Maddi imkansizliklardan dolayi Türkiye sampiyonasina antrenörünün destegi ile gidebildiAvrupa Güres Sampiyonu olarak büyük gurur yasatan Murat Ertürk’ün Erzurum’dan sampiyonluga uzanan basari öyküsü, 10 yasinda ilk kez çiktigi minderde hocasinin oglunu yenmesiyle basladi. Maddi sikintilardan dolayi zorluk yasayan milli güresçi, “O zorlu dönemlerden bu dönemlere geldik. Rabbim nasip etti, Avrupa sampiyonu oldum. Ancak bu da bize yetmez, olimpiyat ve dünya sampiyonlugunu istiyorum” dedi. Erzurumlu 9 çocuklu bir ailenin üyesi olan Murat Ertürk, güresle ilk olarak 10 yasinda tanisti. Amca ogullari ile birlikte aile toplantilarinda güreserek onlari yenen Ertürk, agabeyinin güres yaptigini ögrenince kendisini de gürese götürmesini istedi. Bir heves için gittigi güres salonunda güres hocasinin oglunu yenen Murat Ertürk, “Baktim ki çok güzel bir sey devam etmeye basladim” diyerek o günden itibaren güres sevdasina tutuldu. Kisa sürede büyük basarilar yakalayan güresçi, önce Türkiye Sampiyonasi’nda ikinci, daha sonrasinda Türkiye Sampiyonu oldu. 18 yasinda milli olan 23 yasindaki Murat Ertürk, geçtigimiz mart ayinda da finalde Macar rakibini 55 saniyelik bir rekorla tus etti ve Avrupa Sampiyonu olarak gögsümüzü kabartti.“Çalistim ve sampiyon oldum” Agabeyinin sayesinde güres serüvenine 10 yasinda baslayan Ertürk, “Dayi oglu ve amca oglu ile güres yapiyorduk evde. Tabi benim bunlara gücüm yetiyordu yeniyordum ve çok seviniyordum. Babam, annem aile olarak herkes toplaniyordu ve bizlere güres tutturuyorlardi. Agabeyimin güresçi oldugunu ögrendim. Ondan güres yaptigi yere beni de götürmesini istedim. Çünkü antrenmanlarini çok merak ediyordum. Beni götürdü, ben orada ipe tirmanmaya çalisiyordum, takla atmaya çalisiyordum. Sonra antrenman yaptiran hoca beni yanina çagirdi. Bana dedi ki bu benim oglum bununla bir güres bakalim. Ben de gürestim ve yendim. Beni herkes orada alkisladi, bu da benim çok hosuma gitti. Sevinmeye basladim ve bu sekilde gürese basladim. Beni Türkiye sampiyonasina götürdüler. Orada Türkiye 2’ncisi oldum. Bir sonraki yil ise Türkiye sampiyonu oldum. Bu sekilde güres hayatima basladim. Beni en çok gürese tesvik eden agabeyim Fahrettin Ertürk oldu. Annem ve babam da bana bu konuda büyük destek verdiler. Dualari ile birlikte beni Avrupa sampiyonlugu minderlerine çikardilar. Erzurum halkina da tesekkür ediyorum. Herkesin destegi ile Erzurum’a altin madalya getirdim. Bundan 3 yil önce dünya üçüncüsü oldum, artik hedefim sampiyonluk olmustu. Çalistim ve sampiyon oldum” diye konustu.“Türk’ün gücünü gösterme vakti gelmisti” Sampiyonada yasadigi hisleri büyük bir heyecanla anlatan milli güresçi, “Sampiyon olarak ilerledigim yolda çalismalarimizi iyice arttirmaya basladik. Daha sonra Avrupa Sampiyonasi’na gittik. Sampiyonada Polonyali rakibimi 11-0 yendim, Rus rakibimi 11-6 yenerek yari finale yükseldim. Yari finalde de Ukraynali rakibimi tus ederek finale yükseldim. Artik beni tamamen stres basmisti çünkü Macar rakibimle güresecektim. Mindere çikarken artik Avrupa’ya Türk’ün gücünü gösterme vakti gelmisti diye düsündüm. Mindere çiktim ve Macar rakibimi 55 saniyede tusla yenerek Avrupa sampiyonu oldum ve Avrupa’nin ortasinda ay-yildizli bayragimizin gölgesinde Istiklal Marsimizi dinlettim” seklinde konustu.