Bugün, 3 Eylül 2025 Çarşamba

26 Ağustos sabahı Afyon ovasında gökyüzünü top sesleri yırtarken, yalnızca bir taarruz başlamadı; bir milletin kaderi yazılmaya başlandı. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!” dediğinde, siperlerdeki Mehmetçik yalnızca asker değildi; o, vatanın ta kendisiydi.

30 Ağustos sabahı Dumlupınar’da güneş kan kırmızı doğdu. Mermiler yağmur gibi yağdı, dağlar yankılandı, gökyüzü bile savaşı seyretti. Mehmetçik, “Ya istiklal, ya ölüm!” diyerek ileri atıldı.

Onlar, açtı; ama vatan tok kalsın diye savaştı.

Onlar, yalınayaktı; ama bayrak yere düşmesin diye yürüdü.

Onlar, can verdi; ama millet esir düşmesin diye öldü.

Ve 30 Ağustos’ta zafer bizim oldu! Yedi düvel yenildi, esaret zincirleri kırıldı. Dumlupınar’da yalnızca düşman yenilmedi; karanlık yenildi, umutsuzluk yenildi, teslimiyet yenildi.

Bu zafer, bir milletin küllerinden yeniden doğuşudur.

Bu zafer, “Türk milleti asla boyun eğmez!” diye haykıranların kanıyla yazılmıştır.

Bu zafer, bize şunu öğretir: Bağımsızlık dilenilmez, alınır.

103 yıl geçti… O gün cephede can verenlerin torunlarıyız. Bayrağımız hâlâ dalgalanıyor, ezanımız hâlâ okunuyor, toprağımız hâlâ bizim. Çünkü o ruh hâlâ damarlarımızda: Dumlupınar’ın ruhu!

Bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlarken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.

Unutmayalım: Bu vatan, onların kanıyla mühürlenmiş kutsal bir emanet.

Ve biz, o emaneti sonsuza kadar koruyacağız.

103 yıl önceki haykırışı bugün bir kez daha göklere yükseltelim:

“Yaşasın 30 Ağustos!

Yaşasın hürriyet!

Yaşasın bu destanı yazan kahraman millet!”


26.08.2025 18:08:00

Mesut GÜLREK

“30 Ağustos: 103 Yıllık Diriliş Destanı”

Tarih 1922… Anadolu’nun kalbi kanıyor. Yorgun bir millet, yıkılmış köyler, yanık türküler, yetim çocuklar… Ama bir şey vardı ki hiç sönmedi: Hürriyet aşkı!