Psikolog Merve Kirna, korona virüsün psikolojik etkilerine dikkat edilmesi konusunda uyarilarda bulundu.
Uzman Klinik Psikolog Merve Kirna, “Çin’de baslayip dünyaya hizla yayilan, Dünya Saglik Örgütü’nün Pandemi ilan ettigi korona virüs; ayni hizda insanlarin kaygilarinin da artmasina neden oluyor. Okullarin kapandigi, birçok ülkeye seyahatlerin yasaklandigi, etkinliklerin ertelendigi, birçok isyerinin evden çalismaya basladigi ve zorunlu olmadikça evden disari çikmamamiz gereken bu günlerde; virüsten korunmak için suan almamiz gereken en önemli önlemler olan; kisilerle aramiza sosyal mesafe koymak, öpüsme, sarilma, tokalasma gibi temaslardan kaçinmak birçok insan için engellenme hissini de beraberinde getiriyor. Insanoglu için bilinmezlik duygusu kiside yogun bir kaygiya neden olur ve panik havasi korona virüsten daha hizli yayilabilir. “Acaba korona virüs bana bulasacak mi?”, “Kimden bulasacak?”, “Acaba bende virüs var mi?” ya da “Ben korona virüsüne yakalanip etrafima bulastirir miyim?” gibi yogun kaygili düsünceler kiside bir süre sonra depresyon, anksiyete ve paranoyaya neden olabilecegi gibi obsesif kompülsif semptomlarda da artisa neden olabilmektedir” dedi.
Beynimizin gün içinde güvenli ve güvensizlik durumuna dair belli düsünce ve davranis kaliplari gelistirdigini ifade eden Kirna, “Bu süreçte bazi kisiler virüsü yok sayarak “Bana bir sey olmaz”, “Virüs bize bulasmaz” diyerek sokaga çikmakta, korona virüse karsi direnç gelistirmekte iken, bazi kisiler çok yogun kaygi yasayarak panik havasi içinde evlerinde günlerini geçirmektedir. Belirsizlik ve kontrol altinda olmayan duygular kisiyi panige sürükler. En temel bilinmezlik korkusu ise ölüm korkusudur. Ölümün nasil bir sey oldugunu bilmeme, kisinin bu duyguyu bastirmasina ve gündelik islerine devam etmesine neden olmaktadir. Korona salgininda ise artan oranlar ve gündemin sadece bu olmasi virüsün kimden, nasil bulasacagini bilmeme “Acaba bende de var mi”, “Acaba bana, yakinlarima bir sey olur mu” kaygisini tetikler ve kaygi, kisinin kontrolünü ele geçirmeye panik duygusu gelistirmesine neden olmaktadir. Beyin kendini duruma adapte etmek için, iyi ya da kötü bir sonuç arar ama belirsizlik durumunda ne yapacagini bilememe, kiside kontrol kaybina neden olabilmektedir. Sürecin ne olacagini bilmeme ve dünyanin çogu ülkesinde evlerden çikmayin uyarilari, kisilerde panik ile birlikte marketlerin raflarinin bosaltilmasina da neden oldu. Peki, neden bu kadar çok insan ayni anda marketlere, eczanelere hücum ederek stok yapti ve birçok ürün es zamanli tükendi? Bilinmezlik kiside kaygiya ve panige neden oldugu için kisiler ne yapacaklarini bilmemeye dair kendilerini garantiye almaya çalismakta ve bu bosluk duygusunu alisveris yaparak, ihtiyacindan çok daha fazlasini “Ne olur ne olmaz” düsüncesi ile stoklamaktadir. Bir diger neden ise kartopu etkisidir. “Herkes markete gidiyor makarna aliyor, ben de almaliyim” düsüncesi ile insanlar birbirini etkileyerek, “Bu kadar insan aliyor demek dogru olan bu, sanki almazsam ben yanlis yapiyorum” panigi ile market raflari bosaltildi. Tüm dünyada en çok stoklanan bir diger ürün ise tuvalet kagidi oldu. 2009 yilinda pandemi psikolojisi (The Psychology Of Pandemics) kitabinin yazari olan Steven Taylor; pandemi sirasinda insanlarin enfeksiyon tehdidi altinda oldugunu ve igrenme duygusunun arttigindan bahsetmistir. Igrenme duygusunun kisiyi kirlenmelerden koruyan bir alarm durumu oldugundan bahseden Steven, enfekte olma duygusu ile tiksinti arasinda bir bag oldugundan ve tiksinti veren maddeleri kaldirmak için tuvalet kagidinin en iyi yöntem oldugunu ve bu yüzden tuvalet kagidinin güvenlik sembolü haline geldigini belirtmistir” açiklamalarinda bulundu.
-7 ° / -15.5 °
