Marmara Depremi’nin 17. yildönümü

Marmara Depremi’nin 17. yildönümü

1.08.2016 10:25:22 0
Marmara Depremi’nin 17. yildönümü
17 Agustos 1999 Marmara Depremi’nin 17. yildönümünde, depremde hayatini kaybeden vatandaslari anmak için yüzlerce vatandas bir araya geldi.Merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan 7.4 siddetindeki 17 Agustos 1999 Marmara Depremi’nde hayatini kaybeden 17 bin 480 kisi, depremin merkezi olan Gölcük’te anildi. Kavakli sahilinde düzenlenen programa Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloglu, Gölcük Kaymakami Adem Yazici, Gölcük Belediye Baskani Mehmet Ellibes ve yüzlerce vatandas katildi.“Depremden sonra tam bir karamsarlik hakimdi” Ankara Kocatepe Camii Imami Ismail Cosar’in Kur’an-i Kerim tilaveti ile baslayan anma programi, Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisligi Bölüm Baskani Prof. Dr. Cengiz Kurtulus’un deprem hakkinda bilinçlendirme sunumu ile devam etti. Prof. Dr. Kurtulus’un sunumunun ardindan konusan Gölcük Belediye Baskani Mehmet Ellibes, “Asrin felaketinin üzerinden tam 17 yil geçti. Aslinda o felaketi birebir yasayan her birimizin hafizalarinda o an capcanli duruyor. Unutmamiz mümkün degil. Deprem felaketinin ne anlam ifade ettigini birçogumuz o tarihe kadar bilmiyorduk. 1999’da, hemen burada Kavakli’da, denize bakan 6 katli bir binanin ikinci katinda yasiyordum. Depremi orada yasadim. Sadece 45 saniye süren ama her yönden gelen bir sarsinti. Evimiz yikilmadi ama kendimizi suyun içerisinde bulduk. Rihtim çökmüs ve deniz 150-200 metre içeriye gelmisti. O felaket sonrasi Gölcük’ü her birimiz hatirliyoruz. Geride kalanlar, her birimiz burada bir daha hayat devam eder mi diye soruyorduk. Tam bir karamsarlik hakimdi. Bu depremin bir gerçegi, asli. Bunun birçok nedenleri var. Biz o nedenleri sorgulamayacagiz ama o nedenlerin isiginda gelecegimizi sekillendirirken ders alarak yolumuza devam edecegiz. Iste bizler bu dersleri alarak yolumuza devam ettik. Depremin enkazindan filiz gibi yeni bir Gölcük’ün dogmasi adina yeni bir yapilanma sürecini baslattik ve sürdürüyoruz. Ama her sey bitmedi. Bitmedi ki her yil buradayiz. Burada her yil haykiriyoruz. Biz hazirliksiz yakalandik. Yasadik ve simdi baskalari da bunu yasamasin, bizim yasadiklarimizdan ders alsin diye haykiriyoruz. Su an Gölcük’te önemli bir sorun var. 17 Agustos 1999 depreminden önce var olan bütün bina stoklari bizim için bir tehdit. Bir tabutun içerisinde mi yasiyoruz yoksa gelecege gidecegimiz bir evde mi yasiyoruz sorusunu sormaliyiz kendimize. Bizler 5 bölgede kentsel dönüsüm karari aldik. Bu hususta Çevre Sehircilik Bakanligi ve TOKI marifetiyle, kamu eliyle bu dönüsümü baslattik. Vatandasimizin destek ve katkisiyla da nihayetinde onlari daha mutlu, daha güvenli yasayabilecekleri binalarla bulusturacagiz” dedi.“17 Agustos ülkemiz için bir milattir” Gölcük Kaymakami Adem Yazici, “Asrin felaketinin 17. yilinda bir kez daha sehitlerimizi anmak adina burada toplanmis bulunuyoruz. Hiç kusku yok 17 Agustos ülkemiz için bir milattir. 17 Agustos ülkemizin bir deprem ülkesi oldugunu bir kez daha gösterdi. Dolayisiyla her 17 Agustos’ta bizler depremle yasmayi ögrenmenin ve bilinçlenmenin gerekliligini bir kez daha haykiriyoruz. Özellikle son 10 yilda Gölcük’te yasanan depremin hemen akabinde hiç kusku yok pek çok can kaybi oldu ama bu deprem bir kez daha gösterdi ki millet devletiyle el ele vererek bütün dünyaya bir dayanisma örnegi gösterdi” seklinde konustu.“1999 depremi herkesin ders almasi gereken bir yasanmisliktir” Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloglu, “O deprem gecesinden bugüne vücudtlarinin uzuvlarini kaybeden ama yasam savasini kazanip bugün de aramizda olan bütün kardeslerime sabir ve saglik diliyorum. O gece en yakinlarini 45 saniye içerisinde kaybeden, sahip oldugu maddi ve manevi degerleri, basta hayat arkadasi, annesi, esi olmak üzere kaybeden bütün Gölcüklülere de Allahtan rahmet diliyorum. Sabir imanin yarisidir. Sabretmek inanan için en büyük erdem ve fazilettir. Sizler bu imtihana tabi oldunuz ve inaniyorum ki sabrinizla bu imtihani da geçtiniz insallah. Deprem insanoglunun ön belirtilerini ve emarelerini tespit etse de önleyemedigi yaradilisisin bir gerçegi ve içerisinde bulunuldugunuz cografya eger bu gerçekle bulusmus bir nokta ise kaçinilmaz bir gerçegidir. Süphesiz her afetin bedeli agir olur. Ama cenabi Allah her insana akli bahsetmistir. Aklimizla hareket edecegiz. Akillar hareket edersek de bu acilari bu bedelleri belki de hiç ödemeyecegiz. Çünkü deprem öldürmüyor. Akli kullanmamak akilla hareket etmemek ve aklin öngördügü sekilde depreme karsi tedbir almamak öldürüyor. Bunlar binalar. Sadece Gölcük’te 13 bin bina, 2 bin 500 is yeri yikildi ve 6 bin insan hayatini kaybetti. Evet 45 saniye sürdü evet 7.4tü ama dünyadaki en uzun ve en büyük deprem degildi. Bizi öldüren imarsiz, güvensiz, sagliksiz ve akilsiz binalardi. Herkesin ders almasi gereken bir yasanmisliktir 1999 depremi. Sunu açikça belirtmek gerekir ki çok güçlü bir sekilde de tedbirlerimizi aldik. Ama eksik olanlari, alinmasi gerekenleri ve yapilmasinda hala bosluk olanlari tamamlamamiz lazim” dedi.