“Türkiye Sampiyonasi’na maddi sikintilardan dolayi gidemiyordum” Gürese basladiktan sonra Kahramanmaras’ta yapilan Türkiye Sampiyonasi’na maddi sikintilar nedeniyle gitmekte zorluk yasadigini aktaran Ertürk, “Bir keresinde maddi durumumuz iyi olmadigi için gidemeyecektim. Babam hocamla görüsmüs, hocam da ben öderim parasini demis. 13-14 yas miniklerde Kahramanmaras’a gittim babamla orada da Türkiye sampiyonu oldum. Babamin orada olmasi beni çok mutlu etmisti” dedi. Babasinin kendisine destek çiktigini söyleyen Murat Ertürk, “Biz 9 kardesiz. 6 ablam 2 tanede erkek kardesim var. Tabi babam hiçbir zaman bize karsi pes etmedi. Her zaman arkamizda durdu. Bizlere çok büyük destek çikti. Ne dediysek yapmaya çalisti. Sükür bizler de ona bunlarin karsiligini bu sekilde verdik. O zorlu dönemlerden bu günlere geldik. Rabbim nasip etti ben de orada mücadele ederek, Avrupa sampiyonu oldum. Ancak bu da bize yetmez olimpiyat sampiyonlugunu istiyorum” seklinde konustu.“Kardesimle birlikte dünyayi devirecegiz” Hedefinin dünya ve olimpiyat sampiyonlugu oldugunu belirten genç güresçi, “Kasim ayinda Polonya’da dünya sampiyonasi var. Bu sampiyonluga tek basima gitmeyecegim. Kardesim Ahmet Ertürk de bir güresçidir. 2015 yilinda Avrupa 2’ncisi oldu. Bu kez ikimiz insallah bilek bilege, sirt sirta gidip dünyayi devirecegiz. Erzurum’a dünya sampiyonlugunu getirecegiz. Tabi bununla yetinmeyecegiz. 2020 Tokyo Olimpiyatlari’nda sampiyonlugunu da ülkemize ve Erzurum’a yasatacagiz” ifadelerini kullandi.“Idolüm Taha Akgül” Kendisinin idolünün Taha Akgül oldugunu söyleyen Ertürk, “Tabi ki bizim ustalarimiz var. Ben onlardan tesvik alarak, daha çok çalisarak onlarin seviyelerine gelmeye çalisiyorum. Hamza Yerlikaya asrin güresçisi, onun seviyesine çikmaya çalisiyorum. Tabi bu sirada Taha Akgül benim idolümdür. Ustamla birlikte insallah çalisarak onun seviyelerine de gelerek insallah onu da geçmeye çalisacagim. Bunlar beni tesvik ediyor. Son olimpiyat sampiyonumuz Taha Akgül gibi çalisip ben de olimpiyat sampiyonu olacagim” dedi. Antrenör Fikret Polat ise Murat Ertürk’e çok güvendiklerini belirterek, “Murat’la 3 yildir birlikte çalisiyoruz. Murat, Erzurum disinda Ankara’da güresiyordu. Hem evine hem de memleketinden uzakti. Murat bana Erzurum’da güres yapmak istedigini söyledi. Ailevi nedenlerden dolayi biraz da duygusallik vardi. Daha sonra Murat’i buraya kazandirmak istedim. Ben iki kardesi Erzurum’a aldim. Gelir gelmez zaten o yil birisi Türkiye birincisi birisi de Türkiye ikincisi oldu. Zaten Avrupa Sampiyonasi’na da giderken Murat’tan derece bekliyordum. Ama Murat’in bir iki tane iyi rakibi vardi. Zaten hedefimiz bu rakipleri yenmekti. Murat rakiplerinin hepsini yenerek altin madalyayi aldi” açiklamasini yapti.