Ak Parti Istanbul Büyüksehir Belediye Baskan Adayi Binali Yildirim Cemile Sultan Korusu’nda Televizyon, Ajans ve Gazetelerin Genel yayin Yönetmenleri ile kahvaltida bir araya geldi.Toplantida yerel seçim sürecine iliskin açiklamalarda bulunan Yildirim, “84 gün var bugünden itibaren sandiga gitmeye. Bu süre içerisinde bütün adaylar oldugu gibi bizler de ilçe ilçe, mahalle mahalle hemserilerimizle çesitli iletisim araçlarini kullanarak ulasacagiz. Kendimizi anlatacagiz, projelerimizi anlatacagiz. Ama prensip olarak daha az konusacagiz, daha fazla dinleyecegiz. Istanbul’u dinleyecegiz, gözlerimiz kapali degil, gözlerimiz açik Istanbul’u dinleyecegiz. Istanbul’un gören gözü, isiten kulagi, düsünen akli ve hisseden kalbi olmaya devam edecegiz” diye konustu.Istanbul’da yarisacak iki aday gözüktügünü hatirlatan Yildirim, “Bunlardan bir tanesi CHP ve millet ittifaki adina Ekrem Imamoglu, birisi de cumhur ittifaki adina benim. Arkadasimiza da telefon ettim basarilar diledim, tebrik ettim. Benim arzum 31 Mart yerel seçimlerinin Istanbul ölçeginde, Istanbul merkezli Istanbullularin sorunlari beklentilerini gelecegini konusacagimiz bir seçim olmasi. Bu seçimlerin bir genel seçim havasina dönüstürülmesi, bir referanduma dönüstürülmesi bana göre Istanbul’a yapilabilecek bir iyilik degildir. Istanbul’un konularinin güme gitmesi beni çok üzer. Bu bakimdan kampanya boyunca bu alanda kalmaya devam edecegim. Mecbur kalmadikça bu alan disindaki konularda çok fazla mesai harcamayacagim. Ümit ederim ki diger partiler de bu hassasiyeti gösterir. Bunun süphesiz en büyük faydasi bu güzel sehre olacaktir” seklinde konustu.Istanbul yerel yönetiminde 25 yillik bir tecrübeye sahip olduklarini vurgulayan Yildirim, “1994 Recep Tayyip Erdogan. O zaman Ak Parti yoktu ama AK Parti Istanbul hareketi ile basladi. Dolayisiyla geçen çeyrek asrin her türlü sevabi ile günahi ile sorumlusu biziz. Simdi 31 Mart seçimleri ile beraber yeni bir dönemin, belki bir 25 yil daha sürecek yeni bir dönemin kapilarini aralamayi hedefliyoruz. Bu yeni dönemin ilk duragi Cumhuriyetimizin 100. Kurulus yil dönümü 2023’tür. 2023’e bir yandan Türkiye daha önce koydugu hedeflerle yürürken, diger yandan Istanbul’da biz hedeflerle beraber yürüyecegiz” ifadelerini kullandi.Istanbul’da genç ve dinamik bir nüfus oldugunu belirten Yildirim, sözlerini söyle sürdürdü:
“206 üniversitenin 61’i Istanbul’da. Türkiye’de üniversite ögrencilerinin yüzde 11.5’i Istanbul’da. Bu anlamiyla da Istanbul bir egitim sehri. Okulu, okul öncesi egimle, ilk orta liseyi birlikte düsündügünüzde 3 milyon ögrencisi olan bir sehirden bahsediyoruz. Üniversite ögrencilerini de ekledigimiz zaman 4 milyona yakin ögrenci. Norveç’in nüfusu kadar ögrencimiz var. Ayrica dünyadan da on binlerce ögrenci Istanbul’da üniversitelerde egitim görüyor. Dolayisiyla egitim turizmine ve kültürümüzün baska ülkelerde taninmasina da bu ögrenciler vesile oluyor. Istanbul’a geçen yil 12.5 milyon turist geldi. Önceki yillar bu sayi 10 milyon altindaydi. Bu Istanbul’da son zamanlarda güvenlik ve asayiste kat edilen olumlu mesafenin bir sonucu. Dis ticaretimizin ithalat ihracat bir arada yüzde 56’sini Istanbul gerçeklestiriyor. Türkiye’nin ekonomi açisindan da kalbi niteliginde bir sehir. 140 ülkeden daha büyük bir ekonomiye sahip Istanbul. Sanatin sinemanin edebiyatin da merkezi Istanbul”Istanbul’un sorunlarinin olduguna dikkat çeken Yildirim, “Sorunu olmayan ölülerle delilerdir. Yasayan herkesin sorunu var. Istanbul’da sorun nedir diye sordurdum ben vatandaslara. Birinci sey ulasim ve trafik. Istisnasiz bütün ilçelerde trafik en önce telaffuz edilen sorun. Bir de nüfus yogunlugu ve kalabalik tarzinda bir degerlendirme var” açiklamalarinda bulundu.Dünyanin hizla degistigini anlatan Yildirim, eski seçim dönemlerini hatirlatarak sunlari söyledi:
“1994 kampanyasi öncesi olsaydi. Orada ne konusuluyordu. Çöp, susuzluk, hava kirliligi konusuluyordu. Biz buna Istanbul 1-0 hizmet versiyonu diyoruz. Bu geride kaldi. Bilgisayarlarda isletim sistemleri versiyonlari var. 1.0 versiyon sorunlar dönemi geride kaldi. Bazi ilçelerde hala bunlar var ama genel anlamda böyle bir sorunumuz yok. Simdi Istanbul’da Istanbul 4.0 dönemi basladi. Hani endüstri 4.0 diye bir sey var ya. Her seyin bilgi iletisim teknolojileri ile desteklendigi, yasamin adeta elektronik araçlarla yönetilir hale geldigi bir dönemden bahsediyoruz. Istanbul’un yeni hizmet dönemini de bir seklide endüstri 4.0’a benzer Istanbul 4.0 olarak kabul edebiliriz”