Her milletin tarihinde dönüm noktaları vardır. Türk milletinin kaderini değiştiren en büyük dönüm noktası hiç kuşkusuz 19 Mayıs 1919’dur. Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın Bandırma Vapuru ile Samsun’a çıkması; sadece bir komutanın Anadolu’ya geçişi değil, bağımsızlık ve özgürlüğe giden yolun ilk adımıdır.
O gün, Anadolu’nun dört bir yanında umut filizlenmeye başladı. Samsun’da başlayan yolculuk, Amasya’da şekillendi, Erzurum’da kararlılık kazandı, Sivas’ta birleşti ve Cumhuriyetle taçlandı.
Samsun, Amasya, Erzurum, Sivas: Bir Millet Uyanıyor
Mustafa Kemal, Samsun’a çıkar çıkmaz, halkı işgale karşı organize etmeye başladı. Amasya Genelgesi’nde tarihi cümlelerle ilkeler belirlendi:
“Milletin istiklâlini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.”
Bu fikirle doğuda harekete geçen Mustafa Kemal, 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi’ni topladı. Erzurum Kongresi, yalnızca bölgesel bir savunma girişimi değil; bir milletin egemenliğine sahip çıkma iradesinin somutlaştığı ilk büyük adımdı. Erzurum, adeta Cumhuriyet’in vicdanı oldu.
Ardından gelen Sivas Kongresi (4-11 Eylül 1919) ile bu irade tüm yurda yayıldı. Anadolu artık yalnız değildi. Türk milleti ayağa kalkmıştı.
“Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.”
— M. Kemal Atatürk
Erzurum’un Cumhuriyet’e Katkısı
Erzurum, Milli Mücadele’deki rolüyle yalnızca bir şehir değil; bir ideolojinin doğduğu mekândır. O soğuk yaz günlerinde halk, “ya istiklâl ya ölüm” düşüncesine yürekten sarılmış, vatanın bölünmesine karşı dimdik durmuştu.
Mustafa Kemal, burada artık halktan biridir. Üniformasını bırakmış, yalnızca milletin azmine güvenmektedir. Bu yönüyle Erzurum, halkla el ele yürüyen bir liderin doğuşuna tanıklık etmiştir.
19 Mayıs: Gençliğe Emanet Edilen Bir Miras
Atatürk, bu mücadeleyi gençliğe emanet etti. Çünkü o, gençliğin yalnızca bir yaş grubu değil; geleceğin, dinamizmin, aklın ve cesaretin temsili olduğuna inanıyordu.
“Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.”
19 Mayıs’ın “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak ilan edilmesi bir semboldür. Gençliğin ruhu, hem bu mücadelenin hem Cumhuriyet’in en büyük güvencesidir.
Bugün gençler; sadece sporla değil, bilimde, sanatta, teknolojide ve özgür düşüncelerinde bu mirasa sahip çıkıyor. Çünkü her yeni nesil, Atatürk’ün emanet ettiği meşaleyi daha ileriye taşımanın bilincindedir.
Geleceğe Bakarken
19 Mayıs, sadece geçmişi anmak değildir. Geleceğe dair bir yol haritasıdır. Samsun’dan yükselen o ilk umut ışığı, Erzurum’un dağlarında çelikleşmiş, Sivas’ta birleşmiş ve Cumhuriyet’le aydınlığa kavuşmuştur.
Bugün gençler; Erzurum’un direnişini, Samsun’un cesaretini, Atatürk’ün vizyonunu yüreklerinde taşıyor.
Son Söz:
“Bütün ümidim gençliktedir.”
— M. Kemal Atatürk
Atatürk’ün bize bıraktığı bu kutlu miras; tarihin tozlu sayfalarında değil, genç yüreklerin çarpan heyecanında yaşamaktadır. Ve o heyecan, 19 Mayıs’ta bir kez daha tüm yurtta parlamaktadır.
Bayramımız kutlu olsun. Cumhuriyet sonsuza dek yaşasın.