Tarih: 01.11.2015 10:25

GÜBRE AZOTU KIRLILIGI KRIZINE KARSI BAKLIYAT YETISTIRELIM”

Facebook Twitter Linked-in

Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü, Bitki Besleme Ana Bilim Dali Baskani Prof. Dr. Nesrin Astam Yildiz, 2016 yilinin Tarim’da önemli bir yil olacagini belirterek, “Birlesmis Milletler (BM) Gida ve Tarim Örgütü (FAO), son zamanlarda her yila bir tema yükleyerek, dogal kaynaklarimizi küresel boyutta sürdürülebilirlik ilkesine göre yönetmemizi saglamaya çalismaktadir. Örnegin 2013 yilini “Uluslararasi Su Dayanisma Yili”, 2014 yilini “Uluslararasi Aile Çiftçiligi Yili' , 2015 yilini “Uluslararasi Toprak Yili” ve önümüzdeki 2016 yilini “Uluslararasi Bakliyat Yili” olarak deklare etmistir” dedi.Tarima sürdürülebilir yapi kazandirmanin yolunun bir çok faktörden geçtigini anlatan Prof. Dr. Nesrin Astam Yildiz, “Bunlar, Dengeli gübreleme, toprak koruma, Nadasi azaltilmak, Ürün çesitlendirmek, Yilda birden fazla ürün alma yollari arastirmak, Tarim alanlarinin tarim disi kullanimini önlemek, Bitki-hayvan çesitliligi saglanmali, Düsük-girdi kullanim yollari aramak, Çiftlik gübresi ve organik atiklari gübre olarak kullanmak, Zararlilarla biyolojik mücadele etmek, ekim nöbetine baklagiller katilmak. Hangi tarim sekli uygulanir uygulansin girdiler kontrollü sekilde yönetilmelidir. Çünkü Paracelsus an Downie ‘nin dedigi gibi ; “Hersey zehirdir, mühim olan dozdur” . Bu nedenle Tüm girdilerin olasi olumlu ve olumsuz etkileri uzun metrajli denemelerle , çevre -doga- insan -hayvan dostu olup olmadigi, Küresel ölçekte ele alinarak Sürdürülebilirligi netlestirilmelidir” diye konustu. “Insanoglu toprak-bitki vazgeçilmezinin uyumunu; su , gübre , tarimsal mücadele ilaci, islah girdileri vb müdahalelerle yönetmeye çalismaktadir” diyen Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü, Bitki Besleme Ana Bilim Dali Baskani Prof. Dr. Nesrin Astam Yildiz, “Gübreler arasinda Dünya ölçeginde, topraklarin en çok açlik çektigi element AZOT’tur. Ayrica insan beslenmesi dolayli olarak öncelikle azot gübrelemesinden destek alan ürünlerle mümkündür, çünkü verim potansiyelini artirma yönünden azotun getirisi yüzde 60’lara varan paya sahiptir. Dogada yüksek oranda bulunan elementel azottan çogu kültür bitkisi istifade edemedigi için ( Baklagiller hariç) disardan azotlu gübre girdisi zorunlu olmaktadir. Azot Dogada Hareketliligi ( Mobilitesi ) yüksek bir gübre çesidi oldugu için, gerek buharlasarak gaz halinde havayi, gerekse iyon halinde içme sularini, yer alti sularini, göl ve akarsulari kirletme potansiyeline sahiptir. Bazi azot formlari sera etkisi (küresel isinma)ve ozonun delinmesinde dahi önemli etkiye sahiptir. Avrupa’da azotun dogayi kirletme, insan ve hayvan sagligini tehdit etme gücü önemsenerek, azotlu gübre yönetiminde ciddi sinirlamalar getirilmektedir. Üründe azalmayi göze alarak azotlu gübrelemeyi, dekara 2 kilograma düsürdüklerini görüyoruz. Bu demektir ki gübreler arasinda azotlu gübreler gerekliligi kadar, ciddi potansiyel tehditte olusturmaktadirlar” dedi. Günümüzde azotlu gübre kaynakli, azot krizinin gündemde oldugunu söyleyen Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü, Bitki Besleme Ana Bilim Dali Baskani Prof. Dr. Nesrin Astam Yildiz, “Çevreye birakilan amonyak ve azot oksitlerin, küresel degisimlere sebep oldugu gayet açiktir. Bu noktadan hareketle , hem dogal yoldan topragi azotça zenginlestirmek, hem de insan -hayvan sagligini güvenceye almak adina, besin degeri yüksek olan ( protein, mineraller ve B vitamini) bakliyatlari üretme ve tüketme adina Birlesmis Milletler (BM) Gida ve Tarim Örgütü (FAO) 2016 yilini bakliyat yili ilan etmistir. 