Tarih: 01.02.2019 10:25
EBEDI BARIS ÜSTÜNE
Felsefe tarihinin en önemli düsünürlerinden birisi olan Kant, 1795 yilinda Ebedi Baris Üstüne Felsefi Bir Deneme adiyla bir eser yazmistir.Bu eserinde devletler arasinda ebedi barisin ön maddelerini ele almistir. Bu maddeler sunlardir:1- Içinde gizlenmis – sakli (yeni bir savas nedeni) malzemesi- bulunan hiçbir antlasma baris antlasmasi olamaz.2- Ister küçük ister büyük hiçbir bagimsiz devlet, baska herhangi bir devletin egemenligi altina miras, degisim, alim-satim ya da bagis yollariyla hiçbir zaman geçmemelidir.3- Sürekli ordular zamanla bütünüyle ortadan kalkmalidir.4-Dis çikarlarini gözetmek -itibarini zedelememek-için devletler, borçlanmalara girismemelidir.5- Hiçbir devlet, baska bir devletin anayasasina ya da hükumetine zor kullanarak karismamalidir.6- Hiçbir devlet savasta, ileride baris yapabilecegi zaman, devletlerin birbirlerine karsilikli güven duymalarini olanaksiz kilacak yollara basvurmamalidir. Bu yollardan bazi örnekler sunlardir: Düsman ülkesinde suçsuz kimseleri öldürmek, zehirleyici maddeler kullanmak, antlasmalara aykiri hareket etmek, düsman uyrugunu kendi devletine karsi ihanete kiskirtmak.Devletler arasi Ebedi Barisin Amaç Maddeleri ise:Ebedi Baris adli yazida çözümlenen bu maddeler, gayenin uluslararasi hukuk boyutunu ortaya koymaktadir. Uluslararasi hukukun gerçeklesmesi de devletlerin birbirleriyle yapacaklari ilkeli barisa baglidir.Kant’a göre tarihin amaci sadece siyasi degildir, bütün insanlari kucaklayan moral degerleri de içerir. En Yüksek Iyi’nin isiginda dünyanin dönüsümü moral bir görevdir ve rasyonel istegin bilinçli eylemini gerektirir.Kant’a göre insanligin sorunu devleti yönetenlerin tutumlaridir. Siyaset hukukun uygulamasi ve yasatmasi ise ahlak da hukukun teorisidir. Dolayisiyla siyasetin belirleyici ilkesi ahlaktir. Ancak ne yazik ki, uygulanan siyasetle, ahlak ilkeleri arasinda derin bir uçurum vardir. Eger ahlakla siyaset arasindaki çeliski, ahlaki esas alarak giderildiginde, siyasetin olumlu özellikleri artacak ve ebedi barisa giden yol açilacaktir.Kant, iki siyasetçi tipi çizmistir: Ilki, ahlakçi siyasetçidir. Ahlaki ilkelerden hareket ederek siyaset yapanlara denir. Ahlakçi siyasetçinin davranislarini belirleyen ilke sudur: “Eger bir devletin anayasasinda ya da bir devletin baska bir devletle iliskilerinde, önüne geçilmez yanlislar bulunursa, bu ugurda kisisel çikarlarini feda edecek olsalar bile, ellerinden geldigince bu yanlislari düzeltecek yollari aramak ve aklin gözlerimizin önüne koydugu dogal hukuk yaklasimiyla çalismaktir. Yöneticilerden istenecek tek sey sürekli bir biçimde hukuk kurallarina uygun ve en yetkin anayasal kuruma yaklasmak için gerekli iyilestirmeleri yapmalaridir.”Ikinci siyasetçi tipi, kendi çikarlari dogrultusunda ahlak ilkeleri belirleyen siyasetçidir. Siyasetçi- ahlakçilar, hukuka aykiri ilkeleri dogru, hakli göstermek için insan yapisinin, aklin buyurdugu iyilik idesini gerçeklestirmeye gücü yetmedigi bahanesini öne sürerek, her türlü iyiye dogru gidisi ellerinden geldigince olanaksiz kilarlar ve böylece hukukun çignenmesini de sürekli hale getirirler. Hakim olan uygulamadan çikarlari olanlar, kendi çikarlarinin yitirmemek için, açik bir sekilde yanlis olan seyleri övmekten geri durmazlar. Ellerinden gelse kendi çikarlari için dünyayi feda ederler.Yine Kant ikinci tür siyasetçi-ahlakçilarin tutumlarini belirleyen kurallari da söyle siralar:1-“Önce eylemde bulun sonra özür dile.” Bu tür siyasetçiler, kendi devletine ya da komsu bir devlete ait bir hakki ele geçirmek için elverisli hiçbir firsati kaçirmaz. Çikarlari elde ettikten sonra, zayif gerekçeler göstererek bagislanmayi umar.2-“Ne yapmissan yatsi, inkâr et.” Isledigin her suçu inkâr et. Halkini ümitsizlige ve bu yüzden de isyana sürüklemek için neler yapmissan, hiçbirinin suçunu üzerine alma; tersine kabahati, uyruklarinin inatçiligina yükle. Eger bir komsu ülkeyi ele geçirmissen, suçun insan dogasinda oldugunu savun; neden olarak da, sen baskalarindan önce davranmasaydin, onlarin bunu senden önce yapamayacaklarindan ve senin olan seyleri ellerine geçiremeyeceklerinden emin olmadigini söyle.3-“Böl ve yönet; ayir ve buyur.” Halkin içinde seni destekleyen önemli kisileri birbirine düsür ve halkla aralarini boz. Devamli halkin yanini tutar gözük. Halka verecegin daha büyük özgürlükler vaadiyle oyala. Bir süre sonra her sey istedigin gibi olur. Yabanci devletlere göz diktiginde, onlarin arasinda anlasmazliklar çikar. Zayifi korumak bahanesiyle ülkeyi isgal et.Kant bunlari siraladiktan sonra, “artik kimsenin bu kurallara kanmadigini ve herkes tarafindan bilindigini” söyler.Siyasetçi-ahlakçi tipinin devletleri yönetmeyi sürdürdügü sürece, gaye yönünde ilerleme agirlasacaktir.Ahlak temelli siyaset yapanlar, devletlerin yönetimine geldikleri oranda, ebedi baris yönünde adimlar atip, gaye yönünde, ilerlemeyi hizlandiracaklardir.Böylece Kant, hedef olarak gösterdigi dünya yurttasligi fikrinin gerçeklesmesinden önce ahlak açisindan olgunlasmanin gerekli oldugunu öne sürmüstür. Ahlak açisindan olgunlasma ise tartisma götürmez bir sekilde akil, özgürlük, ahlak yasasi gibi kavramlarin içeriklerine uygun eylemde bulunmak yani bilinci gelistirmek gerektigine baglanmistir.Genis bilgi için; Immanuel Kant, Seçilmis Yazilar, Çeviren, Nejat Bozkurt. Remzi Kitabevi, Istanbul,1984.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —