ZMO Erzurum Sube Baskani Erdal Sengül, “Et meselesi, aslinda ot meselesi”

ZMO Erzurum Sube Baskani Erdal Sengül, “Et meselesi, aslinda ot meselesi”

1.12.2017 10:25:22 0
ZMO Erzurum Sube Baskani Erdal Sengül, “Et meselesi, aslinda ot meselesi”
Ziraat Mühendisleri Odasi (ZMO) Erzurum Sube Baskani Erdal Sengül, kaliteli kabam yem sorunu ve yem planlamasi konularinda üreticiler için yol haritasi niteliginde tespitlerde bulundu.Sengül, kaba yem sorunu ve yem planlamasiyla ilgili olarak bilimsel gerçeklere dayali bir yaklasim sergilenemedigi sürece yüksek verime sahip hayvanlardan bile verim elde edilemeyecegini belirterek, “Buradan su sonuç çikiyor: et meselesi, aslinda ot meselesi” dedi. Tarim ve hayvancilikla ilgili planlamalar yapilirken geçmise ait verilerle ugrasmak yerine gelecege dair uzun vadeli, düzenli planlamalar yaparak projeler gelistirmek gerektigini vurgulayan Sengül, “Varligimizi devam ettirebilme açisindan tarim ve hayvancilikta ülkesel ve küresel bazda, ekolojik, ekonomik ve sosyal riskleri mutlaka göz önünde bulundurmali, arz-talep durumu ve rekabet kosullarini iyi bir sekilde tahlil etmeliyiz” diye konustu. SEKTÖRDE VAR OLABILMEK IÇIN! Tarim ve hayvancilikta kârlilik için verimli ve kaliteli üretimin önemli bir etken oldugunu, kârlilik üzerine etki eden öncelikli unsurun ise, üretim maliyetleri olarak karsimiza çiktigini anlatan Sengül, “Tarim ve hayvanciligi birbiriyle baglantili, devamliliklari birbirine bagimli olan iki faaliyet alani olarak düsündügümüzde, bitkisel üretimin baslangicindan en son üretilen hayvansal ürün asamasina kadar her bir dönem için hassas ve düzenli planlamalar yapilmalidir.” ifadelerini kullandi. Hayvancilikta en önemli maliyeti yem masraflarinin olusturdugunu kaydeden ZMO Sube Baskani Sengül, geleneksel yöntemler ve düsük kaliteli kaba yemlerle beslenen hayvanlardan istenen kalitede, yüksek verim elde etmenin mümkün olmadigini vurguladi. Özellikle tahil üretiminden ve diger bitkisel üretimlerden arta kalan, düsük besin degerine sahip dolgu maddesi niteligindeki yemlerle hayvan beslemek suretiyle bu sektörde var olmanin mümkün olmayacagi uyarisinda bulunan Sengül, yüksek verimli hayvanlarla hayvancilik yapilmasi durumunda bile saman yedirilerek yüksek verim elde etmeyi beklemenin çok mantikli olmayacagini belirtti. KALITELI KABA YEM AÇIGI VAR… Türkiye’de yildan yila dalgalanmalar olmakla birlikte yaklasik olarak 15 milyon “Kültür Irki” büyükbas hayvan varligina esdeger bir hayvan varliginin bulundugunu açiklayan Sengül, mevcut hayvanlarin yasama payi için kaliteli kaba yem açiginin bile en iyimser hesaplamalarla yüzde 30-35 civarinda oldugunu belirterek, bu açigin saman ve diger bitkisel üretim artiklari ile kapatilmaya çalisildigini ifade etti. Hayvancilikta minimum düzeyde kar edilebilecek bir hayvancilik faaliyetinin amaçlanmasi durumunda ise, kaliteli kaba yem açiginin en az yüzde 50 civarinda oldugunu dile getiren Sengül, bu düzeyde kaliteli kaba yem açiginin kapatilmasinin yillardan beri yem bitkileri ve diger bitkisel üretimlere yapilan devlet desteklerine ragmen mümkün olamadigini kaydetti. Sengül, bunun sebebinin ise, hayvansal ürün fiyatlari ve pazarlama problemlerinin yani sira özellikle yem üretim ve tüketimi ile ilgili koordinasyon ve planlama eksikligi olarak açikladi. Hayvancilik faaliyetlerinin bölgelerin ekonomik, sosyal ve ekolojik kosullara bagli olarak sekillendigini belirten kaydeden Baskan Sengül, küçük aile isletmeleri seklindeki hayvancilik faaliyeti ile hayvansal üretimde küresel düzeyde hayvanciligin yapilabilmesinin mümkün olmadigina dikkati çekerek, “Kaldi ki bu tür aile isletmeleri bile kendi hayvanlarinin ihtiyaci olan kaliteli kaba yemi üretme yerine düsük kaliteli saman gibi artiklari yüksek maliyetlerle tedarik ederek hayvan beslemektedirler.” dedi. TARIMI KESIMI BILINÇLENDIRILMELI… Tarimsal yapinin geregi bu tür hayvancilik faaliyetlerinin devam ettirilmesi gerektigini vurgulayan Erdal Sengül, kirsal kesimde hayvancilikla ugrasan üreticilere tavsiyelerde de bulundu. Sengül, “Üreticilerimiz devlet desteklemelerini çok iyi sekilde degerlendirmeleri ve kendi kaliteli kaba yemlerini kendilerinin üretmeleri bu tür faaliyetleri sürdürülebilir kilacaktir” ifadesini kullandi. Öte yandan ülkede yaklasik 20 milyon hektar civarinda islemeli tarim arazisinin 4-5 milyon hektarinin her yil nadasa birakildigini belirten ZMO Sube Baskani Sengül, tarim arazileri içerisinde kaliteli kaba yem üretimi amaciyla kullanilan yem bitkileri ekilis alanlarinin hayvancilikta gelismis ülkelerle kiyaslandiginda yok sayilabilecek düzeyde oldugunu vurguladi. Etkin münavebe sistemi uygulamalari ile yem bitkilerini üretim zincirine dahil etmede tarim kesimin bilinçlendirilmesi ve bu süreci benimsemesinin sart oldugunu belirten Sengül, aksi halde iyi niyetle yapilan son derece faydali devlet tesviklerinin dahi bu problemin üstesinden gelmeye yetmeyecegini sözlerine ekledi.