlaniyorsa, bilinsin ki, bu danisikli dövüs seklindeki görüsme düsüncesi cevap bulmayacak ve gerçeklesmeyecektir. Sayin Davutoglu, muhataplariyla siyasi bagajlarini atarak temas ve diyaloglarini güçlendirmeli ve de CHP’yle koalisyonu yarin, degilse bile Cuma Namazini müteakip kurmalidir. Milliyetçi Hareket Partisi’nin samimi beklentisi budur.”