Erzurum Valisi Seyfettin Azizoglu, 23 Temmuz Erzurum kongresi dolayisiyla bir mesaj yayinladi.Vali Seyfettin Azizoglu mesajinda sunlari kaydetti; “Anadolu’da Millî Mücadeleyi organize etmek ve kurtulus hareketini baslatmak üzere, 19 Mayis 1919’da Samsun’a çikan Mustafa Kemal Atatürk; Amasya-Tokat-Sivas ve Erzincan illerine ugrayarak yetkililerle ve halkla çesitli temaslarda bulunduktan sonra, 03 Temmuz 1919’da Erzurum’a tesrif etmislerdir. Erzurum Kongresi; 9 Temmuz 1919’da askerlik görevinden istifa eden Büyük Önder’in baskanliginda 23 Temmuz 1919 tarihinde bu sehirde gerçeklestirilmistir. 98. yilini gururla kutladigimiz bu tarihi Kongrede ülkemizin gelecegini tayin edecek çok önemli kararlar alinmis, ‘Vatanin bir bütün oldugu, parçalanamayacagi, Manda ve himayenin kabul edilemeyecegi, Kuva-yi Milliye’yi amil ve milli iradeyi hakim kilmak temel esastir’ kararlari bütün cihana ilan edilmistir. Erzurum kongresi ile bagimsizlik mesalesi yakilmis ve istiklal savasi bu sehirde baslatilmistir. Kurtulus mücadelesi Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayis’ta Samsun’a çikisiyla baslamis, 23 Temmuz’da Erzurum’da olgunlasmistir. Bu baglamda, Mustafa Kemal Atatürk’ün Erzurum çalismalari sirasinda mücadelenin seyrini degistirecek, gelismeler yasanmistir. Atatürk’ün askerlik görevinden istifa etmesi, artik sade bir vatandas olmasina karsin, bagimsizlik sevdalisi Yigit Dadaslarin onu bagirlarina basmalari ve ardindan yürümeleri, daha da önemlisi 9. Kolordu Komutani Kazim Karabekir Pasa’nin burada, Kolordusu ile emrinde oldugunu beyan etmesi, milletimizin kaderini degistiren muhtesem tarihi örneklerimizden biridir. Aziz Erzurumlular, tarihi kökleri çok derinlerde olan büyük milletimizin, o gün verdigi mücadeleleri, yokluklari, yoksulluklari ve bunun altindaki nedenleri çok iyi analiz etmeli ve sebeplerini hiçbir zaman unutmamaliyiz. Nitekim Aziz Milletimizce yasadigimiz 15 Temmuz 2016 gecesi hain darbe girisimi ile ülkemizi kaosa sürüklemek isteyen darbecilere en yüksek tepkiyi vermis ve günlerce yilmadan, usanmadan, gecesini gündüzüne katarak, vatani için Mehmetçikle birlikte nöbet tutmustur. Geçmisteki kahramanliklarimiz elbette övünç kaynagimizdir. Bu itibarla tarihimiz, büyük dersler çikarmamiz bakimindan da ayri bir öneme sahiptir. O karanlik günleri tekrar yasamamak için, en büyük yatirimi egitime, bilime, sanata kisaca insana yapmaliyiz. Çagimizda çok degerli olan bilgiyi ve teknolojiyi alan ülke degil satan ülke konumuna gelmeliyiz. Toplumlarin birlik ve beraberlik içerisinde yükselebilecegi gerçegini aklimizdan çikarmamaliyiz. Tarihin dönemeçlerinde önemli konuma sahip olan Erzurum’umuz bugün de globallesen dünyada hak ettigi yerde olabilmek için mücadelesine devam etmektedir. Cumhuriyetimizin kurulusundan bu yana, ülkemiz ve ilimiz önemli atilimlar gerçeklestirmis, ayni zamanda iki üniversitesi ile çagdas, dünyaya ayak uydurabilen, teknolojik gelismeleri yakindan takip edebilen bir sehir hüviyeti kazanmistir. Artik ülkelerin degil kentlerin rekabet ettigi günümüzde sehrimiz bu rekabetin gerisinde kalamaz. Bilginin en etkili ve yararli bir silah oldugu dünyamizda ecdadimizdan aldigimiz bayragi sevgi ve baris iklimi altinda zirveye ulastirmak için yilmadan çalisacagiz.”