Tarih: 08.04.2025 14:06

Erzurum'da Karaz Kültürü'ne farklı bir bakış

Facebook Twitter Linked-in

Kafkas dağlarından Doğu Akdeniz kıyılarına, Hazar kıyılarından Orta Anadolu düzlüklerine kadar uzanan "Karaz Kültürü" ile alakalı Rabia Akarsu ve Elif Şener tarafından yapılan farklı bir araştırmada, Erzurum Arkeoloji Müzesinde bulunan ve Pulur Höyüğü, Güzelova Höyüğü ve Sos Höyük’te ele geçen Karaz kültürüne ait boğa, koç, koyun, kuş ve tanımsız olmak üzere 20 adet pişmiş toprak hayvan figürini ele alındı.
"Geç Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı"
Araştırmanın sonuç bölümünde, "Pulur ve Güzelova yerleşimlerinde erken dönem kazılarının tabakalanmasına ilişkin kesin olmayan veriler olsa da Sos Höyük kazılarından ele geçen eserler hem stratigrafik olarak tanımlanmış hem de radyokarbon tarihi sonuçları bulunmaktadır. Buna göre makale kapsamında ele alınan hayvan figürin örnekleri, Geç Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı’na tarihlendirilmektedir. Erken dönem toplumlarının ortaya koyduğu taş, pişmiş toprak, ahşap, kemik, metal figürin eser grubu, o dönemin sosyal hayatı ve inanç sistemi hakkında bize bilgi vermektedir. Figürinlerin çocuklar tarafından oyuncak olarak veya yetişkinler tarafından çocukları eğitmek için kullanıldığı; muska, dilek aracı olduğu; ölüleri anmak için veya dinî tapınım nesnesi olarak kullanıldığı gibi farklı yorumlar bulunmaktadır" denildi.
"Karaz kültürüne ait izler"
Özellikle yazının olmadığı dönemlerde tam olarak yapılış amaçları hakkında kesin bilgi ortaya koymak mümkün olamasa da Pulur, Güzelova ve Sos Höyük’te figürinlerin ocak yapılarının etrafında bulunması dinî amaçla yapıldıklarını ve kullanıldıklarını düşündürüldüğü ifade edilen araştırmada, şu ifadeler kullanıldı, "Karaz kültürü sosyal ve dinî yapısı içinde ocak ve ocak ile bağlantılı ateşin kutsallığı bilinirken hayvan figürinlerinin de dinî bir anlam taşıması büyük bir olasılıktır. Karaz kültürü inanç sistemi hakkında çok az bilgi bulunmakla birlikte dönem halkının geçim kaynaklarından biri olan hayvancılıkla bağlantılı olarak koç, koyun, boğa gibi evcilleştirilmiş hayvan türlerinin inanç sistemi içinde önemli bir yere sahip olduğu çalışmaya konu olan buluntulardan anlaşılmaktadır. Hayvan figürinlerinin geçim kaynağı büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliğine dayanan Karaz halkının bereket kültü ile bağlantılı olarak dinî tapınımlarında yer bulduğu önerilebilir. Pulur-Sakyol Höyük kazılarında tapınak alanında ele geçen kuş yüzünün betimlendiği küpler dikkat çekicidir. Kuş figürü, arkeolojik çalışmalarda çok fazla ele alınmamış bir konudur"
"Hayvan figürinleri önemli bir yer tutuyor"
Karaz toplumunda kuş imgesinin neyi sembolize ettiğini veya dinî olarak ne anlama geldiğini söylemek için çok fazla kanıt bulunamadığı belirtilen araştırmada, "Ancak Paleolitik Dönem kaya resim sanatında, Neolitik Dönem tapınak duvarlarında kullanılan kuş imgelerinin daha çok ruhu temsil ettiği ve yaşamın yenilenmesiyle ilişkili olduğu düşünülmektedir. Sonuç olarak, Karaz kültürü yayılım alanı içinde ele geçen figürinler arasında bulunan benzerlikler, bu kültürü oluşturan insan topluluklarının inanç sistemi içinde hayvan figürinlerinin önemli bir yer tuttuğunu ve aralarındaki kültürel etkileşimin varlığını göstermektedir" denildi.
Karaz Kültürü Nedir?
Karaz Kültürü,Erken Tunç Çağı'na (M.Ö. IV binyılın sonu – III binyıl) ait bir kültürdür. Sovyet arkeolog Boris Kuftin'in çalışmalarında ortaya konulan, Geç Kalkolitik Çağ ve Tunç Çağı boyunca Doğu Anadolu Bölgesi, Transkafkasya, Azerbaycan ve Kuzeybatı İran'ı içine alan bir yayılma gösteren kültürdür. Boris Kuftin, 1940 yılında bu kültürü ilk olarak tanımlamış ve Kura-Aras Kültürü olarak adlandırmıştır. Karaz Kültürü'nün yayılma alanı kuzeyde Kuzey Karadeniz Dağları - Transkafkasya hattına, doğuda İran'daki Urmiye Gölü'ne, batıda Divriği - Kangal, Malatya - Elazığ hattına, güneyde ise Kahramanmaraş - Amik Ovası Filistin hattına uzanmaktadır. Günümüze göre ifade edilecek olursa, Karaz Kültürü'nün yayılma alanı Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, Doğu Anadolu ve Kuzeybatı İran'dır.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —