HPV virüsüne dikkat

Prof.Dr. Polat Dursun, dünyada artan kadin kanserlerine dikkat çekti.

1.01.2019 10:25:22 0
HPV virüsüne dikkat
Dünyada kadinlarda görülen kanserlerine bagli ölümlerin yillar içinde arttiginin görüldügünü dile getiren Kadin Hastaliklari Dogum ve Uzmani Jinekolojik Onkoloji Prof.Dr. Polat Dursun, rahim agzi kanserinin disinda, vulva, vajina, penis kanseri, anal kanserler ve bas boyun kanserlerine de yol açabilen ve cinsel yolla bulasan Human papilloma virüsü (HPV) ile ilgili bilgiler verdi. Prof.Dr. Polat Dursun, “HPV , “Human Papilloma Virüs “denen bir virüsün kisa adidir. Cinsel yolla en sik bulasan hastaliktir. 100’den fazla farkli tipi oldugu bilinmektedir. Basta genital bölge olmak üzere vücudun degisik yerlerinde sigil (kondilom), hücre çogalmasi ve kansere neden olabildigi düsünülmektedir. Sigil ve düsük dereceli hücre çogalmasi olusturanlar “Düsük riskli HPV”, yüksek dereceli hücre çogalmasi ve kanser olusturanlar ise “Yüksek riskli HPV “ olarak isimlendirilmektedir. Dünyada enfeksiyöz bir ajanla olusan tüm kanserlerin yüzde 5’inin HPV virüsü ile olustugu hesaplanmistir. HPV genellikle alindiktan sonraki 23 ay içinde sigil olusumuna yol açar ama bu süre çok farklilik gösterebilir. Sigiller en sik genital bölgede görülür ama vücudu her yerinde de görülebilir. ABD rakamlarina göre cinsel aktif kadinlarin %75’inin hayatlarinin bir döneminde sigil gelistirecegi veya bir HPV enfeksiyonu geçirecegi tahmin edilmektedir. Sevindirici olarak, HPV vücuda alindiktan sonra %8090’i vücudun savunma hücreleri tarafindan 12 yil içinde elimine edilmektedir. Çok nadiren dogum kanalindan bebege bulasarak yeni dogan bebegin solunum yollarinda da olusabilir. Çok az bir kismi vücutta gizli olarak kalmakta ve immün sistemin baskilanmasi durumlarinda aktive olmakta ve sigil ile hücre çogalmalarina yol açabilmektedir. Onkolojik tip HPV vücuda girdikten sonra kanser olusma süreci 1015 yil gibi uzun bir süre almaktadir. Bugün rahim agzi kanserlerinin yüzde 99’unda HPV pozitif oldugu bilinmektedir. HPV ile rahim agzi kanserleri arasindaki iliskiyi bulan Alman bilim adami Harald zur Hausen, 2008 yilinda Nobel bilim ödülü ile ödüllendirilmistir. Rahim agzi kanserleri yaninda vajina, dis genital ( vulva) anal kanserlerde de HPV tespit edilmistir. Bas boyun kanserlerinde de HPV risk artisi yapmaktadir. Erkeklerde penis kanserlerinin gelisiminden de sorumlu olabilmektedir” dedi. HPV’in esas olarak cilt cilde temas yolu ile bulastigini ifade eden Dr. Dursun, “Virüsün ana bulasma yolu cinsel iliski ile olur. Enfekte bir kisinin penis, skrotum (erkek yumurtalik torbasi), vajina veya dis genital bölgesi ile temas sonucu bulasir. Oral yolla enfekte bir genital bölgeye temas edilmesi halinde de bulasma olur. Prezervatif kullanmak bulasmayi her zaman önlemez çünkü virüs prezervatifle kapli olmayan bir genital alandan da bulasabilir. Çok eslilik HPV bulasmasi için en önemli bir risk faktörüdür. Çok eslilikten kaçinmak korunmada önemli bir etkendir. Çok esli olunmasa bile eslerden birinin daha önce HPV ile karsilasmasi da HPV bulasmasina yol açabilir. Her ne kadar prezervatif bulasmayi yüzde 100 önlemese de prezervatif kullanmak bulasmayi belirgin olarak azaltir. HPV korunmasinda bugün için asil etkili olan HPV asilamasidir. Bugün HPV asisi en çok kanser yaptigi bilinen etkenlere karsi antijen içecek sekilde gelistirilmis ve ülkemizde dahil tüm dünyada kullanima sunulmustur. Asilardan biri sadece kanser yapan tiplere (tip, 16 ve 18 ) karsi antijen içermekte iken diger asi hem kanser yapan tiplere (tip 16 ve 18 ) hem de en çok sigil yaptigi bilinen tiplere (tip 6 ve 11) karsida antijen içermektedir. HPV asilari HPV virüsü ile karsilasmadan 911 yas grubundan 28 yas grubuna kadar 3 doz seklinde yapilmasi önerilmektedir” diye konustu. Mutlaka jinekolojik bir muayeneden geçilmesi gerektigini kaydeden Dr. Dursun, “Sigil olup olmadigi kontrol edilmelidir. Sigil varsa bunu doktorun uygun görecegi bir yöntemle, yakma dondurma ve kimyasal olarak yok etme gibi tedavi etmelidir. Ihmal edilmemesi gereken bir noktada es veya partnerde sigil var olup olmadigi arastirilmali varsa bununda uygun tedavisi yapilmalidir. Normalde sigil yapan HPV tipleri kanser yapmasa da beraberinde birden çok HPV bulasma ihtimali olabilecegi için HPV tiplemesi yapilip HPV’nin yüksek riskli mi düsük riskli mi oldugu belirlenmeli ve düzenli araliklarla jinekolojik kontrol ve smear kontrolü yapilmalidir. Smear testinde sorun varsa kolposkopi ile rahim agzi incelenip gerekirse biopsi alinmalidir. Biopside önemli bir sorun çikarsa rahim agzi leep veya konizasyon islemi ile temizlenmelidir. Erkekler sadece tasiyici degildir. HPV erkeklerde sigil yapabilir. Ayrica nadiren de olsa penis ve skrotum kanserlerinin gelismesi ile iliskili oldugu düsünülmektedir. Yüksek riskli HPV’ler, homoseksüel erkeklerde anal ve rektal kanser öncüsü lezyonlar ve kanserlerin gelisiminden de sorumlu tutulmaktadir. HPV bir virüs oldugu için etkili bir ilaç tedavisi yoktur. HPV’nin yol açtigi lezyonlarin tedavisi yapilir. HPV genital bölgede ya hücre çogalmasina, ya sigile bazen de kansere yol açar. Sigil tedavisinde cerrahi olarak eksizyon, koterizasyon veya dondurma yöntemleri uygulanabilir. Tibbi olarak tedavisi de mümkündür bunlarda doktor veya hasta tarafindan uygulanan krem veya solüsyon seklinde uygulanan ilaçlardir” ifadelerini kullandi. Prof.Dr. Dursun su açiklamalarda bulundu: “Sigillerin bir kismi tedavi edilmeden kendiliginden geçebilir. Bir kismi da müdahale edilmezse zamanla artabilir. Çok asiri büyük sigiller gebe kadinlarda dogumun mekanik olarak engellenmesine yol açabilir. Bilinenin aksine sigillerden kanser gelisme riski çok düsüktür. Fakat ayni anda sigil yapan ve kanser yapan HPV tipleri hastada varsa sigil yaninda kanser gelisim riski de artabilir. Cerrahi müdahale yaninda sigillere bazi ilaçlar kullanilarak da müdahale edilebilir. Bu ilaçlarin bazilari doktor tarafindan sigillerin üzerine sürülerek kullanilir bazilari ise hasta tarafindan sigillerin üzerine sürülür. Cerrahi müdahaleden sonra sigiller tekrarlarsa yayginlik ve yerlesim yerine göre bazen tekrar cerrahi bazen de ilaçlar ile tedavi edilebilir. Sigillerin büyük bir bir kismi 1 yil içinde kendiliginden geçebilir. Ama HPV virüsü vücutta uykuda kalabilir ve kisinin immün sistemi baskilandiginda tekrar aktive olup yeniden sigil olusumuna yol açabilir. HPV asisi profilaktik yani korunma asisi olarak kullanilmaktadir bu nedenle HPV virüsü ile karsilasilmadan ve cinsel aktivite baslamadan yapilmasi önerilmektedir. Yas grubu olarak 11 28 yas arasi cinsel aktivitesi baslamamis kiz çocuklarina 3 doz (0,2, ve 6. aylarda) olarak yapilmasi önerilmektedir. Bazi ülkelerde erkek çocuklarinda asilanmasi önerilmektedir fakat bu tartismali bir konudur. Piyasada mevcut asilarin birisinin içinde 2 (hpv 16 ve 18 ) ve digerinin içinde 4 tip (hpv 16,18,6,11) HPV’ye karsi etkili antijeni vardir. Eger kisi bu tiplerden birini geçiriyorsa asi diger tiplere karsi koruyabilir fakat bu HPV enfeksiyonu geçirmis kisinin asilanmasi konusu tartismali bir konudur. HPV ve serviks kanseri arasindaki iliski en güçlü iliskidir. Bunun yaninda HPV’nin vajina, dis dudak (vulva), anorektal kanserler ve bas boyun kanserlerinin de gelismesinde etkili oldugu bilinmektedir. Erkeklerde penis ve skrotum kanserlerinden de sorunlu olabilecegi ileri sürülmüstür. HPV virüsü bas boyun kanserlerinin de gelismesinden sorumlu olabilecegi bildirilmektedir. HPV’nin bas boyun bölgesine orogenital temasla yani oral seks ile bulastigi düsünülmektedir. Agiz kanserlerinin yüzde 25’inin, bogaz kanserlerinin ise %35’inin HPV ile baglantili olabilecegi düsünülmektedir. HPV ve yol açtigi lezyonlarin tani ve tedavisinde dünyada uygulanana tüm tanisal ve tedavi edici islemler Türkiye’deki jinekologlar tarafindan basari ile uygulanmaktadir. Dünyada yapilip ülkemizde yapilmayan hiçbir tanisal veya tedavi edici islem yoktur. Hatta serviks kanserinin yol açtigi rahim agzi kanserlerinin tedavisinde Türkiye’de uygulanan ileri cerrahi laparoskopik ve robotik yöntemler dünyadaki birçok ülkeden daha iyi ve basarili bir sekilde uygulanmaktadir. Öncelikle HPV’den korunmak için ilisi sirasinda mutlaka prezervatif kullanilmalidir. Eger bir erkekte HPV pozitif ise veya sigil olustu ise mutlaka bir ürolog veya dermatolog tarafindan görülmeli tedavisi yapilmali ve takip edilmelidir. 4’lü HPV asisini çikartan firma su anda 9 tipe karsi etkili olan yeni bir koruyucu HPV asisi çikartmistir ve bununla ilgili Amerika’daki ilaç ve eczacilik onay kurumu benzeri bir kurum olan FDA ‘den ilacin koruyucu amaçli kullanimi ile ilgili onay almis. Tedavi edici yani hastalik olustuktan sonraki olusan lezyonlari ortadan kaldirmak için gelistirilen HPV asilari ile ilgili preklinik çalismalar halen devam etmektedir.”