2016 yilinda, gida güvenligi ve dogru beslenmeyi amaçlayan sürdürülebilir gida üretiminin bir parçasi olarak “ bakliyatla beslenmenin” yararlari konusunda kamu bilincini yükseltmeyi amaçlamaktadirlar. Baklagiller havanin serbest azotunu topraga kazandiran degerli bitkilerdir. Baklagillerin bu özelligine “Biyolojik Azot Fksasyonu “ adini veriyoruz. Yeryüzündeki Biyolojik azot fiksasyonu, havadaki serbest haldeki azotun bitkilerin alabilecegi “ nitrat ve nitrit” formlarina dönüstürülmesi islemidir. Dogada Biyolojik azot baglama potansiyeli, 175 milyon ton civaridir. Kimyasal gübrelerle 40 milyon ton azot saglanmaktadir. Biyolojik olarak tespit edilen azotun 90 milyon tonu Rhizobium bakterisi ile baklagiller arasindaki simbiyotik yasamdan karsilanmaktadir. Atmosferik havada bulunan elementel azotu (moleküler N2) bitkilerle (Yonca, Üçgül, Bezelye, Fig, Fasulye, Soya Fasulyesi, Bakla, Nohut vb ) ortak yada bagimsiz yasayan mikroorganizmalar topraga baglamaktadirlar.” Diye konustu. YETERSIZ ET TÜKETIMIMIZI BAKLAGIL YETISTIRICILIGINI YAYGINLASTIRARAK TAMAMLAYABILIRIZ Ülkemiz mevcut tarim topraklarinin bitkisel ve hayvansal verim potansiyeli ve ürün çesitliligi ile dünyaya kafa tutacak durumdayken, bu sakli enerjisini uygulamaya geçiremeyerek bilakis disa bagli ürünlerle ne yazik ki hem tarimda geri kalmislik hem de gida güvenligi konusunda risk alma durumunda oldugunu vurgulayan Bitki Besleme Ana Bilim Dali Baskani Prof. Dr. Nesrin Astam Yildiz, daha sonra sunlari kaydetti; “Hayvancilikta istenilen düzeyde olmamamiz hem pahali hem de niteliksiz et tüketmememize neden olmaktadir.. Bu gün ülkemizde kisi basina et tüketimi gelismis ülkelerin beste biri dolayindadir . Et fiyatlarinin artisi et tüketimini önemli ölçüde azaltmaktadir. Düsünün kurban bayraminda kurban aliminda tüketicinin eli titriyor ve halk ,kurbani büyük oranda yakin çevresine et yedirmek amaciyla kesiyor.. Hayvancilikta gelismislik önceligimiz olmalidir. Et fiyatlari düserse et tüketimi artar.. Enflasyonun yükselme nedenlerinden olan gida fiyatlarinda yükselme et fiyatlari düsme sayesinde katkida bulunur. Bilindigi üzere et önemli bir B vitamini kaynagidir da.. B12 vitamini eksikligi; hafiza sorunlari, unutkanlik, halsizlik, yorgunluk yapan çok önemli bir vitamin eksikligidir. Et yemeyen kisilerde siklikla görülürmüs. Bazen mide hastaligi olanlarda da görülür. Halsiz ve yorgun iseniz mutlaka kanda B12 vitamini düzeyi ölçtürünüz diyor doktorlar. Bazi kisiler kolesterol yüksek diye hiç kirmizi et yemez. Bu yanlistir. Haftada bir kez mutlaka kirmizi et yenmelidir. B12 vitamini ayrica süt, peynir, yogurt gibi hayvansal gidalarda ve balik gibi deniz ürünlerinde de bulunur Et üretimi ve tüketimi konusunda yol alirken, bu beslenme açigimizi kapatacak diger bir tarimsal ürün bakliyattir. Diger taraftan ,baklagillerin bitkisel atiklari hem hayvanlara saglikli yem hem de topraga sürdürülebilir besin ve üretkenlik sigortasidir. Bu nedenle topraklarimiz için, toprak – bitki analizlerine dayali suni gübre ve çevre dostu organik azotlu gübre takviyeleri disinda, hem çevre kirligini azaltan hem de doga dostu azot kaynagi olarak baklagil bitkileri yetistiriciligini yayginlastiralim. Baklagiller toprak azotunun önemli tamamlayicilaridir. Iklim degisikligi ile basa çikmada ilk asama ; tarim ve orman çiftçilerinin organize olmasidir. Bilindigi üzere, sorunumuz bir araya gelememektir! Bakliyat yetistiriciligi konusunda bir araya gelmemiz umuduyla.”


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —